Zina Serbest Kaldı, Fuhuş Yüzde 220 Arttı

Zina Serbest Kaldı, Fuhuş Yüzde 220 Arttı
Milli Gazete AK Parti tarafından kaldırılan 'Zina Suçu'nun yol açtığı sorunlarını gündeme getirdi.

Kurulduğu günden bu yana Türkiye’de yüzlerce yasa değişti. Kimisi Anayasanın etrafını dolandı, kimisi alenen Anayasayı deldi. Meclis’te kabul edilen binlerce kanun maddesinin bir çırpıda yasalaştığını da gördük, kişiye özel çıkartılan kanunları da. Fakat hiçbir yasa toplumun milli ve manevi değerlerine onun kadar güçlü bir darbe indirmedi. Hiçbir yasa toplumun en temel yapı taşı olan aile kurumunu bu kadar iğdiş etmedi; ve hiçbir yasa  Allah’ın emirlerine bu kadar açıktan muhalif olmadı. Evet zinanın suç olmaktan çıkarılmasından bahsediyoruz. 13 yıllık AKP iktidarının bu toplumun dibine koyduğu dinamitten. Avrupa Birliği’nin “Müzakereleri başlatmayız” tehdidine boyun eğen ve 26 Eylül 2004’te Meclis’te kabul edilen yasayla zinayı suç kapsamından çıkaran İktidarın nasıl bir yıkıma sebebiyet verdiğine gören gözler, işiten kulaklar şahitlik ediyor.

7 Haziran seçimlerine az bir süre kala meydanlardan din alimi misali vaazlar veren İktidar partisi yöneticilerinin 13 yıllık yönetimleri boyunca altına imza attıkları İslam’a muhalif kanunların başında zina serbestliği geliyor. Cumhuriyet tarihinden bu yana suç kapsamında olan fakat Hükümetin AB sevdası yüzünden 2005 yılında yapılan bir yasa değişikliğiyle suç olmaktan çıkarılan zinanın yol açtığı toplumsal yıkımın faturası son yıllarda şiddetli bir şekilde hissediliyor.

1926’dan beri suçtu ama...

1926 tarihli eski Türk Ceza Kanunu’nun 440. maddesi kadınlar, 441. maddesi de erkekler için zina suçunu düzenliyordu. Türk Ceza Kanunu’nun 440, 441, 442, 443 No’lu zinayı düzenleyen maddeler yeni 2005 yılında çıkarılan yeni yasaya konulmadı. Böylelikle zinaya ilişkin her türlü yaptırım yok sayıldı. Örneğin bir vatandaş polise “Eşim filan evde şu anda beni bir başkası ile aldatıyor, baskına gidelim. Suçüstü halde yakalayalım ben, boşanacağım”  diye başvursa polis “Türk Ceza Yasası’nda böyle bir suç yok. Arama yapamayız.” cevabını veriyor. Zina suç olmadığı için polis hâkimden arama izni alamıyor.

Muhafazakâr Medya Suskun Kaldı

2004 ve 2005 yıllarında gelişen bu süreçte muhafazakâr kimliğiyle tanına gazeteler de suskun kalarak bu karara ortak oldular. Söz konusu muhafazakâr gazetelerin o döneminki manşetleri Avrupa Birliği’nin Türkiye için elzemliliği ile alakalı olurken, zina ile alakalı haberler küçük puntolarla ve iç sayfalarda geçiştirildi. Bu günlerde AKP hükümetine yakınlığı ile bilinen malum medyanın o dönem takındığı tavır, AKP’nin bu suçuna medyanın da iştirak ettiğini ortaya koyuyor.

Medya Ab’ye Çalıştı

Muhafazakâr medya organları bu olaya suskun kalırken, zinanın suç olmasına karşı olan birtakım medya organları ise zinanın suç kapsamına alınmaması için o dönem ellerinden geleni yaptılar. Nitekim bu hususta başarılı da olundu.

AB uyum yasaları çerçevesinde büyük tepkilere rağmen TCK’da yapılan düzenlemeyle zinanın suç olmaktan çıkarılmasının ardından başlayan toplumsal çöküş ürkütücü boyutlara ulaştı. Adalet Bakanlığı verilerine göre 2002-2010 yılları arasında fuhuş suçları yüzde 220, ırza geçme ve çocuklara cinsel taciz suçları yüzde 125 oranında arttı. Fuhuş suçundan 2002 yılında 2669 kişi hakkında dava açıldı. Bu sayı 2007 yılında 4494’e, 2010 yılı sonu itibariyle de 8409’a ulaştı.

O dönem neler söylendi, neler yaşandı?

Yıl 2004… Türkiye hararetli bir şekilde zinanın suç kapsamından çıkarılıp çıkarılmayacağını ve Avrupa Birliği’nin bu konudaki baskısını tartışıyor. Dönemimin Başbakanı Recep Tayip Erdoğan AB’ye esip gürlüyor; “AB içişlerimize karışmasın. Biz nasıl onların içişlerine karışmıyorsak onlarda bu hakkı kendilerinde bulmasın.”

Dönemin Avrupa Birliği Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheguen; “Türkiye geleneksel Türk değerleriyle Avrupa Birliği değerlerini bir araya getirme gücünü ortaya koyabilmeli. Avrupa’nın değerleri tartışılmaz. Üyelik müzakereleri zinanın suç kapsamına alınması durumunda sürdürülemez.”

Zina tartışmalarıyla alevlenen yeni Türk Ceza Kanunu’na AB Komisyonu tehdidi: “TCK 6 Ekim’e kadar geçmezse müzakereler başlamaz.”

Zina konusunda Erdoğan’ı Brüksel’de ikna eden Avrupa Birliği, Türkiye ile üyelik müzakereleri hususunda başka şart koşmadı. Bir sonraki gün gazeteler “Biz Avrupalıyız”, “AB kapısı açıldı”, “Yolumuz açıldı” manşetleri ile yenilgiden zafer çıkarttı.

Ve Türkiye Avrupa’da da manşetlerde… Türkiye’nin zina tavizini vermesini memnuniyetle karşılayan Avrupa basını Türkçe olarak “hoş geldiniz” manşetleri attı.

Boşanmalar Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2004-2014 arasında Türkiye`de 1 milyon 75 bin 765 çift boşandı. Aynı dönemde evlenen çiftlerin sayısı ise  6 milyon 144 bin 124 oldu. 2013 sonu verilerine göre, 2004 yılına kıyasla evlenme oranı yüzde 2,5 azalırken, boşanma oranı yüzde 38 arttı.

AB İçin Aile Kurumu Hançerlendi

Uyguladığı eğitim politikalarıyla gençliği milli ve manevi değerlerden uzak yetiştiren siyasi iktidar, 7 Haziran Genel Seçimleri öncesi oy devşirmek adına her türlü  yola başvuruyor. Eğitim sistemine hiç müdahale etmeyerek gençliği bataklığa sürükleyen iktidarın, ceza kanununda en azından caydırıcılığı olan zinayı suç olmaktan çıkarması toplumda aile yapısının çatırdamasına sebebiyet verdi. Tüm bunlar ise özünde Haçlı ruhu taşıyan Avrupa Birliği için yapıldı.

Zina serbest, dini nikah suç!

AKP’nin aile kurumuna verdiği zarar zina ile sınırlı kalmıyor. Zinanın suç kapsamından çıkarılmasının yanında, kişilerin inanç hassasiyeti göstererek kıydığı dini nikah da “Resmi nikah yapılmadı” gerekçesiyle yıllardır suç sayılıyordu. AKP döneminde uygulamaya sokulan bu olay geçtiğimiz haftalarda Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararla rafa kaldırıldı.

Zina krizini Avrupa Birliği ile görüşmek için Brüksel’e giden Erdoğan daha önceki sert sözlerinin aksine ağız değiştirerek, “TCK’yı 6 Ekimden önce zina maddesi olmaksızın çıkartacağız” diye AB’ye söz verdi. Ardından sordu: “Başka şartınız var mı?” Verheguen cevapladı; “Hayır, başka şart yok.”

Dönemin Adalet Bakanı Cemil Çicek; “Soru aynı soru. Sorun aynı sorun. 15 günden fazladır tartışıyoruz. Zaman her şeyi ortaya çıkaracaktır” dedi. Zaman her şeyi ortaya çıkardı ve Hükümet AB’nin müzakere restine boyun eğdi.

utanc_dosyasinin_bas_sahidi_zina_2.jpg

Milli Gazete

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
21 Yorum