Milli'den ATV'ye Çok Sert Tepki

Milli'den ATV'ye Çok Sert Tepki
ATV'de yayınlalan "Kertenkele" isimli diziye Milli Gazete'den çok sert tepki geldi.

Milli Gazete'nin manşetinde yer alan haber şöyle:

Yıllarca İslama ait ne kadar değer varsa ayaklar altına alındı. Düne kadar bunu belli bir zihniyet yapıyordu. Suçlu, İslam düşmanlığı yapan o zihniyetti. Peki ekranlarda ve beyaz perdede 12 yılda değişen ne? Ya da değişmeyen! Kertenkeleler ekrandan hiç eksik olmuyor.

Yıllarca dizi ve filmlerde İslam, İslam’la yoğrulmuş tarihimiz ve kültürümüze ait değerler aşağılandı. İslam’ı temsilen imamlar; tipi bozuk üçkâğıtçı, düzenbaz, sahtekâr, ırz ve namus düşmanı, cahil ve gerici olarak gösterildi. Şaban ismi inekle eş değer tutulup, Kamil ismi sakar, beceriksiz olarak lanse edildi. Buna karşın yabancı filmlerde rahipler, papazlar insanlarımızın zihnine her zaman saygın ve ilerici tipler olarak sokuldu. “Muhafazakâr” iktidar döneminde haber bültenleri değişti, ama Yeşilçam kalıntısı “eski Türkiye” senaryosu değişmedi.

Toplumu ıslah etmiyorsunuz bari ifsad etmeyin…

Bugün dizilerde her türden sapıklık ve sapkınlıklar, gayri meşru ilişkiler, AB normlarına uygun eşcinsellik vurguları, ahlaksızlığın, hayasızlığın diz boyunu aştığı senaryolar dizilerde birbiriyle yarıştırılıyor. Ahlaksız dizilerin rayting yarışında İslam’ın konuşulmadığı dini sohbet programları garnitür yapılıyor. Son olarak bir televizyon kanalında yayınlanan dizide hapishaneden kaçan bir hırsız, imam rolünde karşımıza çıkarıldı. Dünle bugün arasında değişen tek şey; Müslüman Türkiye’nin “muhafazakâr ekranlardan” akan çirkinlikler karşısındaki sessizliği…

Yıllarca dizi ve filmlerde İslam’a ve kültürümüze ait değerler aşağılandı. İmamlar tipi bozuk üçkâğıtçı, düzenbaz, sahtekâr gösterildi. Şaban ismi, inekle eş değer tutulup, Kamil ismi sakar, beceriksiz, salak yerine konulup toplumda insanların çocuklarına Şaban, Kamil yerine Batılı isimler koyması empoze  edildi. Buna karşın yabancı filmlerde insanlarımızın gözüne rahipler, papazlar her zaman saygın ve saygın tipler olarak sokuldu. Bu algı operasyonu “Dindar nesil” söylemiyle yola çıkanlar tarafından bitirileceğine aksine katlanarak devam etti. Son olarak yıllardır üç kağıtçı, düzenbaz, sahtekar olarak alıştırıldığımız imam tipinin bir adım ötesine gidilerek hapishaneden kaçan bir hırsız imam rolünde halkımızın karşısına çıkıldı. Kamuoyunda tepkiyle karşılanan diziye, birçok STK ve dernekten de tepki geldi.

Sağ Mısın RTÜK!

Kertenkele dizisi ATV’de yayınlanıyor. Sosyal medyada diziye büyük tepki var. Eminiz RTÜK’ün de kapısı çalınıyor telefonları susmuyor. RTÜK’ün ekran denetimi ve yetkisi sadece sigara ve dumanını buzlamak mıdır? Bu milletin inancına saldırıları kim engelleyecek?

RTÜK Milletin Milli Ve Manevi Değerleriyle Alay Eden Yayınlara İzin Vermemeli

TİMAV Başkanı Ecevit Öksüz, “İmamlar toplumun önünde olan ve topluma önderlik eden insanlardır. İmamlar bir anlamda Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in imametini sürdüren varislerdir. İmamlar sadece namaz kıldırma memuru değildir. İmamlar topluma ahlakıyla, şahsiyetiyle, toplum içerisindeki bilgi ve birikimleriyle, ihlaslarıyla da önderlik eden kişilerdir.  Bu çerçevede geçmiş yıllarda Türkiye’de din algısını ve dindar algısını yıkmak için özellikle filmlerde biraz önce bahsettiğimiz imam profilinin tam zıttı anlatılmıştır. Şimdi de dindarlık normalleşiyor dediğimiz bir dönemde bir dizide böyle bir imam hatip profiliyle örtüşmeyecek bir şekilde yansıtılması kabul edilecek bir durum değildir. Burada bu tür yayınları maksatlı yayın kapsamında değerlendirmek durumundayız. Bunun için RTÜK milletin milli ve manevi değerleriyle alay eden bu tür yayınlara izin vermemesi gerekir” diye konuştu.

Milli ve manevi değerleriyle alay eden yayınlara izin verilmemeli!

İmamlarımıza saldırı İslam’a saldırıdır

Yıllarca ekranlar aracılığıyla toplumun tahrip edildiğini söyleyen AGD Genel Başkanı Salih Turhan, “Görülüyor ki bu durum devam ediyor. Filmlerde ve dizilerde İmam-hatiplerimize, vaizlerimize, müftülerimize ve ailelerimize dair küçük düşürmeler bizzat İslam’a yönelik saldırılardır. Bu saldırılarla İnsanımızın İslam ile olan bağı koparılmaya çalışılmakta, toplumun birlikteliğine, huzur ve barışına en çok katkısı olacak kişi ve kurumlar karikatürize edilerek devre dışı bırakılmaktadır”  dedi.

Toplumun Birlikteliğine Katkı Sağlayacak Kişi Ve Kurumlar Devre Dışı Bırakılmaktadır

Anadolu Gençlik Derneği Başkanı Salih Turhan dizilerde İslam’a ve değerlerimize yapılan saldırılar hakkında, “Yıllarca ekranlar aracılığıyla toplum tahrip edildi. Görülüyor ki bu durum devam etmektedir. Filmlerde ve dizilerde İmam- hatiplerimize, vaizlerimize, müftülerimize ve ailelerimize dair küçük düşürmeler bizzat İslam’a yönelik saldırıdır. Bu saldırılarla İnsanımızın İslam ile olan bağı koparılmaya çalışılmakta, toplumun birlikteliğine, huzur ve barışına en çok katkısı olacak kişi ve kurumlar karikatürize edilerek devre dışı bırakılmaktadır. Öte yandan ana haber bültenlerinin yaptığı enformasyon tahribatı dizilerin tahribatından hiç de aşağı kalır değildir” diyerek bu durumun kabul edilir olmadığını söyledi.   

ÖNDER Başkanı Hüseyin Korkut, “İnanç değerlerimizi aşağılayarak topluma sunulması iyi niyetli bir tutum olamaz. Bu tür eylemler insanımızın imamlığa olan inancını zedeler. Bu durumu şiddetle reddediyoruz” dedi.

Ciddi Mücadele Başlatacağız

Diziyle ilgili gazetemize açıklama yapan ÖNDER Başkanı Hüseyin Korkut, “İnanç değerlerimizi aşağılayarak topluma sunulması iyiniyetli bir tutum olamaz. Bu tür eylemler insanımızın imamlığa olan inancını zedeler. Bu durumu şiddetle reddediyoruz. Toplumun inanç ve değerlerini zedeleyecek bir tutum. Bu anlamda yetkililere çok büyük sorumluluklar düşüyor. Bize değer veren kuvvet veren değerlere sahip çıkmamız lazım. Yıllarca imamlar pasaklı, sahtekâr gösterilmeye çalışıldı. Görülüyor ki bu durum hala devam etmekte. Bu kasti olarak yapılıyor ve topluma rol model olacak imamlar yıpratılıyor. Bu değerlere sahip çıkıp bu itibarsızlaştırma karşısında halkımızla beraber mücadele etmeliyiz.  Bununla ilgili bizde bir kampanya başlatacağız. Değerlerimizi aşağılayan bu tür faaliyetlere karşı ciddi kampanya başlatıp mücadele edeceğiz. Bu durumu kabul etmemiz mümkün değil” dedi.

TİMAV Başkanı Ecevit Öksüz, dizilerde imamların aşağılanması hakkında, “İmamlar bir anlamda Peygamber Efendimiz’in (S.A.V.) imametini sürdüren varislerdir. Burada bu tür yayınları maksatlı yayın kapsamında değerlendirmek durumundayız. Bunun için RTÜK’ün milletin milli ve manevi değerleriyle alay eden bu tür yayınlara izin vermemesi gerekir” diye konuştu.

“Şeytan ve şeytanın yanındakiler yıllardan beri dinimizi yanlış anlatan senaryoları her zaman kullandılar” diyen TİYEMDER Başkanı Selahattin Yazıcı da  “İslam’a düşman bir konsepti yürütmeye çalışıyorlar.” değerlendirmesinde bulundu.

Bu, Düşmanca Bir Anlayış

“Şeytan ve şeytanın yanındakiler yıllardan beri dinimizi yanlış anlatan senaryoları her zaman kullandılar” diyen TİYEMDER Başkanı Selahattin Yazıcı, “Maalesef bugün de hala bu tür senaryolar kullanılmaya devam ediyor. Batıda İslam’ı fobi olarak göstermeye çalışanların uzantıları olarak görüyorum. İslam’ı olduğu gibi değil de kendi zihinlerinde hortlattıkları bir İslam’ı insanlarımıza yansıtmak istiyorlar. Bu anlayış düşmanca bir anlayış… İslam’a düşman bir konsepti yürütmeye çalışıyorlar. Bize düşen ise Emr-i bil maruf, nehy-i anil-münker yapmak. Yanlış gördüğümüz yerde yanlışı elimizle düzeltmek. Buna gücümüz yetmiyorsa dilimizle düzeltmek, ona da gücümüz yetmiyorsa buğz etmek. Buğz ise imanın en zayıfıdır. Bu senaryonun art niyetli bir senaryo olduğunu görmek ve bunu yöneticilerimize, milletimize göstermemiz lazım. Bu kapsamda en büyük ibadet emire karşı hakkı söylemektir” şeklinde konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum