İdam adalettir

Emekli Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı: “Ceza hukukçuları arasında çokça tartışılan idam cezası konusunda istatistiklere bakıldığında halkın bu cezayı istediğini görüyoruz. Ben de bir ceza hukukçusu olarak idam cezasına taraftarım. Bir kişi kasten bu cezayı gerektiren bir suçu işlemişse, mağduru olan tarafın hayat hakkı bitmiş iken, suçun faili olan kişinin kuşkusuz bir şekilde bu fiili işlediği ortada iken, suçlunun hayat hakkının devam etmesinden bahsedilmesini adil bir düşünce olarak görmüyorum.”

‘İDAM CEZASI ZORUNLULUKTUR’

“Düşünün mesela bir katliam oldu 40–45 kişi öldürüldü. Çocuklar, yeni gelinler katledildi. Bu tür hadiselerde, terör hadiselerinde, vahşiyane bir şekilde cana kıyma hadiselerinde idam cezasının uygulanması zorunluluktur. Olmadığı zaman, zanlılar bile isyan etmekte, bakın içerde intihar etmektedirler. Zanlıların vicdanlarının bile kaldırmadığı noktalarda ceza hukuku kimseye iltimas geçmemelidir.”

‘GERÇEK VE ADİL MANADA HAYAT HAKKINA KONULAN TEDBİRDİR’

“Sonra, işte vahşi bir ceza falan deniyor. O zaman. ‘Hayat ışığının söndürülmesi tedbiri’ diyebiliriz. Bu ceza uygulanmadığı zaman, cinayet suçları da artmakta, yeni mağdurlar ve zanlılar ortaya çıkmakta. İnsanlar ‘adalet yerine gelmedi’ düşüncesine sahip olmakta. Evet en büyük insan hakkı hayat hakkıdır. Ancak bir insanın bu hakkı elinden alındığında, bunun cezası ne olmalıdır. Birisi ‘nefes alıp veremediği zaman’ buna sebep olan kişiye ne ceza verilmelidir. İşte idam cezası bu sorunun cevabıdır. Gerçek ve adil manada hayat hakkına konulan tedbirdir.”

‘TOPLUM İDAM CEZASI İLE MEŞRU MÜDAFAA REFLEKSİNİ KULLANMIŞ OLUR’

Verilen cezalar toplumu tatmin etmiyorsa, hakkaniyet duygusu oluşturmuyorsa toplum kendi adaletini arıyor. Kafi derecede ceza duygusu olmazsa toplum kendisi adaleti araştırmaya başlıyor. Bugüne dek hep sanık açısından bakıldı ceza hukukuna. Bir de mağdur açısından bakmak lazım. Sadece sanık ve mahkûm tarafından değil, mağdur tarafından da bakılmalı. Toplum idam cezası ile meşru müdafaa refleksini kullanmış olur. Aksi takdirde düşünün öldürülüyorsunuz, öldürülüyorsunuz ancak öldürenler, 5 sene 10 sene sonra bir şekilde toplumun içine karışıyorlar. Toplum bu durum karşısında ağır bir adaletsizlik duygusuna kapılıyor. Muhakkak surette idam cezası ceza hukukunun içerisinde yerini almalıdır.”

MALKOÇ: MECLİS HALKI DİKKATE ALMALI, İDAM TEKRAR GETİRİLEBİLİR BU MÜMKÜNDÜR 

Son dönemlerde yapılan anketlerde büyük oranda idam cezasının yeniden getirilmesi yönünde sonuçlar çıkmasını değerlendiren Hukukçu Şeref Malkoç: “Demokrasilerde toplumun düşüncelerine, isteklerine önem vermek gerekir. İdam cezasının yeniden getirilmesini toplum neden bu kadar yüksek oranda istiyor bu başlı başına incelenmesi gereken bir durum. Bunları iyi araştırmak gerekiyor. Bir de olayı terörle sınırlı tutmamak gerekir. Gazetelerden okuyoruz, tv’lerden izliyoruz. Küçük çocukların ırzına geçilmesi, hunharca öldürme olayları, cani katil insanlar oluyor. Bu yüzden toplumun isteklerine kulak vermek gerekir. İdamın geri getirilmesini istiyorlarsa hükümet, meclis bunu dikkate almalı. İdam tekrar getirilebilir. Bu mümkündür” değerlendirmelerinde bulundu.

ÇAYIR: TERÖR VE TECAVÜZ SUÇLULARI İÇİN İDAM OLMALI

BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır da terör ve tecavüz suçluları için idam cezasının yeniden kanunlara konulması gerektiğini söyledi. Türkiye yıllardır terör belasıyla boğuştuğuna dikkat çeken Çayır, İslam hukukunda maktulun yakınlarına kısas hakkı tanındığına dikkat çekti.
Çayır, “Dini, imanı, insafı olmayan ve adeta ölüm makinesi haline gelmiş canileri başka nasıl durdurabilirsiniz. İnsan hayatını altüst eden, anarşiye neden olan, ve sokakları kan gölüne çeviren, Türkiye’de kardeşi kardeşe kırdıran ve küçücük kız çocuklarını kaçırdıktan sonra hayasızca taciz ettikten sonra canice öldüren insanlar için idam hükmü olmalı. Teröristin ve caninin yaptığı eylemenin karşılığı idam olmalıdır. İnsanımızı öksüz, yetim, dul bırakanlar, polisi, askeri, öğretmeni öldürenleri ancak idam ile durdurabilirsiniz. Terör ve tecavüz suçluları için idam mutlaka gündeme gelmeli ve idam hükmünü içeren maddeler kanunlarımda yeniden tesis edilmeli” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın idam hükmünün varlığına dikkat çektiği çıkışında haklı olduğunu anlatan BBP’li Çayır, “Başbakan’ın bu konudaki çıkışı ve hatırlatması doğru ve yerinde bir adımdır. Biz BBP olarak daha önce 26 kentte sandık kurduk ve terör ile tecavüz suçluları için idam cezasını halka sorduk. 2 milyon insan bu konuda imza verdi. Toplumda bunun karşılığı vardır. Cinayet makinesi haline gelmiş seri katillere ve seri tecavüzcülere dur demek için idam cezası Türkiye’ye lazımdır” diye konuştu.

“İDAM MUTLAKA OLMALIDIR”

Avukat Murat Ekici ise, bir hukukçu olarak idam cezasının ceza hukukunda görmek istediğini, bunun caydırıcı olacağını düşündüğünü söyledi.

İdam cezasının ceza hukuku içerisinde olmasının, durmadan idam cezası verileceği ve infaz edileceği anlamına gelmediğini hatırlatan Ekici, “Bu ceza caydırıcılık anlamına gelmektedir. Sayın Başbakanın da bunu düşündüğünü sanıyorum. Başbakanın yaklaşımını doğru buluyorum. Ceza kanunundaki en caydırıcı cezadır idam cezası. Mutlaka olmalıdır” şeklinde konuştu.

Yeni Akit