Teftiş Raporundaki Çarpıcı Gerçek

Teftiş Raporundaki Çarpıcı Gerçek
Ermenek'teki maden faciasıyla ilgili başsavcılıkça görevlendirilen bilirkişi heyetinin raporu çarpıcı bir gerçeği ortaya koydu.

Başsavcılıkça görevlendirilen bilirkişi heyetinin raporu Ermenek'teki faciada işletmeci şirketleri ve Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nü (MİGEM) kusurlu, 18 işçiyi ise kusursuz buldu. Raporda MİGEM'in yeterli incelemeyi yapmadığı görüşü de yer aldı.

Ermenek'teki maden faciasıyla ilgili başsavcılıkça görevlendirilen bilirkişi heyeti, madeni işleten Ermenek Limited ve Has Şekerler Limited şirketleri ile Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nü (MİGEM) 'kusurlu', teknik ve daimi nezaretçiler ile kazanın kurbanı 18 işçiyi de 'kusursuz' buldu. Savcılıktaki tüm belgeler, harita ve plan incelemelerinin ardından madene inen bilirkişiler, 2010'dan beri tehlikeli şekilde yürütülen, mayıstan itibaren hayati uyarıların hiçe sayılmasıyla geçen süreci anlattılar.

BAŞSAVCILIĞA SUNULAN RAPORDA ŞOK TESPİTLER

Ocağı kapattıktan sonra yeniden açılmasına karar veren MİGEM'in tehlikenin sürdüğünü gösterecek yeterli incelemeyi yapmadığı belirtilen raporda, teknik nezaretçinin, su baskınından 3 gün önce yeniden kayda geçirdiği "sondaj" uyarılarına dikkat çekildi. İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Işık Ece, İş Güvenliği Uzmanı Maden Mühendisleri Mehmet Uygur ve Turgut İnce'nin 'ön ve ek rapor' olarak başsavcılığa sunduğu değerlendirmede şu tespitler yer aldı:

4 YILDIR GÖÇERTİLİYOR

Üretim yapılıp kömür alınan yerler göçertilip barajlarla kapatılmıştır. Yeryüzüne yakın üst kotlardan aşağıya doğru inildikçe göçen kısımlar yeryüzü yağmur suları ve yeraltı suları ile dolmuştur. 2010'dan beri +962 kotundan kazanın olduğu +778 kotuna kadar olan kısımlardaki üretim çalışmalarından sonra göçertilen fakat boşluklar bulunan kısımlar su toplayarak büyük bir hidrostatik basınç oluşturmuştur. Kontrol sondajları yapılmasının önemi Mayıs 2014'ten beri teknik elemanlarca defalarca ve MİGEM raporlarında şirkete bildirildiği resmi defterlerde mevcut olmasına rağmen bu husus şirket yönetimi tarafından dikkate alınmamıştır. Ruhsatlı yeraltı kömür sahasının Ermenek Ltd. tarafından 5 Haziran 2007 tarihinden beri kömür işletme ruhsatı ile çalıştırıldığı görülmesine rağmen, 1967 yılından itibaren çeşitli isim ve unvanlar altında 'fakat ve daima aynı kişiler' tarafından maden işletmesi yapıldığı resmi belgelere göre tespit edilmiştir. Detaylı incelemede Has Şekerler Ltd. sahiplerinin ve hissedarlarının Ermenek Ltd.'nin de sahipleri ve hissedarları olduğu görülmüştür. Su baskını kesinlikle bir doğal afet değildir. Su patlamasına yol açan hidrostatik basınç fay arkasındaki su birikmesi sonucu da oluşmamıştır. Ana etken, eski imalat bölgesine yıllar içerisinde birikmiş sulardır. Zaman içinde basınç eşik değerini aşarak zayıflayan topuktan çalışma alanlarında aniden su baskınına neden olmuştur. Eğer kontrol sondajları gerekli sıklıkta ve metrajlarda yapılmış olsaydı bu birikme sular direnajla boşaltılabilirdi.

SON UYARI 3 GÜN ÖNCE YAPILMIŞ

MİGEM heyetinin ‘bir önceki heyetin tespit ettiği eksiklikler giderilmiştir’ görüşüne dayanarak söz konusu sahada üretim faaliyetine devam edilebileceği belirtilmiştir. Teknik nezaretçi, 25 Ekim 2014 tarihinde 'yeraltında oluşabilecek gaz ve su baskınları tehlikesine karşı çalışan bacalarda kontrol sondajları yapılmalıdır. MİGEM heyetince yapılan teftişte istenilen yeraltı sondaj makinesinin temini ve kullanımı yapılmalıdır' şeklinde uyan yazısını Teknik Nezaretçi Defterine işlemiştir ve böylece bu husus resmen işverene tebliğ edilmiştir. Daimi nezaretçi defterlerinde çalışmaların düzenli raporlandığı ve herhangi bir uygunsuzluğun olmadığı tespit edilmiştir. Sondaj makinesini teknik elemanların kendi maaşları ile satın alamayacakları gerçeği çok açıktır.

MİGEM, 21 Temmuz 2014 tarihinde kapattığı kömür ocağının 15 Ağustos 2014 tarihinde eksikler giderildiği gerekçesiyle yeniden açılmasına izin vererek kanaatimizce 'can ve mal güvenliği açısından herhangi bir tehlikenin kalmadığını belirterek üretim faaliyetlerine izin vermesi' aslında ocakta tehlikenin hâlâ devam ettiğini yeterli inceleme ve tespit yapmaması nedeniyle kazaya dolaylı olarak sebep vermiştir.

Yeraltı ocağında yapılan incelemelerde, insan ve vagonların inip çıktığı varegellerde insan yollarının bölme (korkuluk) ile ayrılması gerekirken bunların ocakta olmadığı, galeri ana yollarının yeterli genişlikte olmadığı ve ilgili emniyet tedbirlerinin alınmadığı görülmüştür.

Hürriyet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum