Yazılarımı takip eden değerli okuyucularım satır aralarındaki bazı isimlere aşinadır.. 0 isimler aynen kıymetli okurlarım gibi benim dostlarımdır.. Arkadaşlarımdır.. Kardeşim kadar yakın diyebileceğim insanlardır..
Sayıları oldukça fazladır.. Hele bir tanesi var ki bugünkü yazımda işte ondan bahsetmek istiyorum..
Kıymetli kardeşim, aziz hemşerim, Ayhan Bölükbaşı..
Ayhan Bölükbaşı kardeşimi 10 yıla yakın bir zamandan beri tanırım.. Anne baba duasının yanı sıra pek çok İstanbullunun da gönlünü kazanmış bir beyefendi insandır..
Babası rahmetli Hafız Zikrullah Bölükbaşı 1954 yılında Üsküp yakınlarında adeta cennetten bir köşe olan “Güreler” köyünden İstanbul’a göç etmiştir.. Hafız Zikrullah Bölükbaşı, Esenler ilçesine yerleşmiş ve esas mesleği olan oto tamirciliğiyle iştigal etmiş ve de bu mesleği evlatları 0sman, Adnan ve Ayhan’a da öğretmiş bir Müslüman Balkan insanıdır.. Zikrullah amcanın bir diğer özelliği de hayır hasenad işlerinde hep ön saflarda bulunması ve Esenler’de ne kadar camii varsa hepsinde hizmeti olmasıdır..
Allah rahmet eylesin Hafız Zikrullah amcaya ve tüm ölmüşlerimize..
Zikrullah amcanın vilayeti olan o Üsküp ki, sırtını dayadığı Vodna dağıyla, Bursa ve Uludağ’ın fotokopisi olan bir güzel şehirdir.. Üsküp’ün has evladı, büyük şairlerimizden Yahya Kemal Beyatlı, bir zamanlar bizim dedelerimizin de yaşadığı Gostivar’a yakın bir yer olan Üsküp için vaktiyle bakın neler yazmış;
“Üsküp ki Yıldırım Bayezid Han diyârıdır/.. Evlâd-ı fâtihâna onun yâdigârıdır/.. Firûze kubbelerle bizim şehrimizdi o/.. Yalnız bizimdi, çehre ve rûhuyla bizdi o/.. Üsküp ki Şar dağında devamıydı Bursa'nın/..
Bir lâle bahçesiydi dökülmüş temiz kanın/.. Üç şanlı harbin arşa asılmış silahları/.. Parlardı yaşlı gözlere bayram sabahları/.. Ben girmeden hayatı şafaklandıran çağa/.. Bir sonbaharda annemi gömdük o toprağa/..” diye devam eder ünlü şair!..
Üsküp’e şimdilik noktayı koyalım ve satırlarımıza devam edelim.. Hafız Zikrullah Bölükbaşı’nın 3 numaralı oğlu Ayhan Bey, Esenler ve Güngören ilçelerinde belediye başkan yardımcılığı, belediye meclis üyeliği yapmış ve son olarak da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı bulunan Spor A.Ş’nin 7.5 yıl Genel Müdürlüğü görevinde bulunmuş bir kardeşimiz.. Ayrıca 15 yıl Türkiye liglerinde hakemlik yapmış, halen de federasyon temsilciliği yapan, kibarlığıyla, zerafetiyle, her kılıktaki, her pozisyondaki insanla hemhal olan, hemen herkesin tanıdığı ve de sevdiği bir kişi.. 7’den 70’e muhabbetinin olmadığı kimse yok!..
Ayhan Bölükbaşı Spor AŞ Genel Müdürü görevindeyken AK Parti’den 2002’de milletvekili adayı olmuştu.. Teamül yoklamasında birinci seçildiği halde listenin sonlarında yer bulmuştu.. Ancak yılmamıştı.. Önceki belediye seçimlerinde de Küçükçekmece’den aday adayı olmuş, ama nedense aday gösterilmemişti..
Bu defa yeniden İstanbul’dan aday adaylığı gündeme geldiğinde, “hakkında hayırlısı olsun Ayhan’cığım” demiştim.. Ve eklemiştim; “bu defa inşallah olacak!..” İçime öyle doğmuştu çünkü.. Ve kulağıma gelenler de Bölükbaşı açısından pozitif haberlerdi..
Ancak adaylar açıklandığında bir de baktım ki Bölükbaşı yine kulvar dışında!..
Neyse, hakkında hayırlısı olsun, demekten başka çare yok!.. Demekki Ayhan Bölükbaşı’yla uğraşan, onun yaptığı hizmetleri yukarıya ters yüz gösteren, birisi ya da birileri var.. Kimdir bunlar?.. Bilemem!.. Ama bir sıkıntının olduğu aşikar!.. Allah fitne ve dedikodu taifesini ıslah etsin!.. Diyecek başka şey yok..
Halbuki Başbakan Tayyip Erdoğan da Ayhan Beyi iyi tanır.. Hem de eski tanır.. Ama top kale önüne geldiği halde nedense gol olmuyor..
Netice itibariyle, dostluğundan ve kardeşliğinden keyif aldığım Ayhan Bölükbaşı bana göre her görevi layıkıyla yapabilecek evsaftadır..
Dünyevi payeler verilmiş veya verilmemiş.. Belediye başkanı olmuş ya da olmamış.. Milletvekili yapılmış ya da yapılmamış, hiç önemli değil..
Üstad Necip Fazıl’ın dediği gibi; “sonunda ne rütbe var, ne de mal..”
Gerisi boş!..
Şimdi bu yazıyı okuyan ve de Ayhan Beyi sevmeyen bazı insanlar çıkıp; “Sami Özey de Ayhan Bölükbaşı’yı amma övüyor” diyebilir!.. Eğer böyleleri varsa onlara şu sözleri söyleyebilirim;
16 yıllık gazeteciliğimin yanı sıra 20 yıla yakın da İstanbul Merkez Meyve ve Sebze Hali’nde ekmeğimi kovaladım.. 0 çatının altında, lirayı yirmibeşe kaptırmamak için mücadele verdim.. İyileri dost edindim.. Kötüleri pas geçtim..
Kısacası, maldan da insandan da iyi anlarım!..
Ayhan Bölükbaşı kardeşim, aynen başlıkta belirttiğim söz gibidir.
Hz. Allah(cc) yar ve yardımcısı olsun..
¥
KOCAELİ’DE KEYİFLİ BİR CUMARTESİ..
MÜSİAD Genel Merkez Hizmet Sektör Kurulu, Kocaeli’nde “Hizmet Sektöründe Yaşanan Sıkıntılar ve Çözüm Önerileri” başlıklı bir panel düzenledi..
Hizmet Sektör Kurulu Başkanı Sabri Öz’ün daveti samimiydi.. Durum böyle olunca bize de icabet etmek düştü..
MÜSİAD 3. Dönem Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat, Makine ve 0tomotiv Sektör Kurulu Başkanı Necmettin Öztürk, Türkiye Gazetesi Genel Yayın Müdürü Nuh Albayrak ve Yeni Şafak’tan Yılmaz Yıldız’la birlikte Cumartesi günü Kocaeli’ne gittik..
Kocaeli MÜSİAD’ın yeni seçilen başkanı Zihni Yılmaz, eski başkan İbrahim Ergin, yönetim kurulu üyeleri Necdet Kozan, İbrahim Yenice, Ahmet Ekşi, Celal Ayvaz, Engin Yener, İzzet Tanrıkulu, Şakir Satır, Bursa şube başkanı Cemil Tekin, Sakarya şube başkanı Necati Atalay, Gebze şube başkanı Adnan Kurt, Gebze Belediye Meclis Üyesi Adayı Ahmet Demir, Elazığ’ın yiğit evladı Abdullah Yanık ve rahmetli Prof. Dr. Sabahattin Zaim Hocamın yadigarı Yrd. Doç. Dr. Halil Zaim’le ve daha pek çok dostla birlikte olduk..
Dr. Ömer Bolat, Prof. Dr. Nurullah Genç ve Ümit Yaşar Atalay panelin konuşmacılarıydılar.. Önemli meselelere parmak basıldı ve özellikle de “global kriz” masaya yatırıldı.. Kocaeli Valisi Gökhan Sözer, Belediye Başkan Vekili İlyas Şeker ve protokoldeki diğer zevatla birlikte hayırlı bir faaliyet daha ifa edildi..
MÜSİAD’ın “hizmet” demek olduğunu bilmem izaha gerek var mı?..
Bence yok!..
Hiçbir zaman da olmaz zaten..
Allah(cc) MÜSİAD’lı kardeşlerimizin yollarını açık etsin..
Kocaeli MÜSİAD’a nazik ev sahipliklerinden dolayı sevgilerimi sunuyorum..