Bizim Minyeli Abdullahımız: Melek Rabia

Bizim Minyeli Abdullahımız: Melek Rabia
Kırıkkale'de 'Melek Rabia' olarak bilinen ve elleri olmayan Rabia Acar (30), ayakları ile ördüklerini satarak elde ettiği kazançtan öğrencilere burs veriyor.

O DÜNYANIN EN MUTLU İNSANI-FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

Hekimoğlu İsmail'in kült romanı Minyeli Abdullah'ı bilmeyen yoktur. Mısırlı bir hamal kazandıklarıyla öğrencileri okutur. Kırıkkaleli Rabia Acar da bizim Minyeli Abdullahımız. O da öğrencileri okutuyor. Hem de bakın ne haldeyken...

Kırıkkale'de 'Melek Rabia' olarak bilinen ve elleri olmayan Rabia Acar (30), ayakları ile ördüklerini satarak elde ettiği kazançtan öğrencilere burs veriyor. 

Ablası Meryem Yüksel ile birlikte oturan Rabia Acar, lisede ve üniversitede okuyan öğrencilere verdiği burslar sayesinde dünyanın en mutlu insanı olduğunu söyledi.

Aylık yaklaşık 300 lira burs veren Acar, ödemeyi geciktirdiği zaman çocukların zor duruma düştüğü hissine kapılıp uykularının kaçtığını belirterek, "Satamayınca ne yapacağım diye kendi kendime düşünmeye başlıyorum. Ben 300 lirayı veremeyince çocuklar mağdur olacak diye, uykularım kaçmaya başlıyor. Bu sırada çevrede bulunan bir insan gelerek, açık kalan parayı şahsıma yardım olsun diye getiriyor. Bende bir kuruşuna dokunmadan öğrencilere gönderiyorum ve kalbime huzur doluyor." diye konuştu.

Acar, boş zamanlarında ise mahallesinde bulunan kadınlara Kur'an-ı Kerim öğretiyor, ev işlerine yardımcı oluyor. Bahçede yetiştirdiği sebze ve meyveleri büyüterek evin ihtiyaçlarını karşılıyor.

Ayağı ile şal, kazak, atkı, patik, yemi kenarı ve buna benzer giyecek malzemeleri ördüğünü açıklayan Rabia Acar, giyecekleri örerken hiç zorlanmadığını, öğrencilere katkı sağladığını düşününce mutlu olduğunu ifade etti.

Ellerinin doğuştan olmadığını açıklayan Acar, "Hiçbir zaman özürlü olmaktan şikayetçi olmadım ve mutsuzluk duymadım. Allah (C.C) beni böyle yarattı. Benim daha fazla ibadet etmem ve çevreme daha fazla yardımcı olmam için bu şekilde doğduğumu düşünüyorum." dedi.

Acar, şunları söyledi: "Allah'ın nasip ettiği her günü insanlara bir faydam dokunsun diye geçiriyorum. Bazen çok zorlanıyorum ama yılmıyorum. Allah beni ayakta tutuyor. Son nefesime kadar Allah rızası için çalışacağım. Çünkü burs verdiğim çocuklar, dinini, vatanını ve milletini seven, bayrağına bağlı, Türkiye'nin geleceğini oluşturacak insanlar."

Yardım ve hizmet deyince Rabia'nın bütün dertlerini unuttuğunu açıklayan ablası Meryem Yüksel ise, "Evde en büyük yardımcım Rabia'dır. Evin içini temizler. Bulaşık yıkar ve bahçede sebze yetiştirir. Her gün işlerini çabucak bitirerek, elişi yapmaya başlar. Gece geç saatlere kadar yatmak nedir bilmez. Yaptığı elbiseleri satınca yüzünde güller acar. Öğrencilere paralarını verirken, ondan daha mutlu bir insan göremezsiniz." şeklinde konuştu.

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.