Norşin Camii: Van’a büyük bir âlim zatın geldiğini duyan Hamid Ekinci, camiyi ısıtma niyetiyle yanına biraz odun alarak Norşin Camii’ne gider. Daha önce Üstad’ı hiç görmeyen Molla Hamid, karşısında sakallı bir hoca bekler. Molla Hamid’in oğlu Hüseyin Ekinci, ilk karşılaşmayı babasının ağzıyla şöyle anlatıyor: “İçeri girdim, baktım ki hocaya benzer kimse yok. Bir kişi oturmuş, eğildim baktım, Üstad gözlerini yummuş evratlarını okuyordu.” Bediüzzaman, Molla Abdullah’a kime baktığını sorunca o da, “Burada büyük bir âlim zat varmış ona bakmıştım.” der. Gülümseyen Üstad, hediye kabul etmediğini söyleyerek odunları istemez. Bunun üzerine Molla Abdullah, birden ciddileşerek, “Cami Allah’ın camisi, odun da Allah’ın odunu. Yakarız, diyecek bir şey yok der.” Ancak Üstad yine de kabul etmez. Molla Abdullah, Üstad’ı ile ilk namazını burada kılar. Ve o anki ruh halini şu sözlerle anlatır: “Beni tam yanına aldı. Sağ tarafından bir karış geriye.