‘Gizli tanıklar’a ölüm tehdidi

MURAT ALAN'IN HABERİ...

Ergenekon ile ilgili çarpıcı itiraflarda bulunan, birçok sanığın tutuklanmasında ana etken olan ‘gizli tanıklar’ Ergenekoncular ve sivil uzantılarının kıskacında. Emniyet tarafından korunmadığı ortaya çıkan gizli tanıkların bir kısmı silahlı saldırı sonucu ölüm tehlikesi atlatırken, bir kısım gizli tanık ise, tehdit ve şantajla ifade değiştirmeye zorlanıyor. Önlem alınmadığı takdirde Ergenekon’un İstanbul’da görülen ana davasının 20 gizli tanığı ile Erzurum’da henüz hâkime dahi ifade vermemiş olan 12 gizli tanık; asker, yüksek yargı mensubu ve bazı milletvekillerinin tezgâhladığı yeni bir planla ifade değiştirebilir. Öte yandan iddiaları haklı çıkaracak bir gelişme ise önceki gün Ankara’da yaşandı.

‘MUNZUR’ FADİME ŞAHİN GİBİ KULLANILMAK İSTENİYOR
Gizli tanık harekâtı olarak ifade edilen planın uygulamaya sokulduğu söyleniyor. Hafta başı iddianamesi kabul edilen Ergenekon’un Erzincan yapılanması ile önemli bilgiler veren gizli tanıklar, başını CHP Milletvekili Ahmet Ersin’in çektiği bir grup tarafından Ankara’ya getirildiği ve burada bazı yüksek yargı mensupları ve siyasetçilerle görüştürüldüğü iddia ediliyor. Çok önemli itiraflarda bulunan gizli tanıkların 28 Şubat’ın kullanılan ismi Fadime Şahin gibi televizyona çıkartılarak kamuoyu tepkisi oluşturulmaya çalışılacağı belirtiliyor.

İddialara göre gizli tanıkların Star Haberin başında bulunan Uğur Dündar’la görüştürüldüğü, Dündar’ın ‘Munzur’ kod isimli gizli tanığı önümüzdeki günlerde haber bültenine çıkartacağı, Munzur’un ‘Bizi Erzurum Başsavcısı Osman Şanal tehdit etti. Baskıyla ifade verdirtti. İlk ifademiz tamamen yalandır. Cihaner’e komplo kuruldu’ diyeceği iddia ediliyor.

KURŞUN VE ŞANTAJ
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ergenekon’un ana davasının ise, 20 gizli tanığı bulunuyor. Bu tanıklardan 3’ü Ergenekon sanıkları ve onların avukatları tarafından deşifre edilmiş durumda. Kod isminin dahi yayınlanmasından çekinen bir gizli tanık ise, gazetemize yaptığı açıklamada, Ergenekon’un asker sanıkları ile ilgili bildiklerini anlattıktan sonra ortada bırakıldığını iddia ediyor. Gizli tanık, kendisini kimsenin arayıp sormadığını, korunacağına dair sözün tutulmadığını. Ailesi ile birlikte ölüm korkusu içinde yaşadıklarını söylüyor.

ERZURUM BAŞSAVCISI UYARDI
Gizli tanıklar üzerinde oynanan oyunlarla ilgili olarak ilk uyarı Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekili Taner Aksakal'dan geldi. Aksakal’ın davanın temelini oluşturan gizli tanıklarla ilgili çok önemli bir uyarı yaptığı ortaya çıktı. Savcı Aksakal, 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk ve Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner ile ilgili hazırlanan iddianameyi gönderdiği 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne, dosyayla birlikte önemli bir not da gönderdi. Notta, 'Gizli tanıklar üzerinde ifadelerini değiştirmelerine yönelik baskı uygulandığı devam ettiğinden, soruşturma dosyasında önemli yeri olan gizli tanık delillerinin kaybolma olasılığı bulunduğundan ve mevcut delillerin şüpheliler hakkında dava açmaya yeterli şüphe oluşturduğundan, yargılamanın selameti açısından büyük önem arz etmesi nedeniyle mahkemenizce bu tanıkların en kısa sürede dinlenmesi gerektiği düşünülmüştür' deniliyor.

AKSARAY YOLUNDA 3 KURŞUN
Bir başka gizli tanık kendisine Aksaray-Ankara yolunda farları sönük bir minibüsten üç el ateş açıldığını, çok yakınından geçen mermilerin isabet etmediğini anlattı. Gizli tanık, kimliğinin ortaya çıkmaması için saldırıyı polis veya jandarmaya anlatmadığını, İstanbul’a gelerek Ergenekon savcılarıyla görüşmek istediğini söylüyor. Savcılara ulaşamayan gizli tanık, saldırının amatörce olduğunu, Veli Küçük’ün çevresinden kuşkulandığını söylüyor.

Gizli tanık başına gelenleri şöyle anlattı:
“Bir arkadaşımı ziyaret etmek için geçen hafta sonu Aksaray’a gittim. Yola çıkmadan önce ziyaretine gittiğim arkadaşımı telefonla arayarak Aksaray’a geleceğimi bildirdim. Arkadaşımı, 18 Ocak Pazar günü Aksaray’daki ofisinde ziyaret ettim. Bir süre birlikte vakit geçirdikten sonra akşam saatlerinde Aksaray’dan ayrıldım. Aksaray’dan Ankara’ya dönerken yolda silahlı saldırıya uğradım. Saat 19.00-19.30 sularıydı. Aksaray’ı 8- 0 kilometre geçmiştim. Yol kenarında mola verdiğim sırada karşı yönden gelen Volkswagen Transporter marka bir minibüsün, akşam olmasına rağmen farlarını söndürmüş halde bana yaklaştığını fark ettim. Tam yanımdan geçtiği sırada minibüsün içinden üzerime üç el ateş edildi. Mermiler çok yakınımdan geçti ama hiçbiri isabet etmedi.”

VAKİT