Maarif Vakfı Yurtdışındaki FETÖ okullarını bitirecek!

Maarif Vakfı Yurtdışındaki FETÖ okullarını bitirecek!
FETÖ okullarını tüm dünyada temizlemeye kararlı olan Maarif Vakfı kuruldu.

Türkiye her alanda Fetullahçı Terör Örgütü ile mücadele ediyor. Bu mücadele alanlarından birisi belki de en önemlisi eğitim. Örgüt 40 yıl boyunca eğitime yatırım yaparak TSK'da, yargıda, emniyette ve bürokraside çok güçlendi. Eğitimde FETÖ yapılanması Türkiye sınırları içerisinde çözüldü. Ancak darbeci örgüt, 173 ülkede eğitim faaliyetlerine devam ederek kendisine insan kaynağı yetiştiriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma etkisini gösterdi. Şimdi birçok ülke CIA üssü gibi çalışan bu okulları kapatıyor. Peki bu okulların boşluğunu kim dolduracak? Artık Türkiye'yi eğitim alanında da tüm dünyada temsil edecek bir kurumumuz var; Maarif Vakfı. Maarif Vakfı Başkanı Prof. Birol Akgün ile hedeflerini konuştuk.

İŞİMİZ ZOR AMA GURUR VERİCİ

-Türkiye'yi dünyada temsil eden bir eğitim faaliyetinin startını verdiniz. Zor ama kutsal bir göreve başladınız. Neler hissediyorsunuz?

Omuzlarımıza ağır bir yük bindiğini düşünüyorum. Sefere çıkmış bir asker ruhu bu. Zira yapacağımız işi milletimiz adına yapacağız. Türkiye'mizi tüm dünyada eğitim alanında hakkıyla temsil edebilmek için çok çalışacağız. Yolumuz Pir-i Aziz Hoca Ahmet Yesevi'nin yoludur. Hazırlığımızı yapıp, tıpkı alperenler gibi yola revan olacağız; dünyaya açılacağız. Yoldaki zorlukların farkındayız. Ama iyi bir ekibimiz var. Motivasyonumuz çok yüksek. Güçlü Türkiye'nin eğitim erleri olarak, gönüller kazanmaya gideceğiz. Bize güç veren şey milletimizin duasını ve büyüklerimizin desteğini arkamızda hissetmektir.

TÜM DÜNYAYA BU HİZMETİ GÖTÜRECEĞİZ

-Türkiye Cumhuriyet tarihi boyunca yurtdışı eğitimi ihmal etti. Maarif Vakfı'nın kurulmasıyla bu boşluk doldurulabilecek mi?

Türkiye Maarif Vakfı bir ihtiyaçtan doğdu. Küresel düzlemde güç dengeleri yeniden kuruluyor. Türkiye siyasi ve ekonomik olarak yükselen küresel güçlerden biri. Genç Türkiye cumhuriyeti artık olgunlaştı. Bugün küreselleşme süreci ve artan ulaşım ve iletişim imkanları Anadolu insanının tüm dünya halkları ile sosyal, ekonomik ve kültürel ilişkiler geliştirmesini artık zorunlu kılıyor. Buna halk olarak istekliyiz de. Maarif Vakfı tam da böyle bir tarihsel ve siyasal konjonktürde kuruldu. Kuruluş kanunumuzda da ifade edildiği gibi, amaç insanlığın ortak birikim ve değerlerini esas alarak tüm dünyada örgün ve yaygın eğitim hizmetleri vermek.

BAZI ÜLKELER KAPATMAK İSTİYOR AMA ALTERNATİF BULAMIYORDU

-FETÖ yıllardır yurtdışında Türkiye'nin temsilcisi olarak kendisini tanıttı. Maarif Vakfı FETÖ'nün bu kirli oyununu bozabilecek mi?

Diğer yandan Türkiye FETÖ terör örgütüyle her alanda mücadele ediyor. Bu grubu dünyanın farklı ülkelerinde güçlü kılan nedenlerin başında açtığı eğitim kurumları geliyor. Haksız biçimde kendilerini Türkiye'nin yegane temsilcisi gibi gösterdiler. Devletin gücünü kendi gruplarının çıkarları için kullandılar. Bazı dost ülkeler bunların okullarını kapatmak istiyor ama öğrencileri de mağdur etmek istemiyorlar. Bunun için alternatif geliştirilmesi gerekiyordu. Uzun tartışmalardan sonra Maarif vakfı modeli geliştirildi. Bu nedenle Maarif vakfımız önemli bir boşluğu dolduracaktır. Diğer yandan Maarif vakfı vasıtasıyla aslında Türkiye ilk kez uluslararası alanda eğitim ligine çıkıyor. Bu, Türkiye'deki eğitim sistemini küresel etkileşime de açacaktır.

KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR VAKIFIZ

-Vakfın yasal statüsü nedir? Bir bakanlığa bağlı mısınız?

Maarif Vakfı 6721 sayılı kanun ile kurulan, vakıf tüzel kişiliğini haiz, kamu yararına çalışan bir kurum olarak tasarlanmıştır. Faaliyetlerinde vakıflar kanunu ve medeni hukuk hükümlerine tabiidir. Her türlü bağış ve hibe kabul edebilir, vergiden muaftır. Herhangi bir bakanlığa doğrudan bağlı değildir. Bağımsız bir vakıf olarak kararlarını kendisi alır. Ancak asıl karar organı olan 12 kişilik mütevelli heyetin içinde Milli Eğitim, Dışişleri ve Maliye bakanlığı ile YÖK'ün temsilcileri de bulunmaktadır.

CUMHURBAŞKANIMIZ BİZE BU KONUDA ÖNDERLİK EDİYOR

-Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştünüz. Özetle o görüşmede ne konuşuldu?

Görüşmede Sayın Cumhurbaşkanımız vakıfla ilgili olarak kendi görüş, öneri ve tavsiyelerini ilettiler. Heyet olarak talimatlarını aldık. Özellikle vurguladıkları konular vardı elbette. Bizim önümüze Vakfın dünyadaki BM üyesi 193 ülkeye ulaşması hedefini koydu. Türk bayrağını eğitim alanında siz taşıyacaksınız dedi. Önceliğin gönül coğrafyamız olan Balkanlar, Orta Asya ve Afrika ülkeleri olması gerektiğini söylediler. Başarı için temel unsurun insan gücü olduğunu ve Türkiye'nin bu anlamda genç bir ülke olarak şanslı olduğunu belirttiler. Ayrıca Türkiye'de okuyarak ülkelerine dönen misafir öğrencilerden de faydalanılabileceği konuşuldu. Sizin arkanızda milletiniz ve devletinizin tüm birimleri vardır dedi. Sahadaki TİKA ve Yunus Emre Enstitüsü gibi kurumlarımız ile Dışişleri, Milli Eğitim ve Kültür bakanlıklarının yurt dışı kadrolarının aktif desteğinin sağlanması için talimat vereceğini söylediler. Kısaca bir yandan bizlere vizyon çizip, ödev verirken, diğer yandan da zorluklara karşı cesaret verdiler ve önceliklerimiz konusunda yönlendirmiş oldular.

STRATEJİK ÖNCELİKLERE GÖRE BİR LİSTE BELİRLEDİK

-Eğitim faaliyetlerine hangi ülkelerden başlayacaksınız?

Bu konuda sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları ile başta Dışişleri bakanlığımız olmak üzere ilgili kurumların görüşleri bizim için önem arz ediyor. Ayrıca yurt dışında iş yapan STK'larımızın ve iş adamlarımızın tecrübelerini dinliyoruz. Bazı ülkeler FETÖ ile mücadele çerçevesinde aciliyet arz ediyor. Biz tüm bunları göz önüne alarak kendimize göre bir stratejik öncelikler listesi belirledik.

GÜRCİSTAN'DA HALK FETÖ'DEN KAÇTI ALTERNATİF OKULA VERDİ

-Gürcistan'da bir işadamının yaptırdığı bir okulun Maarif Vakfı'na devredildiğini duyduk. Oradaki süreci anlatır mısınız?

Gürcistan'daki okulu biz değil, doğrudan Milli Eğitim Bakanlığı açtı. Burayı da ileride vakfımıza alabileceğiz. Gürcistan 15 Temmuz sonrasında başka bir ülkede açılan ilk Türk okulu olduğu için önemli bir tecrübeydi. Gelen haberlere göre, daha önce çocuklarını FETÖ okullarına gönderen Türk aileler artık bu yeni eğitim kurumuna göndermeye başlamışlar. Bu bizim için de son derece cesaret verici bir gelişmedir. Demek ki biz Maarif Vakfı olarak özellikle Türklerin yoğun olduğu ülkelerde bu tür alternatifleri artırmalıyız.

FETÖ ARTIK OKUL ADI ALTINDA PARA TOPLAYAMAYACAK

-FETÖ bugüne kadar bir Türk okuluyuz şeklinde propaganda yapıyordu. Maarif Vakfı'nın kurulması FETÖ için ne anlama geliyor?

FETÖ için yurt dışında açılan okullar sadece eğitim imkanı olarak görülmüyordu. Bu yapının ulusal ve uluslararası alanda meşruluk kazanmasına da yardım ediyordu. Yapıya ait iş adamlarının küresel pazarlara açılmasında önemli bir irtibat noktası olarak işlev görüyordu. Türkçe olimpiyatlar düzenleyerek himmet ve bağış toplam fırsatı sağlıyordu. Şimdi bu yapının kurumlarında Türk bayrağı kullanması imkanı artık yok. Büyükelçilikler ilgili ülkeleri uyarıyorlar. Maarif vakfı ise Türk okulun ibaresini kullanabilecektir. Bu, örgüt açısından hem güven kaybıdır hem de moral bozucu bir gelişmedir. Elbette FETÖ tüm bunlara karşı da kendine göre farklı tepkiler gösterecektir. Lakin burada önemli olan şey şudur. Bu zamana kadar yurt dışında devlet onların yanındayken, şimdi karşısındadır. Bunun ne demek olduğu gün geçtikçe daha iyi anlaşılacaktır.

EĞİTİM KADROSU KONUSUNDA SORUNUMUZ YOK

-FETÖ'nün yurtdışı faaliyetleri için kendi insan kaynağını kullanıyordu. Siz yurtdışı eğitim faaliyetlerinde insan kaynağını nereden sağlayacaksınız?

İnsan kaynağı konusunda sorun yaşayacağımızı düşünmüyoruz. Zira her bir ülkede ister FETÖ okulları olsun ister başka yabancı ülke okulları olsun temelde ev sahibi ülkenin mevzuatına tabidir ve büyük ölçüde ana dersler için o ülkenin vatandaşlarını çalıştırır. Ortalama öğretmen kaynağının %80'i yerelden karşılanmaktadır. İdareciler ve bazı seçmeli kültür dersleri için Türkiye'den öğretmen gönderilmektedir. Dlayısıyla biz de Maarif Vakfı olarak bu konuda uluslararası alanda eğitim sektöründeki standartlara ve trendlere uyarak iş yapacağız. Ayrıca halen Türkiye'de üniversite düzeyinde 100 bin civarında yabancı öğrencimiz eğitim görmektedir. YÖK, yurt dışı Türkler başkanlığı ile ilgili bazı STK'lar ile görüşüp bir envanter çalışması yapmaya başlayacağız. Ayrıca 28 Şubat sürecinde yurt dışında okumak zorunda kalan pek çok Türk kökenli yetişmiş insanımız var.

AMACIMIZ HER OKULUN KENDİNİ FİNANSE EDEBİLMESİ

-Okullardan ücret alınacak mı?

Biz bir vakıfız ama açılan her okulun tüm giderlerinin tamamen bizim tarafımızdan karşılanması düşünülmemelidir. Fetö okulları pek çok ülkede en çok ücret alan okullardandır. Türklerin yoğun olduğu bazı yerlerdeki okullarda cüzi bir ücret alınabilir. Ama kaliteyi korumak istiyorsanız belli bir ücret almak zorundasınız. Amacımız şudur: Açılan her bir okul, kuruluşu tamamlandıktan sonra mümkünse kendi kendini finanse edebilmelidir. Bu amaçla öğrenci ücretleri kadar bağışlar gibi diğer kaynakların da düşünülmesi lazımdır. Kalite ve sürdürülebilirlik önceliğimiz olacaktır.

HİÇBİR YASADIŞI ÖRGÜT DEVLETTEN BÜYÜK DEĞİLDİR!

FETÖ, Maarif Vakfı'nın yurtdışı faaliyetlerinde engelleyici olacağını düşünüyor musunuz? Bu konuda ne tür tedbirler alıyorsunuz?

Elbette, FETÖ alternatiflerini boğmak için elinden geleni yapacaktır. Bundan hiç şüphemiz yoktur. Lakin 15 temmuz sonrasında bu yapıyı dünyaya anlatmak nispeten daha kolaydır. Bizim diplomasimiz ile birlikte Maarif Vakfı Türkiye'nin doğru biçimde tanıtılması ve temsiline çalışacaktır. Biz şuna inanıyoruz. Bir devlet her zaman bir örgütten daha büyüktür. Kapsını çalacağımız devletler zamanla Türkiye'yi ve bizi daha iyi anlayacaklardır. Bize düşen işimizi doğru yapmak ve sahada başarı örneklerini artırmaktır. Elimizi güçlendirecek olan şey başarılı güzel örneklerdir. Bunun bilinciyle hareket edeceğiz inşallah.

 

SABAH

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.