Babanın Tapulu Malı Değil
Anadolu Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen, "Bu memleket HDP’li vekilin babasının tapulu malı değil" dedi.
7 Haziran milletvekili genel seçimlerinde yüzde 13 oy oranıyla barajı aşan HDP'nin Muş Milletvekili seçilen Burcu Çelik Özkan, ilk açıklamasında köy koruyucularını tehdit etti. Özkan, koruyucular için "Bu memleketten defolup gideceksiniz. Bize uzattığınız o keleşi size çevirmesini biz çok iyi biliyoruz" ifadelerini kullandı. HDP'li Özkan'a, Anadolu Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen yaptığı açıklamayla cevap verdi.
HAK ETTİKLERİ CEVABI ALACAKLAR
Hiç kimsenin koruyuculara 'bu memleketten defolup gideceksiniz' demeye hakkı olmadığını vurgulayan Sözen, "Bu memleketler HDPli vekilin babasının tapulu malı değildir. Bu yaşadığımız memleket atalarımızın canlarıyla kanlarıyla bizlere emanet ettiği kutsal topraklardır. Bizler dün olduğu gibi yarın da bu memlekette yaşayacak, kanımızın son damlasına kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bunun aksini iddia edenler hak ettikleri cevabı alacaklardır" dedi.
HALK İKİ YÜZLÜ OLDUKLARINI GÖRECEK
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın meydanlarda barış ve kardeşlik mesajı verdiğini hatırlatan Sözen, "Hani bu ülkede herkes kardeşti ve herkes kardeşçe yaşayacaktı? Hani herkes barış ve huzur içerisinde yaşayacaktı? Sizin barışınız, kardeşliğiniz oyları alıp barajı aşana kadar mıydı? Biz sizin samimiyetinize hiçbir zaman güvenmedik inanmadık ve bundan sonrada inanmayacağız. Halkımızın bunların ikiyüzlü olduğunu görmesi gerekiyor. Bunlar bu şımarıklıkla yarın kendilerine oy vermeyen kendilerinden olmayan diğer parti mensuplarına da defolun gidin buradan diyecek kadar küstah ve alçaktırlar. Bunlar oy alma uğruna kendi yandaşlarını öldürtecek kadar insanlıktan uzaklar" diye konuştu.
DENGELER DEĞİŞTİ
Halkın tamamen korkutulup sindirilip örgütün kucağına teslim edildiğini iddia eden Sözen, “Eskiden her köyde 40-50 koruyucumuz vardı. Bunlar kendilerine gelen tehditleri bertaraf edecek güçteydiler. 55 yaşını doldurup emekli olan korucularımızın artmasıyla beraber her köyde yaşları çoğu 45 üzerinde olan 5 veya 10 korucumuz köylerde kaldı. Bunlar kendilerini koruyacak tehditlere karşı koyacak durumda değiller. Yeni korucu alımı yapılmadığı için bu korucularımız köylerinde sessiz kaldılar. Çözüm süreciyle birlikte elleri kolları tamamen bağlandı. PKK Terör örgütü ve siyasi uzantıları istedikleri şekilde cirit attılar. Bölgedeki bütün dengeler örgütün lehine gelişti. 2012 yılında bitme noktasına gelen örgüt giderek sayısal ve silah teçhizat bakımından oldukça güçlendi" şeklinde konuştu.
DOST GÖRÜNÜMLÜ DÜŞMAN
Bölge halkının psikolojik baskı yüzünden güçlüden yana yer aldığını kaydeden Sözen, "Yoksa bu HDP'nin gerçek gücü değil. Son olarak Sayın Başbakanımıza sesleniyorum; bizler 30 yıldır bölgede ülkemizin ve milletimizin menfaati için canımızla kanımızla mücadele ettik. 1661 şehitle binlerce gazi verdik. Devletimizin lehine olacak her türlü çalışmanın arkasında durduk. Geldiğimiz noktada çözüm süreciyle beraber her şey aleyhimize gelişmeye başladı. Bütün çabalarımıza rağmen bölgedeki gerçekleri size anlatma fırsatı bulamadık. Bizi dinlemediniz bize görmezden geldiniz. Bizimle sizlerin arasına birileri tarafından bilinçli bir şekilde kara perdeler konuldu. Bizleri sizlere yanlış anlattılar. Bunlar dost görünümlü düşmandılar. Lütfen artık aramızdaki bu siyah perdeleri kaldırın. Bölgenin gerçeklerini bizden dinleyin. Çünkü bizim bizden başka dostumuz yoktur. Bölge elden tamamen gitmeden bu yanlış yoldan dönmenizi bekliyoruz" diye konuştu.
HÜKÜMET BİZİ DİNLEMEMİŞTİ
"Geldiğimiz noktada bunlara inanıp çözüm sürecini başlatan ve bunlara bir sürü taviz veren Ak Parti Hükümeti geldiği noktada hata yaptığını anlamış olmalı" diyen Başkan Sözen, şöyle devam etti: "Bizler baştan beri insanlar ölmesin kan akmasın istediğimiz için çözüm sürecine destek verdik. Hükümet çözüm süreciyle kamu güvenliğini bir birinden ayırt edemedi. Hükümetimize 'bölge elden gidiyor' dediğimizde hiçbir zaman bizi dinlemedi. 'Korucular bölgenin sigortasıdır şah damarıdır' dediğimizde hükümet bizleri görmezden geldi. Korucularımız kaderiyle baş başa bırakılmış dediğimizde kimse bizi dinlemedi.”
Vahdet
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.