Fındık kalbe iyi geliyor

Prof. Dr. örem, uzun zamandır fındık üzerinde çalışmalar yaptıklarını ve bu çalışmalar sonucunda birçok bilimsel veri elde ettiklerini belirtti. Fındığın yanında ceviz, badem ve fıstık gibi ürünleri de incelediklerini ifade eden örem, fındık ya da genellikle bu ürünün yerine yenilen ceviz, badem ve fıstığın, tüketim şekli kadar tüketilecek miktarının da önemli olduğunu vurgu yaptı. ören, şunları söyledi: "Bu ürünler, aparatif olarak öğle ve akşam yemeklerinden 1.5- 2 saat önce alınmalı ve akşam yemeklerinden sonra mümkünse alınmamalı. Günlük miktar ise yaklaşık 40-50 gram olmalı. Aşırı tüketilirse kilo aldırabilir."

Bu ürünlerde kalbi koruyucu moleküllerin de bulunduğuna işaret eden Dr. örem, şu bilgileri aktardı: "ürünlerin yapılarındaki tekli ve çoklu doymamış yağ asitleri kan kolesterol ve trigliseritlerini düşürmekte, iyi kolesterolü (HDL) artırmaktadır, kötü kolesterol taşıyıcısı olan LDL'yi azaltmakta ve onun damar duvarında birikecek şeklinin oluşmasını önlemektedir. Steroller dediğimiz bitkisel kolesterol benzeri moleküller, kolesterolün bağırsaktan emilimini azaltmaktadır, böylece kan kolesterol düzeyi düşmektedir. Bol lif içeriği nedeniyle hem kan kolesterol düzeyleri düşmekte, hem de şeker hastalığına yatkınlık azaltılmaktadır. Yapıdaki yüksek E vitamini, vücudun günlük ihtiyacını karşılamakta ve yağları ve hücreleri korumaktadır. Yüksek arginin amino asidinden damarı gevşeten bir molekül (nitrik oksit) sentezleyerek, damar yapısı korunmaktadır. Ayrıca yapıda bol bulunan kalsiyum, magnezyum, potasyum, folik asit ve diğer eser elementler, vücutta birçok faydalı etkilere neden olmaktadır."