Ağacı Bile Dışarıdan Alıyoruz

Ağacı Bile Dışarıdan Alıyoruz
Erbakan Hocadan sonra üretim yapılmadı diyen OSTİM Teknik Üniversitesi Kurucu Heyet Üyesi Prof. Dr. Ziya Burhanettin Güvenç: Devlet, Ahmet Efendi Ve Hansı Aynı Görüyor dedi.

Çankaya Üniversitesi eski Rektörü, OSTİM Teknik Üniversitesi Kurucu Heyet Üyesi Prof. Dr. Ziya Burhanettin Güvenç, Sanayicinin durumunun iyi olmadığını belirterek, sanayicinin en çok bürokrasiye takıldığının altını çizdi.  Güvenç, “Devletimiz Ahmet Efendi ve Hans’ı aynı görüyor. Bizim bürokratlar kraldan çok kralcılar. Hemen, önümüzde ‘AB müktesebatı var’ diyor” şeklinde konuştu.

ERBAKAN HOCA’DAN SONRA ÜRETİM YAPILMADI

Cumhuriyet döneminden bu yana Türkiye’de iki tane büyük sanayi hamlesi gerçekleştiğini dile getiren Güvenç, “Sanayi hamlesinin ikincisi Rahmetli Erbakan Hocamız döneminde oldu. O dönem içerisinde kurulan pek çok fabrika Erbakan Hoca’dan sonra kötü yönetim yüzünden zaman içerisinde zarar eder hale geldi ve satıldı. Takım tezgâhlarını üreten bir fabrika vardı Kayseri’de, becerisizlikten zaman içerisinde satıldı. Günümüzde Türkiye’de üretim yapmak zor bir iş. İthalata odaklanmış bir bürokrasimiz var. Rahmetli Erbakan Hoca’dan sonra Türkiye üretmeyi hiç düşünmemiş” dedi.

SANAYİCİ BORÇ İÇİNDE

Sanayicinin borçlu durumda olduğunu vurgulayan Güvenç, devletin yerli üreticiye destek vermesi gerektiğini söyledi. Bürokratların ufak bir sıkıntıda ‘AB müktesebatı var’ dediklerini ifade eden Güvenç, “Sanayicinin hepsi borçlu. En iyi firmalar dahi borçlu durumda. Hastalıklarımızı tespit edip, doğru ilacı kullanmamız gerekir. Batı bu modeli uyguluyor. Bizim artık büyük cep telefonu firmalarına yetişme şansımız yok. Sağlık sektörümüzün yüzde 80’i ithal” dedi.

Gazetemize açıklamalarda bulunan Çankaya Üniversitesi’nin eski Rektörü,  OSTİM Teknik Üniversitesi Kurucu Heyet Üyesi Prof. Dr. Ziya Burhanettin Güvenç, sanayicinin seçim sonrası durumunu ve hükümetten beklentilerini değerlendirdi. Sanayicinin kaybedecek vakti olmadığını, onun için de yeni hükümetin acilen kurulması gerektiğini belirten Güvenç, “Biran önce Hükümetin kurulması gerekir. Sanayici ‘Hükümet kurulsun, firmaların istediği tezgâhları alayım işime bakayım’ diye düşüncesi var. Belirsizlik hem bizimkilerin elini kolunu bağlıyor hem de yabancı yatırımcı gelmiyor” diye konuştu.

SANAYİCİ BÜROKRASİYE TAKILIYOR

Sanayicinin sürekli yatırım yapma planı olduğunu belirten Güvenç, “Sanayici kendini güncellemesi ve yurt dışındaki müşterilerin isteklerini karşılaması için yatırım yapması gerekir. Hükümet kurulmadığı zaman bu süreç ertelenir. Dünya bunu bekleyemez. Bizim ülkemize büyük bir firma geldiği zaman bu süreci beklemez. Anlaşılıyor, konuşuluyor ondan sonra yatırım yapmıyorsun, firmalar gidiyor başka yerlere. Onun için biran önce Hükümetin kurulması gerekir” diye konuştu.  Sanayicinin sürekli bürokrasiye takıldığını kaydeden Güvenç şunları kaydetti: “Sanayicinin hükümetten fazla bir beklentisi yok aslında. Bürokrasimiz yavaş işliyor. Bir bakan tam adapte olana kadar en az bir yıl geçiyor. Geldiği zaman oradaki insanlarla diyalogu zayıf olursa bakanı bile iş yapmaz hale getirirler. Bakanda olsan fark etmez. Sanayicinin hükümetten teşvik dışında fazla beklentisi yok. ‘Bize ağırlık yapmasın yeter’ diyor.  Son on yılda yüzde 7 üretimde düşme var. Kaç hükümet geldi, bu adamların çilesi aynı. Büyük firmalarda Türkiye’ye gelmekten çekiniyor. Biz bir firma ile beraber hızlı tren ihalesine girecektik, yüzde 51 yerliliği kabul ettirdik ama bürokraside takıldık. Ankara’da iş makinesi üreten firmalarımız var, belediye dışarıdan alıyor. Ağacı bile dışarıdan getirtiyoruz. Böyle bir ülke gelişebilir mi?”

BÜROKRAT ‘AB MÜKTESEBATI VAR’ DİYOR

Sanayicinin borçlu durumda olduğunu vurgulayan Güvenç, devletin yerli üreticiye destek vermesi gerektiğini söyledi. Bürokratların ufak bir sıkıntıda ‘AB müktesebatı var’ dediklerini ifade eden Güvenç, “Sanayicinin hepsi borçlu. En iyi firmalar dahi borçlu durumda. Sanayicinin amacı kötü senaryo çizmek değil. Gerçekleri doğru bilmemiz gerekir. Hastalıklarımızı tespit edip, doğru ilacı kullanmamız gerekir. Bunun çözümü de kümelenmeden geçer. Bürokrasi, üniversiteler ve üreticinin birlik olması gerekir. Hepsi aynı hedef için çalışması gerekir. Batı bu modeli uyguluyor. Biz yavaş yavaş giderken, onlar hızlı tren gibi. Bizim artık büyük cep telefonu firmalarına yetişme şansımız yok. Sağlık sektörümüzün yüzde 80’i ithal. Bizim çok çalışmamız gerekir. Devletin aklının kalkınmada yerli üretimde olması gerekir. Devletimiz Ahmet Efendi ve Hansı aynı göremez. Hollanda’da bizim bir firmamız en uygun fiyatı vermesine rağmen, ihaleyi alamıyor. Adamlar işin kendi ülkesine kalması için uğraşıyor. Bizim bürokratlar kraldan çok kralcılar. Hemen önümüzde ‘AB müktesebatı var’ diyor. ‘Offset uygulayın’ diyoruz. ‘Avrupa’yı küstürüyoruz’ diyor bizim bürokratlar. Yunanistan savunma sanayinde bunu yüzde yüz uyguluyor. ‘Sattığın mal kadar, benden mal alacaksın’ diyor” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE’DE OLMASININ HİÇBİR ANLAMI YOK

Mersin’in Akkuyu beldesinde kurulan ve milli sloganları ile algı yönlendirmesi yapılan Akkuyu Nükleer Santral’in Rusya’nın kontrolünde olacağını ifade eden Güvenç,  “20 milyar dolarlık nükleer santral kuruldu Mersin’in Akkuyu beldesinde. Burada yüzde 40 Offset uygulanması gerekir. Bu santralin teknoloji ile olan kısmında, bilgi transferi yapılması gerekir. Şu anda bu nükleer santralin Türkiye’de olmasının hiçbir anlamı yok. Biz parayı verirdik, Rusya’da olurdu daha iyi olurdu. Riski olmazdı hiç olmazsa. Santral tamamen Rusya’nın kontrolünde olacak. Burada olmasının hiçbir anlamı yok. Böyle mantıkla Devlet yönetilmez” değerlendirmesinde bulundu.

TÜRKİYE’DE ERBAKAN HOCADAN SONRA ÜRETİM YAPILMADI

Cumhuriyet döneminden bu yana Türkiye’de iki tane büyük sanayi hamlesi gerçekleştiğini dile getiren Güvenç, “Sanayi hamlesinin ikincisi Rahmetli Erbakan Hocamız döneminde oldu. O dönem içerisinde kurulan pek çok fabrika kötü yönetim yüzünden zaman içerisinde zarar eder hale geldi ve satıldı. Takım tezgâhlarını üreten bir fabrika vardı Kayseri’de, berecisizlikten zaman içerisinde satıldı. Günümüzde Türkiye’de üretim yapmak zor bir iş. İthalata odaklanmış bir bürokrasimiz var. Rahmetli Erbakan hocadan sonra Türkiye üretmeyi hiç düşünmemiş” dedi.

Milli Gazete

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum