Ahmet Kekeç

Ahmet Kekeç

Avrupa’dan solcu ithal edelim!

Avrupa’dan solcu ithal edelim!

Rasim Ozan Kütahyalı, “Avrupa’dan savcı ve yargıç ithal edelim” demişti de, kıyamet kopmuştu.

Ben de kıyamet koparacak bir başka öneride bulunayım:

Madem siyasetimizin sol ayağı aksamaktadır (ve Sayın Mustafa Sarıgül’ün de vukufiyetle saptadığı gibi “demokrasimiz tek kanatlı bir kuş gibi”dir), o halde Avrupa’dan solcu ithal edelim ve bu işi kökünden halledelim.

Daha önce de yazmıştım.

Esasında hep yazıyorum da, “küfür” ve “hakaret” dışında bir yankısı olmuyor.

Bir vakitler, bir grup aydın, dert edip, “CHP niçin solcu bir parti olamıyor?” sorusuna cevap aramışlardı. Toplantılar düzenlemiş, bildiriler yayınlamış, açık oturumlara katılmışlardı filan...

Bu etkinliklerden birine turist kılığında birine ben de katılmıştım.

Bütün toplantılarda öne çıkan özet düşünce şuydu: “Bu iş Deniz Baykal’la olmuyor.”

Zaten toplantılarda amaç, “Bu iş Deniz Baykal’la olmuyor” gerçekliğine ulaşmaktı. Böylece, CHP’de yer bulamayan aydınlar eteklerindeki taşı döküp rahatlamışlardı.

Fakat biz rahat değiliz.

Birincisi, “olması gereken iş” nedir?

Statüko karşısında pozisyon alabilen, resmi ideolojiyle ödeşmiş daha sol bir parti mi? Mevcut durumu “karşıdevrim” olarak niteleyen daha faşist bir yapılanma mı? Hangisi?

İkincisi: Türkiye’de sol ihtiyacı Baykal’ın varlığına ya da yokluğuna mı endekslidir?

Bu iş Baykal’la olmuyordu...

Peki, Baykal’ı yeterince Kemalist bulmayan Bedri Baykam’la olacak mıydı?

Baykal’ın statükoculuğunda zaaflar tespit eden Haluk Koç’la olacak mıydı?

Daha az Kemalist görüntü veren ama altını kazıdığınızda “daha çok Kemalist” olduğu ortaya çıkan Mustafa Sarıgül’le olacak mıydı?

O “arayışlar dönemi”nde ilk kez Baykal’a hak vermiştim.

Şöyle diyordu: “CHP dışında bir arayışın varsa, bunu örgütle, partini kur; benimle ne uğraşıyorsun? Eğer söyleyeceklerin varsa ve kabul görecekse, çık söyle, bu işi de bitir. CHP’yi ne karıştırıyorsun? Ben bu tür saldırıları görünce kahkaha atıyorum. Ve anlıyorum ki, CHP iyi bir iş yapıyor. Doğruları savunuyor. Yığınla insan var, aydın var, köşe yazarı var. Gelin bir araya kurun partinizi, engelleyen mi var? Bazen bir cesaret geliyor kendilerine, ‘kuralım’ diyorlar. Birileri uyarıyor: ‘Bu iş böyle olmaz’ diye. Bir bakıyorsun geri adım atmışlar.”

Haksız mı?

Evet, CHP sol bir parti olamıyor.

Çünkü CHP sol bir parti olmak istemiyor. “Ortanın solundaymış gibi” yapsa ve çoğunluğu (hatta sosyalist enternasyonali) buna inandırmış görünse de, Türkiye’nin en büyük “sağ” partisidir ve biricik görevi statükoyu korumaktır.

CHP’yi yeterince “sol” bulmayanlar da kendi açılarından haklılar ama onlar da taraftar bulamıyor. “Emek-sermaye çelişkisi var oldukça, sol da var olacaktır ve güçlenerek büyüyecektir” diyenlerin, seçimlerden aldıkları binde sıfır virgül bilmem kaç oyları hatırlayalım.

Kendilerini “hakiki solcu” sayanların taraftar bulamaması, CHP’nin, hele de Baykal’ın doğru yolda olduğunu göstermez elbette.

Baykal kahkaha atacağına, muhalefette kaybettiği oyların hesabını versin.

Bir de şunu düşünsün: Almanya’da, Fransa’da, Belçika’da sosyal demokrat partilere oy veren gurbetçilerimiz, yurda dönünce neden “dinci” ve “sağcı” addedilen partilere meylediyor?

Belki de bu nedenle Avrupa’dan “solcu” ithal etmemiz gerekiyor...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Kekeç Arşivi