Fikir Kulüpleri Yeniden Sahnede

Fikir Kulüpleri Yeniden Sahnede
‘Yeni Gezi’ eylemleri için tetikte bekleyen karanlık mihrakların, kontrolleri altındaki terör örgütlerine yeni yönetici kadrolar ve yeni çatışma alanları geliştirmeye çalıştıkları uyarısı yapıldı.

Akit’e çarpıcı açıklamalarda bulunan Kültürel Genetik Araştırmaları Düşünce ve Teşhis Platformu Onursal Başkanı Dr. Deniz Şar, Gezi eylemleri ile başlayan sürecin, Ergenekon Terör Örgütü davası kararlarının ardından ülkeyi kısa zamanda daha keskin noktalarla yüz yüze bırakabileceğini iddia etti.

Yetmişli yıllardaki kanlı anarşi ortamına fidelik eden; içerisinden Perinçekleri, Öcalanları, Gezmişleri türeten Fikir Kulüpleri Federasyonu’nun (FKF), Gezi eylemlerinden birkaç gün önce Mimar Sinan Üniversitesi’nde yeniden kurulduğunu hatırlatan Şar, şu değerlendirmelerde bulundu: “FKF altmışlı yılların sonunda uluslararası siyonizmin direktifleri doğrultusunda NATO’cu ve masonik iç mihraklarca kurulmuş ve ODTÜ ve SBF gibi eğitim kurumları içerisinde faaliyete geçirilmişti. Bunlara sistem içerisinden de ciddi destek yapılıyordu. Asala’nın ekarte edildiği bir dönemde devletin içerisine çöreklenmiş masonik kadronun, uluslararası siyonizmin direktifleri doğrultusunda Apo ve kadrolarını öne sürdükleri gayet açık. Şimdi yeniden yine masonların kontrollerindeki Mimar Sinan Üniversitesi’nde laboratuvar çalışmaları başlamış gözüküyor. Aynı tür senaryoların değişik versiyonları düşünülüyor.”

ETÖ davası ve Türkiye’nin Gezi eylemlerine verdiği sağduyulu tepki ile Türkiye düşmanlarının dramatik bir çıkmaza sürüklendiklerini kaydeden Dr. Şar’ın değerlendirmeleri şöyle devam etti: “Bu hükümet döneminde birçok şeyin üzerine gidildi. Ergenekon davası sonuçlanırken, uluslararası siyonizmin ve içimizde Truva atlarının enstürümanları ve oyuncakları da ellerinden alınmış, süngüleri düşürülmüş oldu. Türkiye, tarihi boyunca bu kadar dik duran, bu kadar kararlı bir hükümet görmemişti. NATO, Batı, uluslararası siyonizm ve bilimum Türkiye düşmanları kendi elleriyle büyüttükleri Ergenekon tipi yapılanmalar ve kendi yetiştirdikleri elemanları hususunda hükümetin bu kadar dişli durabileceğini hayal bile etmiyorlardı.”

Uluslararası siyonizmin bu şaşkınlık, öfke ve kinle maşalarının eline silah bile tutuşturabileceği uyarısında bulunan Şar, Ege’de yakalanan DHKP-C’ye ait olduğu söylenen ‘Lastik’ bota dikkat çekerek şunları söyledi: “Oyun bitmemiştir. Mutlaka daha kapsamlı olarak devam ettirilmek istenecektir. PKK, DHKP-C ve ETÖ gibi yapılanmaların pasifize edilmeleriyle oluşan boşluğun doldurulmayacağını düşünmek ve beklemek saflık olur. Geçenlerde yakalanan ve 7 metre olduğu açıklanan lastik botta yakalanan silahlar bizleri değişik kuşkulara yöneltmelidir. Silahların içerisinde İsrail yapımı Akrep veya Skorpon adıyla da bilinen Uzi’lerin olduğu açıklandı. Uyuşturucu kaçakçılarının da taktiği budur. Yem olarak bir teknelerini ihbar ederler, arkadan gemilerini geçirirler. Acaba bu botun dışında Türkiye’ye silah sokulmuş mudur? Bunun cevabını ilerleyen günlerde göreceğiz. 2-3 bin dolar eden bir ‘lastik botla’ Türkiye’ye silah sokulmaya çalışılması manidardır.”

YENİAKİT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum