Milli Şuur Yoksa Terör Kaçınılmaz

Milli Şuur Yoksa Terör Kaçınılmaz
TERÖR belasının sosyal boyutları sanılandan daha fazla bir önem sahip. Terörü yaygınlaştıran en önemli unsur ise millî şuur kaybı olarak birinci sırada yer alıyor.

Celal Bayar Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu’ndan Doç. Dr. Ali Rıza Gökbunar’ın, Sosyal Bilimler Dergisi için kaleme aldığı makalede, terördeki sosyal boyut anlatıldı. 

SOSYAL ÇARPIKLIKLAR TERÖRÜ BESLİYOR

“Organize Suç ve Terör Örgütleriyle Mücadelede Sivil Silah: Sosyal Destekler” başlıklı makalede, terör ve organize suç örgütleriyle mücadelede klasik güvenlik elemanları ile mücadelenin yanı sıra bu suçların neden olduğu sosyal ortamlarla da mücadele edilmesinin bir gereklilik halini aldığı anlatıldı. Son yıllarda organize suçun oluşumuna yönelik olarak “Sosyal Çarpıklık, Karşılaştırma ve Kültürel Sapma Teorileri”nin geliştirildiği kaydedilen makalede şöyle denildi: “Organize suçların oluşumunda temel unsur; gecekondu bölgelerinde oturan vatandaşların yoksullukları, işsizlik, sosyal eşitsizlik, altkültürlük ve lüks bir yaşam arzusuna kavuşmak için organize suç faaliyetlerine yönelmeleri üzerine kurulmuştur. Ayrıca suçluluğun oluşumunda en önemli faktörlerden birisi de bu bölgelerdeki sosyal hizmetlerin azlığıdır.”

iSTE TERÖRiZMiN ORTAYA CIKMA NEDENLERi

TERÖRİZMİN ortaya çıkmasındaki temel faktörlerin arasında sosyo-ekonomik faktörlerin çok önemli bir etkisi olduğu kaydedilen makalede, şöyle denildi: “Bu faktörler sırasıyla şöyledir: 

MiLLi ŞUURDAKi ZAYIFLAMA: Millî birlik ve beraberlik duyguları zayıflamış toplumlar, terörist eylemler için uygun bir ortam oluştururlar. 

EKONOMİK SEBEPLER: Ekonomik şartların zorluğu, insanları maddî yönden etkilediği gibi psikolojik ve moral yönden de etkiler. Bu nedenle, terörizm toplumdaki dengesiz gelir dağılımından yararlanır.

Etnik, Dilsel ve Dini Çeşitlilik: Etnik, dilsel ve dini çeşitlilik terörist aktivitelerle bağlantılıdır. 

EĞİTİM EKSİKLİĞİ: Bireylerin, toplumun temel değerlerine saygılı ve devlete karşı yükümlülüklerinin bilincinde olmaları gerektiğinin eğitim sürecinde ve aile ortamında tam olarak verilmemesi gibi nedenler terörün fikri ortamının gelişmesinde katkı sağlayıcı faktördür. 

PSİKOLOJİK SEBEPLER: Toplumda azınlık durumunda olduğunu, kendilerine farklı davranıldığını algılayan ya da böyle olduğunu düşünen insanlar başkalarına güven duymazlar. Güvensizlikten kaynaklanan katı, sert, saldırgan içerikli davranış kalıplarını benimserler, bu tip davranış kalıplarına alt kültürlerinden kaynaklanan ortak değerler yüklerler. Bu davranış kalıplarını saygınlık simgesi olarak kabul ederler. Değerlerini, saygınlıklarını korumak için şiddeti eylem biçimi olarak benimserler. 

ULUSLARARASI DENGELERDEKİ DEĞİŞİKLİK VE GELİŞMELER: Ülkenin dış politikasındaki tutarsızlık ve zayıflıkları ile mevcut gelişmeler karşısında yetersiz kalışı, iç politikada malzeme yapılmak suretiyle bilerek veya bilmeyerek terör ortamına katkı sağlanabilmektedir. 

İSTİSMAR EDİLMEYE UYGUN TOPLUMSAL SORUNLARIN VARLIĞI: Ekonomik sıkıntılar, millî gelir dağılımındaki dengesizlikler, yönetimdeki bazı adaletsizlikler, vergi sisteminin gerektiği şekilde işletilememesi gibi toplumsal sorunlar, illegal örgütler için en önemli propaganda malzemesi olmaktadır. Bir ülkede terörün dolaylı olarak terörist grupların oluşmasında ekonomik koşullar temel etmenlerden birisidir. Diğer yandan terörist grupların faaliyetleri, o ülkenin ekonomik yapısı üzerinde önemli derecede olumsuz sonuçlara neden olmaktadır. Öncelikle terör eylemlerinin yaşandığı tüm ülkeler, terörist faaliyetleri engelleyebilmek için büyük miktardaki parasal ve insan kaynaklarını terörle mücadele finansmanında kullanmaları nedeniyle, ülkelerin hem fiziksel hem de beşerî olarak sermaye stokunu azaltmaktadır.”

TERÖRÜ ÖNLEYECEK 7 RECETE

CELAL Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi’ndeki makalede terörün sosyal sermayesinin kesilmesi için yapılması gerekenler de anlatıldı. 

İşte çözüm önerilerinden bazıları: 

 Terör örgütleri ile mücadelede ve terörün kaynaklarını oluşturan unsurlarla güvenlik güçlerinin mücadelesinin silah ve istihbarat elemanları aracılığı ile yapılmasının yanı sıra teröre toplumsal bir sorun olarak bakıp, bu anlayışla çözüm arayışlarına doğru bir yönelim söz konusudur. 

 Bu bağlamda spor klüplerine destek verilmelidir. Yeteneklerine göre öğrenciler kabul edilmeli ve bu öğrencilere asgari ücretin 1/3 burs sağlanmalıdır. 

 Büyük kentlerdeki terörün kaynağı, ekonomik gelir düzeyi düşük gecekondu bölgeleridir. Bu bölgelere yönelik olarak sosyal yardımların artırılması gereklidir. 

 Büyük kentlere göç etmiş fakat uyum sağlayamamış vatandaşlara yönelik olarak kentlerin etrafında kamu arazileri üzerine 1-2 dönüm büyüklüğünde çiftlik tipi oturma alanları oluşturulabilir.

 Semtlerde yoksul kişilere yemek dağıtılması için aşevleri sayısı arttırılmalıdır. Halk Ekmek Fabrikası gibi kâr amacı gütmeyen belediye kuruluşları gecekondu bölgelerinde oluşturulmalıdır. 

 Ucuz ekmeğin yanı sıra belediyeler ucuz meyve ve sebze satacakları işletmeler kurmalıdırlar. Terör ve organize suç örgütlerinin oluşumunda yer alan bazı sorunlarla mücadelede sosyal destekler artırılmalı, bu desteklerin finansmanında ise üçüncü yol tercih edilmelidir. 

 Özellikle belediyeler ve diğer yerel sivil toplum kuruluşları bu konuda önemli bir rol oynamalıdırlar. “

Vahdet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum