Mahir Kaynak

Mahir Kaynak

Rüyalar gerçek olsa

Rüyalar gerçek olsa

Gördüğünüz bir rüya mantıklıysa onu gerçekte yaşanmış sayabilirsiniz. Düşünceleriniz mantıklı değilse onun bir rüyadan farkı yoktur. Mesela insanları bir arada tutan ne kadar neden varsa onları birbirinden ayıran hatta düşman yapan o kadar sebep yaratabilirsiniz. Bunların hangisinin gerçek olduğunu ayıracak tek kriter vardır. O da gerekçelerin günün şartlarına ve akla uygun olup olmamasıdır. Kendi halkında hiç kimsenin birbirine benzemediği ABD, Irak’ta mezhebe ve soya dayalı bir yönetim kurmuş ve milyonu aşan Iraklı birbirini öldürmüştür.

Gerçekte dünyada iki türlü insan vardır: Biri kitleleri hipnotize ederek uyutan, diğeri kulaklarına fısıldanan şeyleri rüyasında görüp gerçek zannedenler. Herkesin tornadan çıkmışçasına birbirine benzediği bir yerde düşünceleri ayrıştırır ve insanları birbirinin katili yapabilirsiniz.

Türkiye’de gerçek sayılan rüyalar sınırsızdır ve bu rüyaların çoğu kabusa dönüşür. Geçmişte Kürtler gerçek sorunlarını rüyalarında gördükleri bir yolla çözmek istediler. Bağımsız bir devlet kuracaklardı. Bu düşünce her yönüyle yanlıştı. Bağımsızlık çoğu zaman bir aldatmacadan ibaretti ve sadece egemen güç değişirdi. Egemen gücün bir parçası olunan yerden ayrılıp bağımsız olmak gerçekte köleleşmek demekti. Kaldı ki onu bu yola sürükleyenlerin Kürtlerle ilgili bir projesi yoktu. Asıl hedef Türkiye ve onun günün şartlarına uymayan ideolojisini değiştirmekti. Bu amaçlarına ulaşınca bağımsız Kürt devleti sözü de rafa kalktı. Şimdi ne yapılmak istendiğini irdeleyelim.

Bir düşünce kuruluşu Kuzey Irak’taki Kürt yönetiminin Türkiye ile bütünleşmek istediğini yazdı. İlk aklıma gelen şey böyle bir niyet varsa bunu neden Kuzey Irak yönetiminin dile getirmediği, bir başkasının ortaya attığı sorusu oldu.

Bir projeyi iki açıdan değerlendiririm: Birincisi bunun uygunluğu ikincisi kimin tarafından öne sürüldüğüdür. Mesela bir süre önce ben, Türkiye’nin özerk eyaletlere bölünmesi düşüncesine karşı çıkmış ve Kuzey Irak’a KKTC’ye nasıl bakıyor ve davranıyorsak aynısını yapmamız gerekir demiş ve çok eleştirilmiştim. Şimdi benzer bir model son derece olumlu tepkiler alıyor. Benim modelimde inisiyatif Türkiye’den geliyordu şimdi ise büyük patronun projesi konuşuluyor.

Türkiye’ye tehdide varan sözler söyleyen, bağımsızlığın engellenemeyeceğini ifade eden Kuzey Irak yöneticileri uyandılar ve yalnızlıklarının farkına vardılar.

Bir ülkeyi yönetenler bezirgan gibi davranır, kendi çıkarlarını ülke çıkarlarıyla maskeleyip bunların peşinde koşarlarsa bir başkası daha yüksek bir fiyat vererek onları satın alabilir. Geçmişi anlayan, geleceği kendi çıkarlarının ötesinde gören yöneticilerle işbirliği, diğerleriyle alışveriş yapılır. Keşke Kürtleri temsil edenler arasında günlük polemiklerin ötesinde tefekkür sahibi olanlar olsa ve militanlar yerine bilge kişilerle geleceği inşa edebilsek. Karşımızdakiler de söylediğin gibi değildi derlerse ne diyeceğimi bilmiyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mahir Kaynak Arşivi