Köşeler ne diyor?

Köşeler ne diyor?
Dün Türk Silahlı Kuvvetlerinde yaşanan istifalar köşe yazılarında da yerini aldı.

İşte sizin için seçtiğimiz  bazı Yazarlar ve yazıları  

Hasan Karakaya
PKK terörü de bitecek, askerî vesayet de!

Televizyonlar, dünkü “öğle haberleri”ne şöyle bir giriş cümlesi ile başlıyorlardı: “Ankara’nın gündeminde terörle mücadele ve YAŞ zirvesi, İstanbul’un gündeminde ise Hrant Dink dâvâsı vardı.”
 Gerçekten de, özellikle “terörle mücadele” konusunda, yeni bir sürece girildi... Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Org. Işık Koşaner arasında 2 gündür devam eden görüşmeler de gösterdi ki; bundan böyle, terörle mücadele “amatör askerler”le değil, “profesyonel askerler”le ve “Özel Harekât Timi” tarafından yürütülecek...DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Abdurrahman Dilipak

Gölge etmeyin başka ihsan istemiyoruz


4 general değil, diğerleri de istifa etsin.. % 50’ye kadar yolu var..

Bu eğer orduda yaşanan çarpıklıklar karşısında sorumluluk duygusu ile verilmiş bir kararsa, bravo.. Bu şahsiyetli bir tutum.

Bu kadar şey olurken bilmiyorsanız, orada ne işiniz var? Biliyor ve hiçbir şey yokmuş gibi orada oturuyorsanız, bu da çok saygın bir durum değil.

Tek başına JİTEM konusu bile emekliliklerini istemek için yeter de artar bile..

 Tek başına Muhsin Yazıcıoğlu’na yardıma giden askeri helikoptere izin verilmemesi bile, bu işin sorumlusu kim olursa olsun emekli olmak istemeye yeter...DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Yener Dönmez
Başbakan boyun eğmez!

Zirvedekiler dayattı.
“Tutuklu muvazzaflar terfi etsin” diye.
Ancak Başbakan Erdoğan dayatmalara boyun eğmez!
Onu milletinin gözünde gerçek lider kılan tam da bu özelliği…
Her şey milletin gözü önünde cereyan ediyor.
“Gördükleri lüzum üzerine istifa ettiler” ama bunu millete izah edemezler.
Kamu vicdanı kabul etmez bu yapılanı …
 Bize gelen perde arkası bilgilere göre istifaların nedeni: “Askerlerin tutuklu muvazzaf generallerin terfisinde ısrar etmeleri, hükümetin ise bunun kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle karşı çıkması olarak” belirtiliyor...DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Hakan Albayrak
Güle güle

"Güçlü ordu güçlü millet" diyorlar. Doğrudur. Ama bir şartla: Ordu kayıtsız-şartsız milletin ve dolayısıyla millet tarafından seçilmiş idarecilerin emrinde olacak!

Sivil otoriteye itaat etmekte zorlanan Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ve kuvvet komutanları emekliliklerini istemekle çok iyi ettiler.

 Artık yeni Türkiye'nin yeni ordusunu görmek istiyoruz. Askeri vesayet düzenini geride bırakan yeni Türkiye ile uyumlu komutanlar görmek istiyoruz...DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Mehmet Barlas
Nerede o eski tatlı kavunlar ve karpuzlar?

Eskiden askerlerle siyasetçiler anlaşamayınca muhtıra verilir ve siyasetçiler istifa ederdi... Şimdi tersi oluyor.
 Değişime alışmak kolay değil. Neyin doğru neyin yanlış olduğuna alışkanlıklara dayalı olarak karar veremeyiz. Ama kesin olan bir şey var...DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Ergun Babahan
Muhtıra veremediler istifalarını verdiler!

Başta Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner olmak üzere kuvvet komutanlarının istifasını kimi medya deprem diye verirse, şaşırmayın. 

Ayrıca da inanmayın.

Bu sistem açısından ne kriz, ne de depremdir.

 Türkiye demokrasi tarihinde bir dönüm noktasıdır ve sivil iradenin askerin dayatmasına karşı koyması açısından eşi görülmemiş bir öneme sahiptir...DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Emre Aköz
Hayırlı oldu!

Genelkurmay Başkanı ile üç kuvvet komutanının hep birlikte emekliliklerini istemeleri ne anlama geliyor? İşte birkaç nokta:
 1) Askerler, devlet düzeninin sivilleşmesine karşıydılar. Vesayet Rejimi devam etsin, devlet iktidarı ikili yapısını sürdürsün istiyorlardı. Bunu gerçekleştiremeyince gittiler...DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.