ÇEV’den itiraf: Kiliseden yardım alıyoruz!

ÇEV’den itiraf: Kiliseden yardım alıyoruz!
Ergenekon operasyonundan önce ABD'ye kaçtığı ortaya çıkan Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV) Başkanı Gülseven Yaşer, kartel televizyonunda çıktığı canlı yayında vakfa Dünya Kiliseler Birliği’nden bağış aldıklarını itiraf etti.

İŞTE BİR ÖĞRENCİNİN AĞZINDAN ÇYDD-KARMA EVLER, CUMA NAMAZI, İNCİL

Ergenekon operasyonunun 12. dalgasından önce ABD’ye gittiği ortaya çıkan ÇEV Başkanı Gülseven Yaşer, ABD’nin başkenti Washington’da Aydın Doğan’ın televizyonu CNN Türk’e konuştu. Gülseven Yaşer, operasyondan kaçmadığını, tedavi için ABD’ye geldiğini, iyileşir iyileşmez Türkiye’ye döneceğini ileri sürdü.
Ergenekon soruşturması kapsamında, hakkında gözaltı kararı bulunan Yaşer, Dünya Kiliseler Birliği’nden para yardımı aldıklarını itiraf etti. Ancak Yaşer bu yardımın birçok kuruluşa verilen deprem yardımı olduğunu iddia etti. ÇEV Başkanı Yaşer, tedavi gördüğü hastanenin ismini, hatta hastanenin bulunduğu eyaleti bile söylemedi. Yaşer bu gerekçesini ‘gazeteciler tarafından rahatsız edilmemek’ olarak açıkladı.

Ergenekon’daki iddialarla ilgili kendisine komplo kurulduğunu ileri süren Yaşer’in anlattıklarına program sunucusundan ilginç bir tepki geldi. Cüneyt Özdemir, Yaşer’in anlattıklarını “Hollywood filmlerine” benzetti.
Ergenekon iddianamesinde geçen mailde ismi bulunan Mesut Hayri Canöz’ün sorulması üzerine Yaşer, Canöz’ün içlerine sızan bir polis olduğunu söyleyerek Canöz’le ilgili ilginç iddialarda bulundu. Gülseven Yaşer, Canöz ile ilgili şunları söyledi: “Kendisi polis. O zaman komiser yardımcısıydı ve terör şubesinde çalışıyordu. Benim İstanbul Emniyeti’ndeki toplantımdan sonra 68’ler Vakfı Başkanı Haşmet Atahan’la bize geldi. ‘Fethullah Hoca Türkiye’ye hakim oldu. Ben Alevi’yim ve kahroluyorum. Sizi toplantıda gördüm. Ne olur beni deşifre etmeyin. Çocuğum, ailem var. Ben size içeriden yardım etmek istiyorum’ dedi. Geldi, güvenimizi kazandı. Bir yıl da vakıfla beraber çalıştı. Bu komiser yardımcısı içimize girdikten sonra bütün telefonlarımız dinlenmeye başlandı. Ben kimlerle telefonda konuşuyorum hepsini saptamış. Ne Kemal Yavuz Paşa’nın ne Tuncer Kılınç Paşa’nın ne de Fevzi Paşa’nın bunlarla asla ilgisi yok. Fakat sonradan Fethullah Gülen davasının Ankara DGM’deki karar aşamasında, vakıfta gizli çekim yapmış. Benim seslerimi montajlayıp mahkeme başkanına verdiler. Ve ‘Gülen masumdur, bütün bu olayı Yaşer ve arkadaşları planlamıştır’ dediler.”

Yaşer’in bu anlattıkları karşısında şaşkınlığını gizlemeyen Özdemir, “Tam bir Hollywood filmi anlatıyorsunuz, normal şartlarda suç duyurusunda bulunmanız gerekiyor. Bu kişi hakkında suç duyurusunda bulundunuz mu?” diye sordu. Yaşer bu soruya net bir cevap vermeyerek başka konuya geçti. Yaşer’in konuyu geçiştirmesi, sözlerinin ne kadar inandırıcı olduğunu ortaya koydu.

VAKİT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.