TBMM’ye acil çağrı!

TBMM’ye acil çağrı!
Türkiye'nin önde gelen Anayasa Profesörlerinden Mustafa Kamalak, hükümete ve TBMM'ye çağrıda bulundu. Kamalak, kapsamı dar ama etki gücü yüksek bir mini anayasa değişikliğinin en öncelikli ve acil konu olduğunu belirterek, TBMM'nin tarihi bir sorumlulukla

Türkiye'nin önde gelen Anayasa Profesörlerinden Mustafa Kamalak, TBMM'nin yeni bir vesayet girişimine maruz kalmaması için antidemokratik uygulamalara yol açan kanun maddelerinin küçük bir paket haline getirilerek acilen değiştirilmesi çağrısında bulundu. Yener Dönmez'e konuşan Kamalak, “TBMM gerekirse tatili erteleyerek bu hayati değişikliği vakit kaybetmeden yapmak durumundadır. Aksi halde kimseye kızmaya hakları olmaz” dedi.

“MİNİ ANAYASA PAKETİ HAZIRLANSIN VE REFERANDUMA SUNULSUN”
Profesör Kamalak, anayasada değiştirilmesi gereken öncelikli maddelerin belli olduğunu ve bu maddeler çerçevesinde mini bir anayasa değişiklik paketi hazırlanması gerektiğini söyledi. Ülkenin yeni bir 367 ve parti kapatma kriziyle karşı karşıya kalmaması için öncelikli konularda yapılacak bir anayasa değişiklik paketinin Cumhurbaşkanı tarafından referanduma götürülerek gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. Kamalak, “Bu değişikliğe destek verenlerin yanında iptal ettirmek için Anayasa Mahkemesi’ne götürmek isteyen partiler de çıkabilir. Bunun önüne geçmek için yasa değişikliklerinin Cumhurbaşkanı tarafından referanduma götürülmesi ve halkın oylarıyla bu hayati değişikliklerin gerçekleştirilmesi sağlanabilir” diye konuştu.

“ANAYASA MAHKEMESİ’NİN YAPISI DEĞİŞTİRİLMELİ”
Kamalak, Meclis’in hazırlayacağı anayasa değişikliği paketinde ön plana çıkan üç beş madde olduğunu dile getirerek, “Bunların başında Meclis iradesini yok sayan Anayasa Mahkemesi’nin yapısının değiştirilmesi geliyor” dedi. Kamalak, Anayasa Mahkemesi’nin yapısının değiştirilmesiyle ilgili şu önerilerde bulundu: “Mahkeme iki daire halinde oluşturulmalıdır. Dairenin birisi kanunlar dairesi, diğeri de insan hakları dairesi olmalıdır. Bu iki dairenin birleşmesiyle de temyiz dairesi oluşturulmalıdır. Mahkemenin yedek üyelik yapısı kaldırılmalıdır. Üye sayısı artırılmalı, TBMM'nin de AYM dairelerine üye seçebilmesi sağlanmalıdır. 

“TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN ÖNÜ AÇILMALIDIR”
Kamalak, ülkenin en önemli ve acil ihtiyaçlarından birinin de temel hak ve özgürlüklerin önündeki engellerin kaldırılması olduğunu belirterek, Meclis’in hazırlayacağı mini anayasa paketinde bu konunun da çözüme kavuşturulması gerektiğini dile getirdi. “Daha önce düğümdü, şimdi iyice kördüğüm haline getirildi” diyen Kamalak şunları söyledi: “Başörtüsü yasağından tutun da üniversitelere girişte uygulanan katsayı adaletsizliğine varıncaya kadar temel hak ve özgürlükler noktasında antidemoratik yasaklar var. Yasalara dayanmadığı halde keyfi bir şekilde sürdürülen ve ülkenin kanayan yarası haline getirilen temel hak ve özgürlüklerin yasaklanması da bu yeni düzenlemeyle ortadan kaldırılmalıdır.

“CANI İSTEDİKÇE PARTİ KAPATILMASI ÖNLENMELİDİR”
Profesör Kamalak, Türkiye'nin parti kapatma davaları nedeniyle yasakçı ve antidemokratik bir ülke görünümü sergilediğini dile getirerek, “Bu kadar çok partinin kapatıldığı bir ülkede, demokratik ve ileri bir yönetim anlayışından söz etmek zordur” dedi. Kamalak, parti kapatma davalarının demokratik ve özgürlükçü bir anlayışla yeniden düzenlenerek zorlaştırılması ve canı isteyen herkesin parti kapatma davası açmasının önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. Kamalak şöyle devam etti: “Anayasada belirtilen 'odak olma' gibi tanımlamaların daha net ifadelerle somutlaştırılması ve siyasi parti kapatma davalarının daha ciddi ve somut delillere dayandırılması sağlanmalıdır.

“YAŞ VE HSYK KARARLARI YARGIYA AÇILMALIDIR”
Demokratik sistemlerde yargılanamayan kişi ve yargıya açık olmayan kurum olamayacağını dile getiren Kamalak, “Yargıya kapalı mekanizmalar suiistimallere ve hukuk dışı bazı uygulamalara neden olur. Her kim ve hangi kurum olursa olsun; tüm uygulamalar yargı denetimine açık ve şeffaf olmalıdır. Hukukun üstünlüğünü ve üstün bir hukuk devletini oluşturmak istiyorsak; YAŞ, HSYK ve buna benzer yargıya kapalı karar mekanizmalarının yargıya açılması lazım. TBMM'nin hazırlayacağı mini anayasa paketinde bu konu da yer almalıdır” şeklinde konuştu.

“AYM'NİN İPTAL ETME İHTİMALİNE KARŞI REFERANDUM DEVREYE SOKULMALIDIR”
Kamalak, Meclis'in temel hak ve özgürlükler konusunda 411 oyla aldığı değişiklik kararını yetkisini aşarak iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin yasama organının kanun yapma yetkisini ipotek altına aldığını hatırlatarak, “AYM'nin bu kararıyla birlikte Meclis’in 'yasa yapma' iradesi sınırlandırılmıştır. Şimdi hazırlanacak bu mini anayasa paketinin de AYM'ye götürülmesi halinde iptal edilebileceği şüphesi oluşmuştur. TBMM'nin gerçekleştireceği bu anayasa değişiklik paketi, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilme ihtimaline karşı Cumhurbaşkanı tarafından referanduma götürülmelidir. Kapsamlı ve tamamen yeni bir anayasa hazırlama sürecinin uzun zaman alacağı düşünüldüğünde, en azından bu değişiklikler yapılarak TBMM iradesine karşı çeşitli vesayet girişimlerinin önü kesilmiş olur. Çünkü antidemokratik her girişim ülkemize zaman ve enerji kaybettirmekte, demokrasimize ciddi zararlar vermektedir.”

“MECLİS TARİHİ BİR SORUMLULUK ALTINDADIR”
Profesör Kamalak, bazı çevrelerin sivil bir anayasa hazırlığından hiç hazzetmediğini vurgulayarak, bu çevrelerin yeni anayasa yapılmaması için ellerinden geleni yaptıklarını ve yapım sürecini uzatmak için çabaladıklarını söyledi. Anayasanın bu haliyle antidemokratik girişimlere her an müsait bir yapıda olduğunu da dile getiren Kamalak, “Anayasanın vesayet girişimlerine fırsat veren açıkları kapatılmadığı sürece, TBMM'nin iradesi her zaman baskı altında olacaktır” dedi. Kamalak, TBMM'nin tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya bulunduğunu vurgulayarak, “Eğer bu çok acil ve öncelikli değişiklikler şu an yapılmazsa; ilerde oluşabilecek birtakım antidemokratik girişimlerden bu Meclis sorumlu olacaktır. Kimse bu ihtimali uzak görmemelidir. Sonuçta, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşadığımız 367 krizi ve özgürlükler konusundaki Meclis düzenlemesinin iptali en acı örnekler olarak önümüzde durmaktadır. Gerekirse TBMM tatil sürecini ertelemeli ve bu konuyu yeni yasama dönemine bırakmadan halletmelidir” şeklinde uyarılarda bulundu.

İşte Prof. Kamalak'tan mini anayasa paketiyle ilgili hükümete ve TBMM'ye öneriler:

1- Anayasa Mahkemesi’nin yapısı mutlaka değiştirilmeli.
2- Parti kapatma davaları daha somut delillere dayandırılarak zorlaştırılmalı.
3- Temel hak ve özgürlüklerin yasalarda olmamasına rağmen yasaklanmasının önüne geçilmeli.
4- YAŞ, HSYK ve buna benzer kurumların kararları yargıya açılmalı. 
5- Anayasa Mahkemesi'nin iptal etme ihtimaline karşı değişiklikler Cumhurbaşkanı tarafından referanduma götürülmeli.

Yener Dönmez'e konuşan Kamalak, antidemokratik uygulamalarla Meclis iradesine ipotek konulduğunu belirterek, “Meclis iradesine karşı konulmak istenen sınırlama ve engellemeleri ortadan kaldıracak acil bir anayasa değişikliğine ihtiyaç var. TBMM gerekirse izin yapmadan bu mini anayasa değişikliğini gerçekleştirmek durumundadır” diye konuştu.

TBMM tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya
Ülkenin çok önemli bir süreçten geçtiğini belirten Kamalak, bu süreçte TBMM'nin tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya bulunduğunu söyledi. Genel seçimler yaklaştıkça bazı çevrelerin milli iradeyi engellemek için antidemokratik girişimlere başvurabileceğini dile getiren Kamalak, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde millete yaşatılan 367 krizi bu anayasaya dayanılarak çıkarıldı. Ve yine TBMM tarafından hazırlanan temel hak ve özgürlükler konusundaki düzenleme yine bu anayasaya dayanılarak iptal edildi. İktidar partisine karşı açılan kapatma davası da önümüzde çok taze ve acı bir örnek olarak duruyor. Tüm bunlar ortadayken, Meclis’in iradesi ipotek altına alınmışken bu krizlere gerekçe gösterilen yasa maddelerinin en acil tarafından değiştirilmesi gerekiyor. TBMM iradesinin bu hayati konuyu bir saniye bile geciktirmemesi gerekiyor. Bu uyarılara kulak vermezlerse; yarın doğabilecek birtakım krizlerden kimseyi sorumlu tutamazlar” dedi.

İSMAİL UĞUR/HASAN TOSUN / VAKİT 


HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.