Kadını Bir Meta Olarak Görüyorlar

Kadını Bir Meta Olarak Görüyorlar
Bugün 8 Mart Kadınlar Günü. Sözde kadın savunucuları ve feministler yine meydanlarda şov yapacak. Ancak TV'de kadınlık onurunun çiğnenmesine göz yumuyorlar.

Birlik Vakfı Kadın Kolları Başkanı Döne Arslan, ülkemizde tartışmalara neden olan ve kadınlık onurunu çiğneyen kadın programları hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

TV'lerdeki kadın programlarına yönelik tepkiniz biliniyor. Bu yapımlar  nasıl bir etkiye neden oluyor?

Türkiye şu anda bilmediğimiz bir yöne çevriliyor. Özellikle son yıllarda çıkan 'Bu Tarz Benim' tarzı programlarla kadınlık onuru aşağılanıyor. Kadın bedeni üzerinden para kazanan bir yayın anlayışı devam ediyor. Bu konuda artık bir şeyler yapılmalıydı. Kadın onuru bu kadar kolay ayaklar altına alınmalı mıydı?  Biz de artık bu böyle devam etmemeli diyerek masaya yumruğumu vurduk... 

ÇİVİSİNİ ÇIKARTTILAR

-Peki bu mücadelenize size destek olan çıktı mı?

Aslında işin garip tarafı; kadın STK’ları, bu yapımlara öfke duyuyor ancak çağdaşlık, feministlik ve eşitlik söyleminde bulunan kadın grupları, kadın bedeninin metalaştırılmaması  için mücadele verdiklerini söyleseler de yeterli tepki göstermiyorlar. 

-Bu marjinal yapımlar, genel bir soruna neden oldu mu? 

Kabul edilmelidir ki, 'dünyanın çivisi çıktı' derler ya şu anda bizi o duruma getirdi. 

-Peki ne yapmalıyız?

Bu yok oluşa karşılık derli toplu tepki ortaya koyamadığımız sürece bu irtifa kaybı hız ve derinlik kazanarak artmaya devam edecek. Bu böyle biline… 

-Derli toplu tepki derken, başka bir şeyler mi ima ediyorsunuz?  

Kemalistler neden kaybetti biliyor musunuz? Eleştirel düşünceden uzaklaşmışlardı. Buyurgan ve tepeden inmeci yaklaşımlarla toplumu yönetmek istediler. 'Bugün muhafazakar ve demokrat bir dünyanın inşa edici aktörleri olarak biz de aynı, yahut benzer bir yanılgı içinde miyiz?' diye sormadan edemiyorum. Eleştirel düşüncenin konforu şu olmalıdır. Hem doğru yolu yanlış yoldan ayırma beceresi hem de sadece eleştiri gücü değil, aynı zamanda inşa etmek, değerlerimizi kurumsallaştırmak, model oluşturmak, öncü olmak anlamında. 

-Biraz daha açabilir misiniz?

Daha doğrusu günümüzde marjinal ve rijit bir yaşamı kutsayan bir dünya ikame ediliyor. Biz medeniyet olarak, başarı ölçütünü kendi moral değerlerimizde aramak yerine vahşi kapitalizmin tek değer olarak önümüze çıkardığı ‘para’ karşısında diz çökerek aslında korkunç bir bedel ödüyoruz. 

-Bu yapımların zararı ortadayken neden önlem alınamıyor?

Bu yapımlara küçük bir ceza veriliyor. Başka bir şey yapılmıyor. Bunlar en azından kaldırılmayacaksa, çocukların ve gençlerin izleyemeyeceği yayın saatlerine aldırmak çok mu zor? Yetkililere soruyorum, sizin göreviniz ne? 

BASIN BU KONUDA SUSKUN

-Geçtiğimiz günlerde bir eylem yaptınız. Basında yer bulabildiniz mi? 

Basının yoğun ilgisi ile karşılaşmadığımızı itiraf etmek isterim. Bazı basın kuruluşları bunları gündeme getirmek istemese de biz haklı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.

Osman Akdoğan / Vahdet

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.