Ahmet Hakan'dan İsmailağa Cemaati Yazısı

Ahmet Hakan'dan İsmailağa Cemaati Yazısı
Hürriyet'in 'medrese kaçkını' yazarı Ahmet Hakan, bugünkü köşesinde İsmailağa Cemaati'ni kaleme aldı. Ahmet Hakan, İsmailağa Cemaati'nin ikiye bölündüğünü iddia etti.

Marifet Derneği’nin Beykoz’da yaptığı Mahmud Efendi Külliyesi’ndeki iki bina kaçak olduğu gerekçesiyle yıkılmıştı. Dernek mensupları yıkıma tepki göstermişti. Bu görüntüler, medyada “İsmailağa Cemaati hükümete tepkili” şeklinde yer almıştı.

Bunun üzerine açıklama yapan İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı, külliyenin Mahmud Ustaosmanoğlu Hazretleri ve cemaatleriyle bir ilgisinin bulunmadığını açıklamıştı. Marifet Derneği'nin İsmailağa Cemaati'ni temsil etmediği kaydedilerek, “Cemaatimiz ve hükümet karşı karşıya getirilmek isteniyor” denilmişti.

Karşı açıklama yapan Marifet Derneği de “Dik duruşumuzdan dolayı cezalandırılıyoruz” iddiasında bulunmuştu.

Külliye tartışması, bugün Hürriyet yazarı Ahmet Hakan’ın köşesinde işlendi. Yazısında İsmailağa Cemaati’nin ikiye bölündüğünü iddia eden Ahmet Hakan, cemaatin bir kanadının hükümetin yanında yer aldığını, bir kanadının ise hükümet karşıtı bir pozisyon aldığını öne sürdü.

Ahmet Hakan’ın “Hükümet, İsmailağa Cemaati'ni gözden mi çıkardı?” başlıklı yazısı şöyle: 

"İSMAİLAĞA Cemaati'ne ait olduğu söylenen "Mahmut Efendi Külliyesi"nin bir bölümü yıkılmış.

Gerekçe?

Kurallara uyulmaması...

İlk bakışta “Vay be! Helal olsun” denilecek bir gelişme.
Çünkü bu olay, ilk bakışta...
-Hükümetin tarikat, cemaat falan hiç takmadan kuralları uyguladığını gösteriyor.
-Oy kaybetmeyi, tepki almayı göze alarak ilke ve prensiplere sahip çıktığını gösteriyor.

Fakat durun bir dakika! 
Meselenin azıcık derinliklerine indiğinizde...
Ortada hiç de öyle “Helal olsun” denilecek bir durum olmadığını görüyorsunuz.

Olay şu:
-İsmailağa Cemaati, resmen ikiye bölünmüş durumda.
-Bir kanat, hükümetin yanında.
-Öbür kanat, hükümete karşı eleştirel bir pozisyonda.
-“Mahmut Efendi Külliyesi”ni yapanlar, hükümete eleştirel yaklaşan kanatta yer alanlar.
-Eleştirenlerin yaptıkları külliyeyi yıkmak, prensibe sahip çıkmak anlamına gelmiyor, 
eleştirel pozisyondakileri cezalandırmak anlamına geliyor.

Bu memlekette kim kurallara aykırı davranıyorsa, kimliğine, ideolojisine, derneğine, cemaatine, tarikatına zerre bakmadan kuralların uygulanacağı günleri görmemiz için...
En az 150 senenin geçmesi gerekiyor.
Ki o günleri sanırım sadece torunlarımızın çocukları falan görecek."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum