Parsel parsel dosyası kapandı

Parsel parsel dosyası kapandı
Bülent Arınç ile Melih Gökçek'in “parsel parsel” tartışmasında yargı kararını verdi.

Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Melih Gökçek “parsel parsel” tartışmasında yargı kararını verdi. İçişleri Bakanlığı’nın soruşturma izni vermediği dosyada Danıştay’ın da dosyayı kapattığı ortaya çıktı.

Av. Gökçe Bolat, savunmahareketi.org'da yayınlanan "Ankara’nın Parsel Parsel Satışı Hikayesi" başlıklı yazıda yakın bir zaman önce çokça tartışma çıkaran olayın hukuki sürecini anlattı. İlgili yazı şöyle:

"23 Mart 2015 tarihinde o dönem Başbakan Yardımcılığı görevinde bulunan Bülent Arınç, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı için “Ankara’yı parsel parsel satmıştır. Yurt yerleri vermiştir, zengin iş adamlarına okullar yaptırmıştır. İmar planlarında değişiklikler yaptırmıştır. Kanunen vermiş olduğu yerlerin hepsini iptal etme kaygısındadır. Mahkemelerle boğuşmaktadır. Biz hiçbir zaman Ankara’yı veya devletin imkanlarını bu yapı için onların eline, kucağına bırakmadık. Seçimlerden sonra açıklayacağım” açıklamalarında bulunmuştur. Bu açıklama üzerine birkaç gün içinde birtakım kişiler ve meslek odalarınca Melih Gökçek ve ilgililer hakkında görevi kötüye kullanma ve tespit edilecek eylemlerine uyan suçlardan kamu davası açılması talebiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştu."

Bülent Arınç Haziran seçimlerinin ardından basın ve kamuoyu baskısı üzerine açıklayacağım diye beyanatta bulunduğu dosyaları açıklamayıp; 13 Haziran 2015 tarihinde “Ama bu, arsaları verdi verdi verdi, ondan sonra da Tayyip Bey’den zılgıtı yiyince, onları iptal etmeye çalıştı. 8 Haziran’dan sonra ‘yolsuzluk dosyası açıklayacağım’ demedim, ‘bildiklerimi söyleyeceğim’ dedim. Yeni hükümet konuşulurken bizim şahsi bir meselemizi bu kadar gündemde tutmamızın hiçbir faydası yok.” demiştir. Gökçek’in Gülen Cemaati ile ilişkileri konusunda “Evet, ben bunları verdim” dediğini aktaran Arınç, “Yapılan işler hukuka aykırıysa yargı ne yapacaksa yapar. Gazeteler ne yazacaksa yazar. Ama siyasal eleştirilerimin 8 Haziran’dan sonra ne şekilde olacağını bekleyenlere kötü bir haberim var. Bu konuda konuşmama kararı verdim. Kimse bana Melih Gökçek’le ilgili konuyu sormasın, cevap vermek istemiyorum, BirGün Gazetesi yolsuzlukları yazdı” şeklindeki beyanatları ile kendi mecrasında konuyu kapatmıştı.

Hatta 17 Şubat 2016 tarihinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı verdiği özel röportajda röportaj yapan gazetecinin “cemaate verilen parseller… Pişman mısınız” sorusu üzerine “tabii pişmanım” diyerek arkasından konunun içeriği ile ilgisiz açıklamalarda bulunmuş ve yine bu durum kamuoyunda, belediye başkanının Ankara’yı parsel parsel sattığını itiraf ettiği şeklinde yankılanmıştı.

Konunun bu şekliyle kapatılmaya çalışılması konunun şikayetçileri ve takipçileri bakımından şaşırtıcı olmadı. Önemli olan yargıya yansımış bu olay hakkında önce İçişleri Bakanlığı’nın, sonra da yargının ne karar vereceği idi. Büyükşehir Belediye Başkanı aleyhine yapılan suç duyurularında savcılık, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlerinin Yargılanması Hakkında Kanun gereği, kapağını dahi açamadan dosyayı soruşturma izni için İçişleri Bakanlığı’na göndermek zorundaydı. Parsel parsel satış suç duyurusu dosyası için İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliğince soruşturma yapıldı ve 10 Temmuz 2015 tarihinde müşteki vekili olarak ifademe başvuruldu.

Konu hakkında elde olan bilgi ve belgeler sunularak tüm delillerin Bülent Arınç’ta olduğunun defaten beyan edilmesi karşısında Müfettişlik, Bülent Arınç’ın ifadesine dahi başvurmadı. Müfettişlik, nihayetinde bir rapor hazırladı ve İçişleri Bakanlığı bu rapor doğrultusunda soruşturma izni vermedi. Ülkenin siyasi gündemi itibariyle İçişleri Bakanlığının soruşturma izni vermemiş olması da ne yazık ki şaşırtıcı olmadı. Ancak soruşturma izni verilmemesi kararına karşı yapılan itirazın Danıştay 1.Dairesince reddedilmiş olması öncelikle müşteki vekilleri olarak bizleri hayal kırıklığına uğrattı.

Bu konu sadece başkent belediyesi yönetimindeki sorunlara ilişkin olmayıp, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan tüm vatandaşların vicdanlarında, ülke yönetimine ve hukuka olan inançlarının yitirilişinde tarihe geçecek bir dönüm noktası olmuştur. Ülkenin geleceği çocuklarımızın ders kitaplarında, tarih kitaplarında, siyasi tarih kitaplarında yer bulacak “parsel parsel satış” sürecidir. Bu süreç ile dilimizde jargonumuza dahil edilen “parsel parsel satış” dosyası, soruşturma izni verilmemesi kararı ve bu karara yapılan itirazın reddi kararı ile sessiz sedasız kapatılmıştır. Ancak Ankara’nın parsel parsel  satışı dosyasının ülke vicdanındaki yargılaması bitmemiştir, bitmeyecektir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum