Türkiye Artık BM Gibi Davranamaz"

Türkiye Artık BM Gibi Davranamaz"
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'ye sığınanların sayısının 1,5 milyona ulaştığını belirterek, "yükü sadece Türkiye çekemez" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Suriye ve Irak'taki gelişmeleri New York'ta değerlendirdi.

Birisi terör tehdidine karşı Irak'a yönelik diğeri de Suriye'den gelen tehditlere karşı yenilenmesi gereken iki tezkerenin gündemde olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, bu konunun iç siyasete malzeme edilmemesini istedi.

Çavuşoğlu, "Bu tezkere AK Parti'nin meselesi değildir. Ülkenin güvenliğini sağlamak, istikrarını korumak, devletin de görevidir, tabii ki iktidarın da görevidir ama TBMM'nin de asli görevlerinden bir tanesidir " diye konuştu.

Tüm partilerin duyarlılık içinde hareket etmelerini beklediklerine işaret eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Bölgedeki istikrarsızlık malum. Bölgedeki tehditler malum. Bu en çok Türkiye'yi tehdit ediyor. Türkiye de kendisini, gerektiği zaman güvenliğini sağlamak için, kendisini korumak için gerekli tedbirleri her zaman... İçeride ya da dışarıda olsun tehditler ve tehlikelerle mücadele edecek kapasiteye de sahiptir. Ama askerimizin, ordumuzun ve güvenlik güçlerimizin de bu yetkiye de sahip olması lazım, gerektiğinde bunu kullanmak için."

"SURİYE'DE GÜVENLİ BÖLGE EN ÖNEMLİ ÇÖZÜM"

Mevlüt Çavuşoğlu, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'a da ilettiği Suriye'de güvenli bölge oluşturulması teklifine de değindi. Türkiye'nin açık kapı politikası dolayısıyla Irak ve Suriye'den Türkiye'ye sığınanların sayısının 1,5 milyona ulaştığını belirten Çavuşoğlu, son olarak Suriye'den gelen Kürtlerin sayısının 200 bine yaklaştığını dile getirdi.

Açık kapı politikasını etnik ya da dini bir ayrım yapmadan herkese uyguladıklarını belirten Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

"BM Genel Sekreteri’ne söylediğim gibi Türkiye artık BM gibi davranamaz. BM'nin ve tüm dünyanın paylaşması gereken bu yükü sadece Türkiye'nin üstlenmesini beklemek haksızlık olur. Bizim için en önemli çözüm yöntemlerinden bir tanesi de Suriye içinde bir güvenli bölge oluşturmak. Türkiye ve diğer komşu ülkelere kaçmak zorunda kalan insanların barınabileceği bir güvenli bölge. Yani uçuşa yasak bölge ile beraber, çünkü onların can güvenliğinin de sağlanması lazım. Ama burada BM çatısı altında göçmenlerin, mültecilerin, yerinden edilmiş insanların daha rahat bir şekilde yaşayabileceği her türlü altyapı kurulabilir."

Türkiye'nin kamplarda ve dışarıda yaşayan sığınmacılara en iyi imkanları sunduğunu ve yaklaşık 4 milyar dolar harcadığını ifade eden Çavuşoğlu, "Biz bu yükü her zaman çekmeye hazırız ama bu yükün de paylaşılması gerekiyor. Ve bölgenin güvenliğinin istikrarının sağlanması gerekiyor" dedi.

"MALİKİ NASIL GİTTİYSE ESED DE GİTMELİ"

Çavuşoğlu, New York'ta yaptıkları görüşmelerde Türkiye'nin bölgeye ilişkin düşüncelerini insani ve güvenlik boyutuyla muhataplarına aktardıklarını söyledi.

Çavuşoğlu, "Maliki nasıl gittiyse Esed'in de gitmesi gerektiğini, Cenevre Deklarasyonu çerçevesinde bir siyasi dönüşümün Suriye'de gerçekleştirilmesi gerektiğini, insani boyutuyla neler yapılması gerektiğini ve terörden ve terörün kaynağı olan tehditlerden nasıl kurtulunması gerektiğini açıkça görüştüğümüz dostlarla da liderlerle de paylaştık, paylaşıyoruz" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.