Zulümden Ancak Bu Şekilde Kurtulabiliriz

Şuurlu Öğretmenler Derneği(ÖĞ-DER) Erzurum Şube Başkanı Abdullah İkinci, Osmanlı’dan sonra İslam Alemi’nin büyük bir dram yaşadığını belirterek, “Müslümanların zulümden kurtulmaları ancak birlik olmaları ile mümkündür” dedi. 

Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine Komünist Çin yönetimi tarafından uygulanan mezalimle ilgili değerlendirmelerde bulunan İkinci, “Osmanlı’nın tarih sahnesinden çekilmesiyle sahipsiz kalan İslam dünyası önce birliğini, sonra bağımsızlığını kaybetmiştir. Osmanlı'dan sonra dünyanın egemenliğini ele alan Amerika ve Avrupa devletleri emperyalist faaliyetlerle dünyada kan ve göz yaşına dayalı bir ortam oluşturmuşlardır” diye konuştu. 

UZAKDOĞU’NUN İSRAİL’İ: ÇİN 

Osmanlı’dan günümüze sürekli dağılarak, parçalanarak, bölünerek gücünü kaybeden İslam aleminin 100 yıldır büyük bir dram yaşadığını kaydeden İkinci, şöyle devam etti: “İşte bu kan ve gözyaşının hakim olduğu yerlerden birisi de 66 yıldır işgali yaşayan Doğu Türkistan’dır. Ortadoğu'da İsrail'in yaptığını Uzakdoğu'da zalim Çin yapmaktadır. Ortadoğu'da bir İsrail varsa, Uzakdoğu'da da bir İsrail var, onun adı da Çin'dir. Ortadoğu'da bir Filistin var, Müslümanlar kan ağlıyor, Uzakdoğu'da da Doğu Türkistan var, Müslümanlar kan ağlıyor.”

BİRLİK OLMALIYIZ 

İkinci şöyle devam etti: “Son yirmi yıldır iyice artan günümüzde de artmaya devam eden zulümlerden Müslümanların kurtulmaları ancak birlik olmaları ile mümkündür. Irk, mezhep, meşrep, parti, tarikat, cemaat ayrılıklarını bir kenara bırakıp birleşmemiz gerekir. Bu birlikteliği sağlamak için önce Türkiye'de  bu birlikteliği sağlamak gerekir. Müslümanlar birleşmeden tek yumruk olmadan zalimler yaptıklarından vazgeçmeyeceklerdir. Müslümanlar batılılar gibi kendi birliklerini, barış güçlerini, natolarını, adalet divanlarını oluşturmadan dünyada kan ve göz yaşı durmayacaktır. Bu birlikteliği oluşturması gerekende 400 sene Dünya'ya adalet dağıtan Osmanlının torunları olarak 60 yıldır Avrupa Birliği kapısında bekletilen Türkiye'dir. D8 Yeniden canlandırılmalı. Yapılabilecekler acilen masaya yatırılmalıdır.”