Öğretmenin umudu yok!

Öğretmenin umudu yok!
Eğitim sisteminin yapboza döndüğü Türkiye’de, eğitimin sorunları yetmezmiş gibi bir de öğretmenlerin atama çilesi yaşanıyor.

Türkiye’de atanamayan öğretmenlerin çilesi bitmek bilmiyor. Bekleyen öğretmen sayısı 438 bin 134’e yükselmesine rağmen, Milli Eğitim Bakanlığı 20 bin 127 sözleşmeli öğretmen atama kararı aldı. 2016 yılını baz alarak hazırlanan YÖK istatistiklerine göre, öğretmen olabilmek amacıyla 228 bin 279 öğrenci eğitim fakültelerinde dirsek çürütüyor.
 
İlahiyat ve fen edebiyat fakültelerindeki 653 bin 899 lisans öğrencisinin de öğretmen olmayı düşündükleri öngörülerek yapılan hesaplamada, atama bekleyen öğretmenler ve öğretmen adayları ile beraber yaklaşık olarak 1 milyon 92 bin 33 öğretmen, ilerleyen yıllarda öğrencilerine kavuşmak için atama bekleyecek. 
 

Hem maddi hem de manevi sıkıntı yaşıyorlar

Milli Eğitim Bakanlığı’nın dikiş tutmayan sistemi, öğretmen adaylarının adeta kâbusu haline geldi. Öğretmenlik eğitimi alıp atanamadıkları için ailelerinin yanında işsiz olarak hayatlarını sürdüren, inşaat işçiliğinden garsonluğa kadar çeşitli işler peşinde koşan öğretmenler bulunuyor. Adaylar, hem maddi hem de manevi yönden sıkıntı yaşıyor. Bu da öğretmen adaylarını intiharın eşiğine götürüyor. 2006 yılından bugüne 42 öğretmen bunalım sonucu intihar etti.
 
Eğitim sisteminin yapboza döndüğü Türkiye’de, atanamayan öğretmenlerin çilesi bitmek bilmiyor. Bekleyen öğretmen sayısı 438 bin 134’e yükseldi. Bu sayıya rağmen, Milli Eğitim Bakanlığı, 20 bin 127 gibi düşük sayıda sözleşmeli öğretmen atama kararı aldı. Haziran ayında gerçekleşecek atamalarda, 3 bin 570 sınıf öğretmeni, 2 bin 193 İngilizce öğretmeni, 2 bin 143 din dersi öğretmeni göreve başlayacak. Atamalarda öncelik, öğretmen açığının en fazla olduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da olacak. Atanan öğretmenler sözleşme gereği 6 yıl boyunca tayin talebinde bulunamayacak. 2016 yılında 33 binden fazla öğretmenin görevine, FETÖ soruşturması kapsamında son verilmişti.
 

EĞİTİM PLANLAMASI YOK!

ÖĞDER Genel Başkanı Hamdi Sürücü: “Türkiye’de maalesef eğitim planlaması diye bir şey yok. Sırf üniversiteye gitsin diye öğretmen olan gençler var. 400 binden fazla öğretmen var, atamayı bekleyen. Fakat bununla birlikte 100 bin de öğretmen açığımız var. Ciddi bir eğitim planlaması yaparak bekleyen öğretmen adaylarını 3-4 sene içinde atayabilirsiniz.”
 
Öğretmen atamalarının çözümüne ilişkin önemli tespitlerde bulunan ÖĞDER Genel Başkanı Hamdi Sürücü, “Türkiye’de maalesef eğitim planlaması diye bir şey yok. Sırf üniversiteye gitsin diye öğretmen olan gençler var. 400 binden fazla öğretmen var, atamayı bekleyen. Fakat bununla birlikte 100 bin de öğretmen açığımız var. Eğer bu sorunu çözmek istiyorlarsa hemen bu sene açığı kapatmalılar. Onun dışında 30 bin dolayında da emekliye ayrılacak öğretmen var. Zaten bu sene sorunun yarısı çözülüyor. Ciddi bir eğitim planlaması yaparak bekleyen öğretmen adaylarını 3-4 sene içinde atayabilirsiniz. Fakat bunun için eğitim fakültelerini kapatmaya da gerek yok. Sadece atamalar normale dönene kadar, birkaç sene kontenjanlar düşürülür o kadar. Eğer eğitim fakülteleri kapatılırsa bu sefer 5 sene sonra da öğretmen aramaya başlarız. Bu sıkıntılar yüzünden öğretmenlik artık para için yapılan bir meslek haline geldi. Öğretmenlik insan yetiştiren ulvi bir meslektir. Bizim atama problemleri dışında kaliteli öğretmen problemimiz de var. Bu sorunları halletmeden geleceğimizi kurtaramayız” dedi.
 

İSTİHDAMA YÖNELİK EĞİTİM SİSTEMİ

Anadolu Gençlik Derneği Eğitim Birim Başkanı Abdulvahap Mete: “Atanamayan öğretmenler her yıl artarak devam ediyor. Bu yığılmanın sebebi ise yanlış giden eğitim politikası ve sistemidir. Atanamayan öğretmenler hem psikolojik, hem ailevi hem de maddi bir bunalım içerisinde kalıyor. Çözüm, küçük yaştan itibaren öğrencinin ‘oku, memur ol’ şeklinde değil de ülkemizdeki iş gruplarına göre yönlendirilmesidir.”

Anadolu Gençlik Derneği Eğitim Birim Başkanı Abdul Vahap Mete ise, “Atanamayan öğretmenler her yıl artarak devam ediyor. Bu yığılmanın sebebi ise yanlış giden eğitim politikası ve sistemidir. Yaklaşık 25 milyon öğrencisi olan bir ülkeyiz, sorunun asıl başından itibaren alacak olursak eğitimin küçük yaştan itibaren para kazanılacak bir kapı olarak gördürülmesidir. Bu da her alanda ve meslek gruplarında özellikle öğretmenlikte, kadroların dolu olması ve git gide açık kapanması için şişiriliyor. Öte yandan atanamayan öğretenler ise hem psikolojik, hem ailevi, emde maddi bir bunalım içerisinde kalıyor. Bu da zaman zaman istemediğimiz olaylarla karşılaşabiliyor.  Çözüm ise küçük yaştan itibaren öğrenciler kabiliyetine göre yönlendirilmeli… Yani oku memur ol şeklinde değil de ülkemizdeki iş gruplarına göre yönlendirilmelidir. Milli Görüş’ün dediği üzere bu durumu yamalı sisteme bağlı değil, istihdama yönelik eğitim sistemi ancak çözer” şeklinde konuştu.
 

ADAYLAR MUTSUZLUĞA UĞRUYOR

Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli: “Öncelikle atamalarda, ihtiyacın üstünde verilen mezunlardan dolayı bu sorunlar ortaya çıkmaktadır. Amaç ve hedefine ulaşamayan adaylar mutsuzluğa uğruyor. İntiharın eşiğine gelen adayları detaylı olarak incelemek gerekiyor. Sorunun çözümü basit, ihtiyaca göre planlama yapılıp bu durumları ortadan kaldırmak.”
 

İHTİYACA GÖRE PLANLAMA YAPILMALI

Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli de, “Öncelikle atamalarda, ihtiyacın üstünde verilen mezunlardan dolayı bu sorunlar ortaya çıkmaktadır. İntiharın eşiğine gelen adayların aslında detaylı olarak incelemek gerekiyor. Bu da amaç ve hedefine ulaşamayan adayı mutsuzluğa sevke ediyor. Sorunun çözümü basit, ihtiyaca göre planlama yapılıp bu durumları ortadan kaldırmak. Özellikle intihar eden, adayların son andaki yaşadıkları ruhsal durumu ve ailevi, maddi durumlarda göz önünde bulundurulmalıdır” ifadelerini kullandı.
 

42 ÖĞRETMEN ADAYI İNTİHAR ETTİ

Öğretmenlik eğitimi alıp atanamadıkları için ya ailelerinin yanında işsiz olarak hayatlarına devam eden ya da inşaat işçiliğinden garsonluğa kadar çeşitli işler peşinde koşan atanamayan öğretmenler, yıllardır seslerini duyurmaya çalışıyor. Ancak çaresi bir türlü bulunamıyor. Atanamayan öğretmenlerin sayısı her geçen gün artarken, öğretmen adaylar ciddi psikolojik sorunlar yaşayıp intiharın eşiğine geliyor. Rakamlara göre, 2006 yılından bugüne 42 öğretmen atanamadığı için bunalım sonucu intihar etti.
 
* Sinop’taki evinde av tüfeğiyle intihar eden 35 yaşındaki işsiz kimya öğretmeni Gamze Filiz Arslan, Türkiye’nin yıllardır çözemediği atanamayan öğretmenler sorununu bir kez daha ve çok acı bir biçimde gündeme taşımıştı. Gamze Filiz Arslan 2002’de Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Kimya Bölümü’nden mezun olmuş ancak atama hayali yıllardır gerçekleşmemişti. 2013 yılında girdiği KPSS’den 57.33,682 puan aldı. İlk tercihi Güneydoğu ve Doğu illeriydi. Ancak buna rağmen atanamadı. 
 
* Aydın’ın Kuyucak ilçesinde, beden eğitimi öğretmeni 33 yaşındaki Alim Koç, ataması yapılmadığı için bunalıma girmiş ve canına kıymıştı.
 
* Bursa’nın Gemlik İlçesi’nde oturan 26 yaşındaki Esra Temur evde bulunan ruhsatsız tabanca ile başına bir el ateş ederek yaşamına son vermişti. Olay yerinde ölen Esra Temur’un, girdiği KPSS’de atamasının yapılmayışı nedeniyle bunalıma girdiği belirtildi.
 
* Coğrafya öğretmenliği mezunu Elif İşler KPSS’de 5. kez başarısız olup atanamayınca intihar etmişti.
 

1 MİLYON 92 BİN 33 ÖĞRETMEN ATAMA BEKLEYECEK

2016 yılını baz alarak hazırlanan YÖK’ün istatistiklerine göre, öğretmen olabilmek amacıyla 228 bin 279 öğrenci eğitim fakültelerinde dirsek çürütüyor. Ayrıca ilahiyat ve fen edebiyat fakültelerindeki 653 bin 899 lisans öğrencisinin de öğretmen olmayı düşündükleri ön görülerek yapılan hesaplamada, atama bekleyen öğretmenler ve öğretmen adayları ile beraber yaklaşık olarak 1 milyon 92 bin 33 öğretmen, ilerleyen yıllarda öğrencilerine kavuşmak için atama bekleyecek.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.