Garo Paylan’dan Garip Sözler

Garo Paylan’dan Garip Sözler
Yeşilköy Ermeni İlköğretim Okulu yöneticisi Garo Paylan, devletin kamu sorumluluklarını özel sektöre devrettiğini savunarak “ Özel sektör 'müşterisi az' diye azınlık okullarına yatırım yapmaz…” dedi ve TC’yi “hinlik yapmakla” suçladı…

Radikal gazetesi Demokratikleşme paketiyle beraber ne değişti, ne aynı kaldı sorusunu Yeşilköy Ermeni İlköğretim Okulu yöneticisi Garo Paylan’a sordu.
Paylan, paketin anadilde eğitimi özel okullara devretmesini azınlık okullarını bekleyen en önemli tehlikelerden biri olarak gösterdi ve üstü kapalı tehditler savurarak “Bize sabredin diyorlar ama Ermenilerin, Rumların, Süryanilerin, Abhazların sabredecek zamanı kalmadı...” dedi.

ONA RAĞMEN “İSYAN”DAN NE HABER?
Ermenilere Osmanlı  döneminde bugünün çok ilerisinde haklar verildiğini belirten Paylan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni “hinlik yapmakla” suçladı.
Paylan’ın o sözleri şöyle: “Bize 90 yıl önce verilen haklar şu anda verilmeye çalışılan hakların çok gerisinde. Osmanlı döneminde binlerce okul vardı, Cumhuriyet’e de kalan okullarda vakıflar kamusal hizmet gibi bir hizmet veriyordu. Eğitim zengin ve fakir ayırt etmeden sunuldu. Cumhuriyet’in başında okulların durumu yasal bir statüye bağlanmadığı, okulların durumu güvence altına alınmadığı için, bununla ilgili maddi yardımlar, altyapılar sağlanmadan okullarımız dezavantajlı halde eğitimi sürdürmeye çalıştı. Şimdi ortaya konan durum bize hiçbir katkı sağlamadığı gibi, kamunun vermesi gereken bir ödevi özel sektöre devretmesiyle kamu bu ödevinden muaf kalıyor. Bu hinlik taşıyor.”

“Özel sektörün devreye girmesiyle kamu üzerine düşen sorumluluğu da yapmaktan muaf kalıyor, kamusal alandaki sorumluluklarını yerine getirmemiş oluyor. Bizim önümüzde 90 yıllık tecrübemiz var. Okullarda ne materyalimiz var ne de branş öğretmenimiz.. ‘Çok az müşterisi’ olan Rum ve Ermeni cemaati için özel sektör yatırım yapmaz. Aynı şekilde anadilde eğitim hep Kürtçe çerçevesinde konuşuluyor. Lazcaya, Çerkesçeye, Abhazcaya hangi kurum yatırım yapıp bu konuda bir okul açar ki? Hangi kurum öğrenci yetiştirir? Pozitif ayrımcılık çerçevesinde kurumsal tedbirler alınması gerekiyor. On yıllardır statü talebimiz var. Yasal çerçevede anadilde eğitim veren okullara statü verilmesini talep ediyoruz. Paketten çıkanlar bunun yapılmasını daha da öteliyor. Ermeni okulları, Rum okulları ve Musevi okulları için yardım yapılırsa bunu diğer halklar da ister korkusu var. Bu hafta yaptığımız temaslarda bunun izlerini gördük. Bize hep ‘sabredin’ deniliyor. Kürt halkı on yıllardır mücadele ediyor, bir on yıl daha sabredebilir belki. Ama dezavantajlı toplumların, Ermenilerin, Rumların, Süryanilerin, Abhazların dilleri yok olmakta zaten. Bunlarla ilgili ivedi tedbir alınması gerekiyor. O dilleri konuşan insanlar da azalıyor.”
“Hafızasızlaştırılan bir toplum var. Memlekette anadilde eğitim ilk kez olacakmış gibi konuşuluyor. Oysa bundan 90 yıl önce zaten anadilde eğitim yapan binlerce okul vardı. Sürekli referans verdikleri Osmanlı döneminde 6500 azınlık okulunda çokdilli eğitim veriliyordu zaten. Bu bilgiyi hafızasızlaştırılan topluma yeniden sunmak lazım. Bunu sunarken de, çerçevenin kamusal hak ve ödev noktasından kurulması gerekiyor. Anadilde eğitim veren okullar özel okul olamaz zaten. Kâr amacı güden kurumlar bunlar. Evrensel ve ulusal dili öğretmek üzere hizmet veren kurumlar. Bu anlamda bu statüye konulmak bir mesele. Anadilde eğitim meselesini toplumun gündemine taşımak, bu çerçevede kurumsal yapıları oluşturmak bir esas oluşturuyor.”

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
14 Yorum