Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Feyzioğlu Beştepe'de görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ve beraberindeki heyeti kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı konuşmada, "1970'li yıllarda Almanya'da bu ülke idam cezasını geri getirmeyi tartışmıştır. Halböyleyken FETÖ'nün darbe girişimine, PKK'nın kanlı eylemlerine, DAİŞ'in saldırılarına maruz kalmamıza rağmen bu tartışmaya dahi kabullenemiyorlar. Bunun tartışılmasından daha tabii ne olabilir. Bu kararı verecek olan TBMM'dir. Bu kararı alır mı, almaz mı bilemem. TBMM'nin böyle bir yetkisi yok mu? PKK, DAİŞ terör eylemleri Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde yaşansa idamı da getirirler, kesintisiz OHAL'i bile ilan ederler" dedi.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları; 

Türkiye Barolar Birliği'nin değerli başkanı, yönetim kuru üyeleri, değerli arkadaşlar sizleri sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Milletin evine bu gazi mekana hoş geldiniz. Türkiye Barolar Birliği, FETÖ mensupları tarafından 15 Temmuz'da başlatılan darbe girişimi karşısında demokrasinin yanında yer almıştır. Dayanışma için 15 Temmuz'da savaş uçaklarının saldırılarına maruz kalan, Meclis'i, Gölbaşı'nı ve Külliye'yi ziyaret eden Türkiye Barolar Birliği'ne şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.

"DARBE GECESİ YAŞANANLARI ELEŞTİRENLERİN AMACI..."

15 Temmuz gecesi darbeciler karşısında milletimiz emniyet güçlerimiz ve savcıları, hakimleri ile adalet teşkilatımızı da bulmuşlardır. Soruşturmalar ve tutuklamalar hukuk çerçevesinde içerisinde yürütülmüştür. OHAL Bakanlar Kurulu kararı ile Anayasa'daki prosedüre göre ilan edilmiştir. Anayasa dışında atılmış hiçbir adım yoktur. Darbe gecesi yaşananları eleştirenlerin amacı Türkiye'nin yaşadığı tehlikenin büyüklüğünü gözlerden kaçırmaktır. O gece bir millet ayağa kalkmıştır. Vücudunu kurşunlara, tanklara, bombalara siper etmiştir. 15 yaşından 75 yaşına kadar kadınıyla erkeğiyle siper etmiştir. Öyle zannediyorum ki dünyada da bunun benzeri pek yoktur. 79 milyon tarihi bir sınavı alnının akı ile verdi. Bu millete ancak saygı duyulur. Bu millet alından öpülesi bir millettir. Meydanlara çıkanlar şehadeti, gaziliği biliyordu. En küçük bir pişmanlıkları yoktu. Ziyaretlerimde bunları dinliyorum.

"FETÖ, PKK ve DHKP-C İLE AYNI ANDA MÜCADELE EDİYORUZ"

Türkiye, dünyanın başına musallat olan ne kadar şey varsa hepsini yaşayan tek ülkedir. FETÖ yanında PKK, DHKP-C ile aynı anda mücadele ediyoruz. Bu mücadeleyi tamamen hukuk içinde yapıyoruz. Göçmen meselesi bütün Avrupa'yı adeta tir tir titretiyor. 3 milyona bu millet bakıyor. Bunlar 3-5-10 bin insana bakamıyor. Kişi başı gelirlerine baktığımızda 3 katı imkanlarımıza sahip olanlar kapılarını açmıyorlar. Bu millet başka bir millet. Bu milletin asilliği buradan geliyor. Onlar bu asillikten nasibini almamışlar. Sorsan insan hakları diyorlar.  Uluslararası Af Örgütü açıklama yapıyor, endişe duyduklarını dile getiriyorlar. Önce endişe duyduğunu söyleyeceğine çık gel TBMM'de ne olmuş. Emniyet teşkilatında bombalanma sonucu 53 polisimiz nasıl şehit olmuş. Boğaz Köprüsü'nün üzerinde ve Kuleli'de 39 kişi nasıl şehit edilmiş. Gel bunları gör, yerinde incele ondan sonra açıklamanı yap. Sadece duyduklarına bu tür açıklamalar yaptığında bu tür açıklamalarına saygı duyulmaz. DAEŞ denilen örgüt Fransa ve Belçika'da bir kaç eylem yaptı. Avrupa'nın dengesi bozuldu. İnsan haklarını neredeyse askıya alacaklardı. 

"BUNLAR AVRUPA'DA YAŞANSA İDAMI GETİRİRLER"

1970'li yıllarda Almanya'da bu ülke idam cezasını geri getirmeyi tartışmıştır. Halböyleyken FETÖ'nün darbe girişimine, PKK'nın kanlı eylemlerine, DAİŞ'in saldırılarına maruz kalmamıza rağmen bu tartışmaya dahi kabullenemiyorlar. Bunun tartışılmasından daha tabii ne olabilir. Bu kararı verecek olan TBMM'dir. Bu kararı alır mı, almaz mı bilemem. TBMM'nin böyle bir yetkisi yok mu? PKK, DAİŞ terör eylemleri Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde yaşansa idamı da getirirler, kesintisiz OHAL'i bile ilan ederler. Fransa'da OHAL 9 aydır devam ediyor. Bizde daha 3 ay olmadı tartışması yapılıyor. 

"BATI'DAN GELEN TELEFONLARDA DARBECİLERİN DURUMU MERAK EDİLİYORDU"

Darbe girişiminin üzerinden 1 ay geçti Batılı ülke temsilcileri ülkemizi ziyaret etmedi. Batıdan gelen telefonlarda da darbecilerin durumu merak ediliyordu. Biz gerek FETÖ darbe girişiminin gerek PKK-DAİŞ'in gerçek yüzünü anlatmaya devam edeceğiz. TBB'nin uluslararası kongrede durumu anlatmak istemesine teşekkür ediyorum. Gerekli belgeleri de veririz.