Ermenistan’ın ilk başbakanından tehcir itirafı: Olayların sebebi biziz

Ermenistan’ın ilk başbakanından tehcir itirafı: Olayların sebebi biziz
Ermenistan’ın ilk başbakanı Kaçaznuni’nin 1915 Ermeni tehciriyle ilgili bomba itiraflarda bulunduğu ortaya çıktı.

Ermenistan’ın ilk başbakanı Kaçaznuni, “Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin milli mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. Tehcir doğruydu ve gerekliydi” itirafında bulunduğu yıllar sonra gün yüzüne çıktı.
 
1915 Ermeni Tehciri’yle ilgili olarak başka ülkemizde malum çevrelerce dillendirilen “soykırım”ın nasıl büyük bir yalan olduğu bizzat Ermeni raporlarında açıkça görülüyor.

Ermenistan’ın ilk başbakanı Ovanes Kaçaznuni’nin 1923 yılında Bükreş’te “Taşnak Partisi” toplantısına sunduğu raporda, 1915 Ermeni Tehciri ile ilgili olarak bomba itiraflarda bulunduğu ortaya çıktı.

2-083.gifErmenistan’ın ilk Başkanı Kaçaznuni o raporunda “Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin milli mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı” diyor.

Alper Aksoy, enpolitik.com’da yayınlanan “ERMENİ TEHCİRİ ve KERVAN 1915 FİLMİ” başlıklı yazısında, Ermenistan’ın ilk Başbakanı Ovanes Kaçaznuni’nin o raporunda yazılanları şöyle aktardı:

“Ermenileri bu hazin sona getiren süreci en net özetleyen kişi Ermenistan’ın ilk başbakanı Ovanes Kaçaznuni’dir. 1923 yılında Bükreş’te “Taşnak Partisi” toplantısına sunduğu rapordan aktaralım:

“Türklere karşı ayaklandık, savaştık bile. Artık hepimiz Türklerin düşmanı olan İtilaf Devletlerinin kampındaydık. “Türkiye’den denizden denize Ermenistan” talep etmekteydik. İtilaf devletlerinin ordularını Türkiye’ye göndermeleri ve hakimiyetimizi temin etmeleri için  çağrılar yaptık. Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük. Artık, Türklere ne gibi bir güven telkin edebiliriz ki? Sonra kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin milli mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. Sevr Antlaşması gözümüzü kör etmişti. İsyanımızın temelinde İtilaf devletlerinin bize vaat ettiği büyük Ermenistan hayali vardı. Ama biz hiçbir zaman devlet olamadık. Türkiye Ermenistan’ı diye bir devletin hayalden öte olmadığı gerçeğini göremedik. Aklımız dumanlanmıştı. Biz kendi isteklerimizi başkalarına mal edip sorumsuz kişilerin sözlerine büyük önem vererek, kendimize yaptığımız hipnozun etkisiyle, gerçekleri anlayamadık ve hayallere kapıldık. 1915 ‘de Türkiye Ermenileri zorunlu bir tehcire tâbi tutuldu. Türkler ne yaptıklarını biliyorlardı ve bugün pişmanlık duymalarını gerektirecek bir husus bulunmamaktadır. Siyasal açıdan olgunlaşmamış ve dengesiz insanlara özgü bir şaşkınlık içinde, bir uçtan diğerine savrulmaktaydık. Kaderden şikâyet etmek ve felaketlerimizin sebeplerini kendi dışımızda aramak acıklı bir durumdur. Bu bizim (hastalıklı) milli psikolojimizin karakteristik bir özelliğidir.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.