Kısıtlamalar Meyvelerini Veriyor

Son iki yılın alkol tüketimi verilerine bakıldığında, 2012 yılında 1 milyar 127 milyon litre olan toplam alkol tüketimi, 2013 yılında 1 milyar litreye geriledi. Ülke nüfusunun yaklaşık 76,5 milyon olduğu dikkâte alındığında 2012’de 14,9 litre olan kişi başına alkol tüketim miktarı, geçtiğimiz yıl 13,0 litreye indi.

ULUSLAR ARASI RAPORLARDA DA İYİ DURUMDAYIZ

Alkol tüketimi hesaplamalarında, nüfusla ilgili olarak 15 yaş ve üstü parametresini kullanan raporlarda da Türkiye’nin durumu oldukça iyi görünüyor. OECD’nin periyodik raporlarına göre, geçtiğimiz yıl adı geçen parametreye göre kişi başına tüketilen saf alkol miktarı 1,5 litre düzeyinde gerçekleşti. Bu rakam, bir önceki yıl 1,8 seviyesindeydi.  Yine, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından geçtiğimiz yıl Türkiye için hazırlanan bir raporda da, Türkiye’nin alkol tüketiminde Avrupa’daki en düşük orana sahip olduğu, tütün ve alkol kontrolüne ilişkin yapılan yasal düzenlemelerle bu oranın daha da azaltılmasına çalışıldığı belirtildi.  Raporda, 18 yaş ve üzeri baz alınarak elde edilen verilere göre, alkol tüketiminde Türkiye’nin kişi başı yılda 1,5 litre bandında yer aldığı ve ve bu miktarla ile Avrupa’daki en düşük içki tüketimi miktarına sahip olduğu vurgulanarak, ülke nüfusunun yüzde 83’ünün ise hiç alkol kullanmadı ifade edildi.

Taşlar nihayet serbest bırakıldı

Yapılan düzenleme ile içki üreticileri ile nihai nokta satıcılarının satışlarına etkin yaptırımlar getirildi. Pek çoğu gelişmiş ülkelerde de var olan kısıtlamalardan bazıları şöyle: İçki firmaları etkinliklere sponsor olamıyor / Marka, amblem ya da işaretlerini herhangi bir etkinlikte kullanamıyor / TV’lerdeki dizi, film ve kliplerde içki tıpkı sigara gibi buzlanıyor / Alkollü içki alanında faaliyet gösteren şirketler teşvik, hediye, eşantiyon, promosyon veya bedelsiz olarak alkollü içki dağıtamıyor / 18 yaşını doldurmamışlara içki satılmıyor / 18 yaşını doldurmamış kişiler, alkollü içkilerin üretim, pazarlanma, satış ve açık sunumunda çalıştırılamıyor / İçkiler otomatik satış makinalarında ve posta – kargo yoluyla satılamıyor, reklam ve satışında basın kullanılamıyor / Saat 22.00 ile 06.00 saatleri arasında perakendeciler içki satamıyor / Ambalajlara sağlığa zararlı olduğu uyarısı konuluyor / Otoyol ve karayollarındaki tesislerde içki satılamıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından hazırlanan rapor, Türkiye'nin alkol tüketiminde Avrupa'daki en düşük orana sahip olduğunu ortaya koydu. DSÖ'nün Türkiye için hazırladığı "Bulaşıcı Olmayan Hastalıklarda Daha İyi Sonuçlar: Sağlık Sistemi İçin Zorluklar ve Fırsatlar" başlıklı rapor yayımlandı. Raporda, alkol tüketimine ilişkin Türkiye verilerine ve yapılan düzenlemelere yer verildi. Son yıllarda alkol tüketiminin artmasına rağmen, küresel ortalama ile karşılaştırıldığında halen düşük olduğu belirtilen raporda, alkolün sebep olduğu hastalıkların, obezite, tütün gibi engellenebilir risk faktörlerinin sebep olduğu hastalıklar ile karşılaştırıldığında Türkiye'deki tüm hastalık yükünün küçük bir kısmını oluşturduğu ifade edildi. Raporda, alkol tüketiminde Türkiye'nin kişi başı yılda 1.5 litre ile Avrupa'daki en düşük orana sahip olduğu vurgulanarak, nüfusun yüzde 83'ünün hiç alkol kullanmadığının altı çizildi.