Orhan Akalın

Orhan Akalın

Özal suikastı aydınlatılabilecek mi?

Özal suikastı aydınlatılabilecek mi?

Merhum Turgut Özal’a suikast girişiminin üzerinden tam 28 yıl geçti. Suikastla ilgili yıllarca pek çok şehir efsanesi dillendirildi. Siyasi, ideolojik ve ekonomik rövanş maksatlı aslı astarı olmayan suçlamalar; tiraj ve reyting temelli haberler gırla gitti. Ama hiçbir zaman gerçek bilginin kırıntısına dahi ulaşılamadı. Bir kere o suikastın gerçek amacı Özal’ı öldürmek miydi bu tespiti yapmak daha yerinde olur sanırım. Öncelikle kritik öneme sahip, kısa bir hafıza tazelemesi yapalım…

1- Suikastçı Kartal Demirağ bugüne kadar konuşmadı veya konuşamıyor. Anlaşılan konuşamayacak da!

2- Devletin bütün imkanları elinde olan rahmetli Özal, suikast emrinin arkasında hangi güçlerin ya da kimlerin olduğunu tespit etmişti. Kardeşi Korkut Özal ile kendisiyle mezara gitmesi kaydıyla bu özel bilgiyi paylaştı.

3- Mahkemelerce idama mahkûm edilen Kartal Demirağ'ın cezası 27 Ocak 1989'da 20 yıl hapis cezasına çevrildi. Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal ise 4 yıl hapis yatan suikastçısını, 1992 yılında yetkilerini kullanarak afetti!

Peki Özal Demirağ’ı neden affetti, tespit ettiği suikastın arkasındaki gücü niçin açıklamadı?

İşte meselenin bam teli de burada…

1- Turgut Özal suikastın öldürme kastıyla olmadığını çözdü.

2-Suikast öldürme kastı değil, caydırma amacı taşıyordu!

Merhum Özal mesajı almıştı… Mesaj çok açık ve netti: Türkiye asla federasyonlara bölünemez, nerede biteceği belli olmayan maceralara sürüklenemezdi. Musul ve Kerkük ABD’nin uzattığı bir havuçtu. Anglosakson Yahudi ittifakının nihai amacı ise Ortadoğu’da İsrail’e payanda olacak bir Kürt devletini Özal eliyle kurdurtmaktı.

Yani suikastın arkasındaki isim ne aklı ranttan başka bir şeye ermeyen Kemal Horzum idi, ne de bir dış güç.

Talimat içerdendi. Hem de Anadolu’nun kalbinden… Devletin içerisinden... Peki asıl gaye neydi? Şüphesiz Özal’ı durdurmak… Gözü federasyondan başka hiçbir şeyi görmez hale gelen Özal’ın bu şekilde caydırılabileceği düşünülüyordu. Nitekim haklı da çıktılar. Turgut Özal daha fazla ısrarcı olmadı. Suikastı tertip edenlerin asıl niyetini anladı.

Zaten bir süre sonra merhum Özal’ın “Irak’ta bir koyacağız üç alacağız” tezi de fiyaskoyla neticelenecekti. “ABD’nin ipiyle kuyuya inilmeyeceği” gerçeği bütün çıplaklığıyla ortadaydı. Özal çok zeki ve pragmatist bir siyasetçiydi. İçerden ve dışardan gelen taktik hamleleri yerinde ve zamanında müşahede etti. Türkiye böylece uçurumun kenarından dönmüş oldu. Ülke büyük bir kaos ve kardeş kavgasından kurtuldu.

Allah beterinden esirgesin, bu millete ve devlete zeval vermesin…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Orhan Akalın Arşivi