"Kur'an-ı Kerim Gösteriyorum Diye.."

"Kur'an-ı Kerim Gösteriyorum Diye.."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mitinglerde Kur'an-ı Kerim göstermesine yönelik eleştirilere "rahatsız oluyorlar" diye cevap verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Şanlıurfa Topçu Meydanı'nda düzenlenen Şanlıurfa Şehir Hastanesi'nin temel atma ile kentte yapımı tamamlanan tesis ve projelerin toplu açılış töreninde vatandaşlara hitap etti.

Konuşmasına, vatandaşları Türkçe, Kürtçe ve Arapça selamlayarak başlayan Erdoğan, "Peygamberler şehri, evliyaların, medeniyetlerin şehri, mert insanlar şehri Şanlıurfa'nın" tüm ilçe ve mahallelerindeki vatandaşlara selam ve saygılarını iletti.

"Bizim bu işlere karnımız çok tok"

Erdoğan, HDP eşbaşkanına yüklenerek, şunları kaydetti:

"İşte buyurun ne diyor? 'Bizim Kabemiz Taksim' diyor. Ne diyor, 'zorunlu din dersi kalksın' diyor. Ne diyor, 'Diyanet İşleri Başkanlığını kaldıracağız' diyor. Ben Diyanet İşleri Başkanlığımızın bastırmış olduğu Kürtçe mealli Kuran-ı Kerim'i gösteriyorum, beyefendi bundan rahatsız oluyor. Ne diyor, 'Diyanet İşleri bundan bir tane bastırdı, onu da Cumhurbaşkanı'na gönderdi.' Eline diline dursun, ilk etapta 10 bin adet bastırıldı. Tüm Güneydoğu'ya, Doğu'ya gönderildi. İşte ortada 'Qur'ana Piroz.'  Burada. Çeşitli dillerde bastırmaya da devam ediyor. Ama bunların Kuran ile ne alakası var. Bir açıklama yapmış, 'ben Kuran'ı babamdan, dedemden öğrendim' diyor. Bizim bu işlere karnımız çok tok.

Eğer sen Kuran'ı babandan, dedenden öğrendiysen o zaman Kuran neyi emrediyorsa onu yaparsın. Çünkü Kuran süs eşyası değildir. 'İnmemiştir Kuran bunu hakkıyla bilin, ne mezarda okunmak ne de fal bakmak için.'

Kardeşlerim bunlara gerekli dersi vereceğinize ben yürekten inanıyorum. Kucağında çocuğuyla, biçare vaziyette bize sığınmış Suriyeli hanım kardeşlerimizi, dizlerinde kalmış son dermanla, gözü yaşlı bir şekilde bize sığınmış ak sakallı ihtiyarı, yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen, hala geleceğine umutla bakan çocukları, zalime teslim edemeyiz. Neymiş? 'Buradan elde ettiği gelirle emeklilere ikramiye verecekmiş.' Bunların sadece gözü kör, kulağı sağır değil, aynı zamanda vicdanları nasır tutmuş. Hesap bilmedikleri gibi, insanlıktan da bihaberler."

Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:

"Siyaset her türlü sapkınlığı savunurken, Diyanet'i ve imam hatipleri kapatma sözü vermek midir? CHP'de, MHP'de diğerleri de Diyanet İşleri Başkanımızın bir araba meselesi oldu ya? Ne yaptılar? Kalkmış bu HDP 'kaynak' diyor. Kaynak neymiş? Mercedes'i satacaklarmış oradan gelen para kaynakmış? Mercedes'in bedeli ne biliyor musunuz? 330 bin lira. Bunlara 5 tane koyun ver kaybedip gelirler. Baktım ki Diyanet İşleri Başkanımıza, o makama gerçekten haksızca saldırıyorlar. Dedim ki ve Diyanet İşleri Başkanımıza dedim ki 'Sayın Başkan, ben makam araçlarımdan, bir tanesini size tahsis edeceğim ve bu, zırhlı bir makam aracı olacak. Benim bindiğim araçlardan, bir tanesini size tahsis ediyorum' dedim.

Şimdi Sayın Bahçeli çıkmış diyor ki 'Diyanet İşleri Başkanı bunu iade etmeli.' Sana mı soracağım? Diyanet İşleri Başkanımızın istifasını istiyor? Neden? Niye rahatsız oldun? İslam'ın hükümlerini açıklamasından mı rahatsız oldun? O makama bu denli hakaret etmek sizin haddinize mi? Dünyada bu tür dini temsil edenlerin oluştuğu merciler ortada, kullandıkları bütün araç gereçler ortada. Bunların düşünebiliyor musunuz, Türkiye'de İslam'ı temsil eden bu yüce makama yaptıkları saldırıya bakın. Biz bu makama leke sürdürtmeyeceğiz."

Mısır'da halkın yüzde 52 oyuyla iş başına gelen Mursi'ye karşı darbe yapıldığına dikkati çeken Erdoğan,  "Bu Sisi onun Milli Savunma bakanıydı. Mursi'nin arkasında da namaza duran biriydi. Darbe yaptı" dedi.

"Sisi'yi cumhurbaşkanı olarak tanımıyorum"

Mursi'nin şimdi de idama mahkum edildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ben diyorum ki benim indimde Mısır'ın cumhurbaşkanı Mursi'dir. Ben Sisi'yi cumhurbaşkanı olarak tanımıyorum. Çünkü Mısır halkını yüzde 52'sinin oyu benim için saygındır. Eğer demokrasiye inanıyorsam bunu söylemem gerekir. Ama çift yüzlü olursam o zaman her numara olur. Şu anda AB maalesef soyut konuşuyor, somut konuşmuyor. Açık, net tavır koymuyorlar. İşte biz bu tavrı bekliyoruz. Dünyadan bunu bekliyoruz. Ama er veya geç hak galip gelecektir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum