M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

S.O.S S.O.S çok acele

S.O.S S.O.S çok acele

ÂCİLEN yapılması gereken işler:

1. Türkiye'deki Sünnî Müslümanlarla Alevî Müslümanlar arasında barış, uzlaşma, kardeşlik ilan edilecek; Sünnîler Sünnî Alevîler Alevî kalacak ama birbirlerine asla düşmanlık yapmayacaklar, kendilerini kullanmak isteyen kâfirlere ve münafıklara âlet olmayacaklar, üzerinde yaşadıkları geminin batmasına yol açacak beyinsizce davranışlardan uzak duracaklar.

2. Sünnîler ile Şiîler de birbirleri ile barış ve uzlaşma içinde olacak; İslâm kardeşliğini bozacak şeyler yapmayacak. Vaktiyle Nadir Şah'ın yaptığı gibi bir yumuşamaya gidilecek. İran'da Şiîlik hakim faktör olarak kalacak, Türkiye'de Sünnîlik...İhtilâflı, tartışmalı konular ciddî ulemâ dışında, başkaları tarafından gündeme getirilmeyecek, mıncıklanmayacak.

3. Türkiye'de Sünnîleri ilgilendiren din işleri ve hizmetleri reformcu ve Ankara Ekolü mensubu bid'atçi ilâhiyatçılar ve şarkiyatçılar tarafından değil, icazetli Ehl-i Sünnet ulemâsı tarafından yürütülecek.

4. Dinde reform, Ehl-i Sünneti kaldırıp yerine Fazlurrahman mezhebini getirmek, Kur'ân'ı ve Sünneti Avrupa Birliği standartlarına uydurmak, hadîsleri bu maksatla ayıklamak, light ve ılımlı bir İslâm oluşturmak, İslâm'ı evcilleştirmek, ilahî İslâm dinini beşerî feminizm ideolojisine göre yeniden tanzim etmek gibi sapıklıklara derhal son verilecek.

5. Diyanet'e geniş özgürlük ve özerklik verilecek; Diyanet İşleri Başkanı'nın ve Diyanet kurmay heyetinin icazetli Ehl-i Sünnet ulemâsından olması sağlanacak. Siyasî iktidarlar Diyanet'e karışamayacak, Diyanet'i parmaklarında oynatamayacak.

6. Alevî kardeşlerimiz ve vatandaşlarımız için özerk ve özgür bir "Alevî Din İşleri Başkanlığı" kurulacak; Alevîliğin ve Alevîlerin âlet ve istismar edilmesine imkân ve fırsat verilmeyecek.

7. Özel medreseler açılmasına izin verilecek, devlet bunları adalet, eşitlik ve insan hakları prensipleri ışığında kontrol edecek; bu okullar İngiltere'deki Eton Koleji ayarında eğitim verecek, hem İslâm'ı iyi bilen, hem de çağı yakalamış medenî Müslüman hocalar yetiştirecek.

8.Din sömürüsünü, mukaddesat bezirgânlığını önlemek için bütün tedbirler alınacak. Madalyonun bir tarafında olanca ve alabildiğine din ve inanç hürriyeti, öbür tarafında sömürüyü önleyecek bütün etik, hukukî ve bilgice denetim ve önleme sistemi. Sömürüyü önlerken insan hakları, din hürriyeti asla ihlâl edilmeyecek ve kısıtlanmayacak.

9.Müslüman kanaat önderlerine düşen büyük vazife; Türkiye'deki İslâmî hizmet ve faaliyetleri, dâvet ve tebliğ çalışmalarını bedevî kültür ve zihniyetin pençesinden kurtarıp medenî zihniyete teslim etmek için olağan üstü gayret sarf edilecek.

10. Türkiye'deki İslâm hizmetleri ve din faaliyetleri IQ'su 100'ün altında olan; kültürü, ahlâk ve karakteri, estetik ve sanat boyutu yetersiz bulunan ehliyetsiz ve liyakatsiz kimselerin elinden alınacak, bilgiler Müslümanların eline verilecek.

11. Müslümanların maddî imkânları; çok güçlü, çok vasıflı, çok etkili İslâm hizmetkârları yetiştirmeye yöneltilecek. Bu iş için plan ve programlar yapılacak, çare ve çözümler aranacak ve derhal işe koyulacak. (Benim şahsî görüşüme göre, çok yetenekli, çok cevherli bir İslâm gencini yetiştirmek için, iyi bir plan ve program ile on senede en az beş milyon dolar harcanması gerekir. Ayda 100 liralık sadaka burslarla köy olmaz kasaba olmaz... Beş milyon dolar iyi ve etkili bir plan ve program ile ve ehliyetli idareci ve hocaların sıkı kontrolünde harcanmazsa boşa gider, yine işe yaramaz.)

12. Müslüman halka Ümmet şuuru (bilinci) aşılanacak, cemaat ve hizip fanatizmi, militanlığı ve asabiyeti ile mücadele edilecek.

13. Türkiye'yi bir tarikatin, bir cemaatin, bir dinî grubun eline geçirmesine engel olunacak, çeşitlilik kabul edilerek İslâm Birliği sağlanacak.

14. İslâmî hareketin, İslâmî hizmet ve faaliyetlerin Kur'ân'a, Sünnete, icmâ-i ümmete, cumhur-i ulemâ yoluna, Sevad-ı Azam ve Selef-i Sâlihîn İslâmlığına, Şeriat-ı garra-i Ahmediyyeye uygun olması için gereken bütün tedbirler alınacak.

15. Dinî yayınlara sansür ve kontrol getirilmeyecek ama dine hizmet perdesi altında yapılan bozuk ve sapık yayınlar ilim kurullarınca tedkik ve tenkit edilip Müslüman halk uyarılacak.

HARAMKAZANÇLAR

KUR'ÂN, Sünnet, icmâ-i ümmet delilleriyle kesin şekilde yasak, haram, büyük günah (kebîre)olan kazançlar ve servetler nelerdir?

1. Hırsızlık yoluyla elde edilenler.

2. Her türlü riba yoluyla elde edilenler.

3. Beytülmal-i müslimîni soyarak, hortumlayarak elde edilenler.

4. Halkın zekâtlarını, sadakalarını, hayır hasenat paralarını zimmetine geçirerek elde edilenler.

5. Saçı bitmedik yetimlerin haklarını gasb ederek toplananlar.

6. İhalelere fesat karıştırılarak elde edilenler.

7. Hukuka ve etiğe uymayan komisyonlar alarak...

8. İhtikâr yoluyla elde edilenler.

9. Kasıtlı yüksek ve müzmin enflasyonla bütün bir ülkeyi, bütün bir halkı, bütün bir devleti soyarak elde edilenler.

10. İçki üretimi, satışı, dağıtımı ile elde edilenler.

11. Kumarla elde edilenler.

12. Çeşitli spekülasyonlarla elde edilenler.

13. Yalana, aldatmaya, hileye dayalı kazançlarla elde edilenler.

14. İmara ve yapılaşmaya kapalı bir araziyi ucuza kapıp, sonra bin dalavere ile bunu imar ve yapılaşmaya açarak çok kısa zamanda on mislinden yüz misline kadar kârla satarak elde edilen servetler.

15. Dinen, ahlâken, kanunen yasak olan uyuşturucu kaçakçılığı ile elde edilen servetler.

16. Kadın satarak, fuhuş ve müstehcenlik ticareti yaparak elde edilen servetler.

17. Zalimleri, fasıkları, facirleri, haram yiyicileri pohpohlayarak, onlara yağcılık ve yalakalık yaparak, onları alkışlayıp haram caizeler kopartarak elde edilenler.

Listeyi uzatmayalım. Yüce dinimiz, Yüce Kur'ânımız, Yüce Şeriatımız helâli ve haramı çok açık şekilde beyan etmiştir. Haram servetler ateştir. Sahiplerine ne bu dünyada, ne ahirette uğur getirir, şeref kazandırır.

Müslüman böyle haram servetlere asla talip olmaz, istemez.

Haram servet sahiplerine asla gıbta etmez, özenmez.

Helâl parayla pişirilmiş bir tas çorba, üzerinde elli çeşit lüks ve lezzetli haram yemek bulunan sofradan bin kere, milyon kere hayırlıdır.

Müslüman kardeşlerime haddim olmayarak hatırlatıyorum:

Haram kazançlardan uzak durunuz...

Haramla zengin olmuş kimselere sakın gıbta etmeyiniz.

Haramdan yana olmayınız, harama karşı olunuz.

Bir ülkede haram yeme yaygın hale gelirse o ülke batar.

Yüzde üç beş nisbetinde haram yeniyormuş... Bu oran batırmaz. Yüzde elli, belki daha fazla oranında haram yeniyor. İşte bu batma sebebidir.

Haram servetler azgınlıklara yol açar.

Azgınlıklar batırır

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi