Katolik Bolivya Kadar Olamadık!

Ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel bakımdan emperyalist ABD ve Avrupa’nın kölesi haline gelen “İslâm ülkeleri”, terörist İsrail’i yalnızca kınayıp herhangi bir şey yapmazken, Bolivya başta olmak üzere Brezilya, Şili, El Salvador ve Peru, Gazze’de çoluk çocuk katliam yapan terörist İsrail’e sert tepki göstererek elçilerini geri çağırdı.

En dikkat çekici ve takdire şayan tepkiyi ise Bolivya gösterdi. Bolivya, Gazze’de katliam ve soykırım yapan İsrail’i “terörist ülke” olarak gördüklerini belirtip vize muafiyetini kaldırdı.

Terörist devlet tanımlamasını sadece sözde bırakmayıp, diplomatik gerekleri de yerine getiren Bolivya ile birlikte diğer Katolik Latin ülkeleri Brezilya, Şili, El Salvador ve Peru da İsrail’de bulunan elçilerini geri çağırmıştı.Güney Amerika devletlerinin, dünya ve özellikle Müslüman coğrafya üzerindeki işgalci politikası sürdüren ABD ile ilişkileri uzun yıllardır soğuk.

BOLİVYA, İSRAİL’İ “TERÖRİST DEVLET” İLAN ETTİ

Gazze katliamına tepki gösteren Bolivya, İsrail’i kınadı ve “terörist ülke” ilan etti. Bolivya 1972’de imzalanan anlaşmayı da iptal ederek, İsrail vatandaşlarına vize uygulayacağını açıkladı.

İsrail’in 2009 yılındaki katliamını da “soykırım” olarak nitelendiren Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales, “İsrail’i terörist devlet ilan ediyoruz” dedi. İsrail’in 7 Temmuz’dan bu yana Gazze’ye düzenlediği saldırılar nedeniyle böyle bir karar alındığını belirten Morales, “İsrail’in yaşam hakkına saygı göstermediğini ve insanlık suçu işlediğini” söyledi. 2009 yılında İsrail’in Gazze’ye saldırısını da “soykırım” olarak adlandıran Morales, ülkesinin İsrail ile olan diplomatik ilişkilerini sonlandırmıştı.

VİZE ANLAŞMASI DA İPTAL

Terörist İsrail’in işgalci “vatandaşları” Türkiye’ye vizesiz serbestçe girip çıkarken Bolivya ise İsrail vatandaşlarına vize muafiyetini kaldırdığını ve artık vize uygulayacağını da açıkladı.

1972 yılında yapılan anlaşmayla İsrail vatandaşları Bolivya’ya vize almadan, serbestçe giriyorlardı. Bolivya, İsrail ile 1972 yılında yapılan vize anlaşmasının askeri diktatörlük döneminde yapıldığına da dikkat çekti.

UTANMALIYIZ!

Emperyalizme karşı ellerinden geldiğince mücadele eden ve Batının güdümünde olmayı reddeden Latin ülkeleri sık sık işgalci ABD’ye karşı tepkilerini gösteriyor ve zaman zaman da ciddi gerginlikler yaşanıyor.

Gerek Batı ile İran arasındaki çatışmada haklı olarak İran’dan yana tavır sergileyen ve ABD’nin haksız politikalarına tepki gösteren Latin ülkeleri, özellikle İsrail’e karşı vicdani bir tutum sergileyerek İslâm ülkelerinin yöneticilerinin yapamadığını yapıyor. Katolik devletlerin bile vicdanı paraya satmadığı bir ortamda, Müslüman görünüp “ahiretlerini üç kuruş menfaate satan” başta Ortadoğu’daki işbirlikçi Arap ülkeleri olmak üzere, Türkiye de dâhil dünyadaki pek çok “Müslüman ülke” yöneticilerinin yüzlerinin kızarması gerekir!

İSRAİL, ARAPLARIN SUSKUNLUĞUNDAN CESARET ALIYOR

Filistinli gruplar, İsrail’in, sivillere yönelik katliamlar yaparken, Arap ülkelerinin suskunluğundan cesaret aldığını belirtti. Filistinli gruplar, İsrail’in katliamları karşısında Arap ülkelerinin suskunluğunu eleştirirken, bir an önce İsrail’e cevap verilmesi gerektiğini vurguladı.

Hamas hareketi Sözcüsü Fevzi Berhum tarafından yapılan açıklamada, “Siyonistler, sivillere yönelik katliamlar için cesareti, Arap ülkelerinin suskunluğundan alıyorlar. Yeni Şucaiyye katliamına, büyük çaplı karşılık vermek gerek” denildi.

İsrail’in saldırıları karşısında tepkisizliği eleştiren Halk Direniş Komiteleri’nden yapılan açıklamada, “Şucaiyye katliamı, insanlığın alnında bir kara lekedir. Ümmeti, Filistin halkına yardımcı olmaya çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi. Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi (FDKC), Şucaiyye’deki katliamı “vahşet” olarak nitelendirerek, “İşgalcilerin terör saldırılarının durdurulmasını” talep etti.

İslami Cihad Hareketi de katliamların Arap ülkelerinin suskunluğuyla yapılan yeni bir savaş suçu olduğunu belirtti. Halk Direniş Hareketi ise İsrail’in sivillere yönelik katliamlarına kuvvetle karşılık verilmesi gerektiğini ifade etti.

DARBECİ MISIR’IN PASİF TUTUMU KINANDI

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik sürdürdüğü saldırılara tepki gösteren Filistinliler, Ramallah’ta gösteri düzenledi. Ramallah kent merkezindeki El-Menara Meydanı’nda bir araya gelen Filistinliler, Mısır ile Gazze arasındaki Refah Sınır Kapısı’nın tamamen açılmasını ve İsrail’in Gazze saldırılarının durdurulmasını talep etti.

Gazze’deki Filistinlilerin korunması konusunda “pasif bir tutum sergileyen” Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi karşıtı sloganlar atan göstericiler, saldırılar karşısında ‘’sessiz kalmakla’’ suçladıkları Arap dünyasına da İsrail ile ilişkilerini kesmeleri ve ürünlerini boykot etmeleri çağrısında bulundu.

SANATÇILARLA SELFİE  KEYFİ!

İsrail’in Gazze’de tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleştirdiği katliama İslam âleminden birkaç cılız tepki ve lanetleme haricinde somut bir tepki gelmedi, İsrail’e yönelik hiçbir ciddi yaptırım söz konusu da olmadı.

 Devletler nezdinde adım dahi atamayan İslam ülkeleri, sivil toplumun başlattığı birkaç ticari ürüne boykot çağrılarıyla durumu kurtarmaya çalıştı. Atalet içindeki ülkelerden biri olan Türkiye’de de “Gazze için 3 günlük yas ilan edilmesi” ve “bayrakların yarıya indirilmesi” haricinde somut bir adım atılmadı. Lafa gelince en sert “kınamaları” yapan siyasilerin, bu yas süresince şarkıcı-türkücülerle şen şakrak pozlar ve stad açılışlarında düzenlenen gösteri maçları gibi etkinliklerden geri durmaması da gösterilen hassasiyetin ölçüsü gibiydi.