Erken Doğumun Nedeni Magnezyum Eksikliği!

Erken Doğumun Nedeni Magnezyum Eksikliği!
Gebelik döneminde vücutta oluşabilecek magnezyum eksikliğinin ne gibi sorunlara yol açabileceğini uzmanlarından öğrendik.

Magnezyum eksikliği erken doğuma neden oluyor!

Magnezyumun
vücudumuz için hayati önem taşıyan 11 mineralden biri (Kalsiyum, fosfor, sodyum, potasyum, demir, çinko, bakır, krom, selenyum ve magnezyum ) hatta en önemlisi olduğunu ifade eden Op. Dr. Ali Öner Erdoğdu, “Vücut kendi başına bu minerali üretemediği için besin yoluyla sürekli alınmak zorundadır. Magnezyum toprakta ve deniz suyunda vardır. Vücudumuzda da sürekli doldurulması gereken magnezyum havuzu vardır. Yani sayısız fonksiyonu olan bu mineralin vücuda sürekli verilmesi gerekir." dedi. 

Yanlış beslenme veya toprakta bu mineralin azalmasının, magnezyumun vücut tarafından yeterince alınmamasına sebep olacağını dile getiren Op. Dr. Erdoğdu, ayrıca kaynatma, kızartma ve buğulama gibi yüksek ısılarda hazırlanan gıdaların magnezyum miktarını azalttığını söyledi. Erişkin bir kadının günde 300 Mg magnezyuma ihtiyaç duyacağını, gebelik ve emzirme gibi durumlarda 450-700 Mg' a kadar yükseleceğini söyleyen Op. Dr. Erdoğdu, "Aşırı diyet ve spor yapanlarda, sigara ve alkol tüketenlerde ihtiyaç artmaktadır. Vücutta bulunan magnezyumun büyük kısmı kemiklerde olsa da asıl fonksiyonu kan ve kas sistemindedir. Magnezyum ihtiyacı normal bir beslenme ile rahatlıkla karşılanır. Özellikle koyu yeşil sebzeler, tahıl ürünleri, balık, badem, fındık, ceviz, soya, soğan, domates, havuç, kereviz, pırasa, gravyer peyniri, hurma, ayçiçeği, kakao, muz, dil balığı ve sert sular magnezyumdan zengindir" diye konuştu.

Gebelikte beslenme önem taşıyor

Magnezyum eksikliğinde anoreksik (iştahsızlık ) bulantı, kusma, letarji, zayıflık, kişilik değişimi, kaslarda kasılma, kramplar görüldüğünü kaydeden Op. Dr. Ali Öner Erdoğdu, şöyle konuştu: “Sonuç olarak magnezyum sinir sisteminin ve kasların gevşemesini sağladığı için Anti-stress olarak da adlandırılır. Gebelikte ise magnezyum eksikliği rahim kasılmalarını artırarak erken doğumlara neden olabildiği gibi anne ve bebeğin sağlığını olumsuz etkiler. Hamileyken magnezyum eksikliği yaşayan anneler bebeğinin de aynı şekilde magnezyum eksikliği ile doğmasına sebep olabilirler. Ayrıca hamileyken bacaklarına ve karınlarına giren ani kramplar ve kasılmalar yine magnezyum eksikliğinden ortaya çıkabilir. Özellikte gebelikte sigara içen anneler risk altındadır. Hamilelik süresince anne adayları bedenen ve ruhen büyük değişikliğe uğrarlar, bu yüzden gebelikte beslenme daha önem kazanır."

Magnezyum kontrolsüz kullanılmamalı

Yukarıda sayılan magnezyum içeren gıdalardan fazlaca tüketilmesine rağmen şikayeti olan gebelerin doktorlarına başvurarak dışarıdan magnezyum içeren preparatlar alması gerekebileceğini dile getiren Op. Dr. Erdoğdu, yinede magnezyumun kontrolsüz kullanılmaması gerektiğinin bir gerçek olduğunu, ihtiyaç dışı kullanımında sağlıklı böbrek fonksiyonları olan gebelerde sıkıntı yaratmasa da vücut serum düzeyi arttığı durumlarda kaslarda parafizi(felç) derin tendon reflexlerinde zayıflama, düşük tansiyon, nefes almada zorluk ve kalp ritminde bozulmalar görülebileceğini, bu yüzden mutlaka doktorun reçete ettiğinde kullanılması gerektiğini vurguladı.

Magnezyum dışında da yeme bozuklukları düşük sosyo ekonomik düzey, yeme bozuklukları, yetersiz ve özel diyet (vejetaryen), sindirim sistemi hastalıkları(Crohn hastalığı) önceki gebeliklerinde merkezi sinir sistemi anomalisi olan bebek hikayesi olanların, çoğul gebeliği olanların vitamin ve mineral desteği almaları gerektiğini söyleyen Op. Dr. Erdoğdu, "Bazı vitamin ve minerallerin yetersiz alımının anne ve bebek için kötü sonuçlar doğurabilir. Özellikle yetersiz E ve C vitamini olduğu durumlarda preeklempsi-eklempsi (gebelik zehirlenmesi) ve düşük doğum ağırlıklı bebek doğurmada suçlanmışlardır, yine de vitamin takviyesinin bu durumları azalttığı ile ilgili yeterli veri yoktur. Bizler yine de tedbirli davranıp E vitamininden zengin bitkisel yağlar, buğday, fındık, ıspanak ve tahıllardan ve C vitamininden zengin narenciye, biber, bezelye, çilek, patates, brokoli ve domatesten diyetimizde yeterince tükettiğimizden emin olmalıyız." dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.