Ahmet Kekeç

Ahmet Kekeç

Nah alırsınız...

Nah alırsınız...

Hemen telaşlanmayın... Yazarınızın ‘terbiye anlayışı’nı ve entelektüel düzeyini sorgulamaya da kalkışmayın.

Başlıktaki ‘Nah alırsınız’ ifadesi bana ait değil.

Kime ait olduğunu net olarak bilmiyorum.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin çelik’e sorarsanız, YöK eski Başkanı, milli voleybolcu, Galatasaraylıların ‘Sevgili Erdoğan abisi’, eski Kur’an Kursu talebesi, saygıdeğer anayasa hukuku profesörü Erdoğan Teziç’e ait.

Ki, ajanslar dün gece, çelik’in Teziç’e ‘Nah alırsınız davası’ açacağı haberini geçtiler.

Ben de oradaki bilgiye dayanıyorum.

İçinde, ‘Nah alırsınız’ ifadesinin de geçtiği konuşma, biliyorsunuz, önce (hem iyi bir gazeteci, hem de iyi bir köşe yazarı olan) Şamil Tayyar’ın sütununda yayımlandı.

Sonra da konuşmanın ses kayıtları, flu ve aynı oranda saygın bir Erdoğan Teziç görüntüsü eşliğinde ‘YouTube’ adı verilen internet paylaşım sitesine düştü.

Ne diyordu Erdoğan Teziç sanılan değerli konuşmacı?

Şamil Tayyar’dan aynen aktarıyorum:

PART 1- Bir şey kesmez bizi, yüzde 40 yüzde 70, çıksın isterse. çıkabildi mi sanki yukarıya? (Abdullah Gül’den söz ediyor.) Oylamadan bir gün önce Genelkurmay iki satır yazdı. Ohhh! O akşam oh demeyen var mı? (e-muhtıra’dan söz ediyor.) Telefonlar susmadı, bu gece rahat bir uyku uyuyacağız hocam diye. Vallahi ben de çekildim oturdum. Nasıl gergindim biliyor musun? Oh!.. Biraz bir şeyler var televizyonda, onlara bakarken bir son dakika, alttan kırmızı şerit geçiyor. Genelkurmay açıklaması deyince, oturdum. Sonra ooooo telefonlar başladı. Saat 2,5 -3’e geliyordu, çektim fişini telefonun kapattım. ‘Oooh!’ dedim yattım.’

PART 2- O bildiri orada duruyor, açıp okuyun onu. Tank yürütmeye lüzum var mı? Hadi bakalım çankaya’ya, birini bindirsin arabaya da yemin ettirip göndermeye kalksın. Yolda kaza olur, elektrik kesilir, neler olur. (Mustakbel Cumhurbaşkanı’na suikast yapılacağını ya da darbe olacağını söylemeye çalışıyor.)

PART 3- Bu Erkan Mumcu’nun ne yapacağını bilemezsin, böööyle dansöz kerata. Kayar boyuna, bak kaydı, kendi de kaydı gitti sonunda... AKP, CHP, MHP, onun dışındakilere şans vermiyorum ben, bağımsızlara oy ver falan diyorlar, bağımsıza verilecek oy AKP’ye verilecek oy demektir.

Sütun doldurmak için bu alıntıları yaptığım düşünülebilir ama, değil.

Nasılsa bu yazı ‘3 bin vuruş’ sınırını aşacak, oradan düşersiniz.

Bazı haber siteleri, konuşmanın, saygıdeğer Teziç’e ait olabileceğini öne sürdüler.

Olabilir miydi?

Bugüne kadar Teziç’ten herhangi bir açıklama gelmediğine göre olabilir de, olmayabilir de.

En iyisi, çelik’in açtığı davayı izleyip, mahkeme safahatını beklemek...

İlla ki bir ‘yalanlama’ yahut ‘ikrar’ gelecektir.

Fakat, benim kafamı kurcalayan birkaç nokta var.

Cumhurbaşkanı’na suikast imasının da yapıldığı konuşmada, son derece süfli ve düşük bir ‘dil’ kullanılmış.

üstelik, saygın bir ortamda, muhtemelen saygın bir ‘sosyal dernek’te, her biri en az Teziç sanılan konuşmacı kadar ‘saygın biraderler’in huzurunda yapılan bir konuşma bu.

Bugüne kadar sofistike komplolarla anılan ama bana sorarsanız görüntü vermek dışında herhangi bir numarası bulunmayan saygın sosyal dernekte kullanılan ‘dil’ bu mu?

Biraderler bu üslupla mı çeviriyorlar komplolarını?

Kalite ve kumaş buysa, vah o biraderlere!

İkinci husus da şu:

Konuşmanın ses kayıtları günlerdir internet sitesinde dolaşıyor, üstelik içinde hem ‘darbe övgüsü’, hem de en kralından suikast iması var.

Gelgelelim, ‘laiklik’ konusunda tetik ve müteyakkız olan bir tek Cumhuriyet savcısı çıkıp da, ‘Bu nedir? Bu saygın konuşmacı da kimdir. Hukuk devletinde böyle uluorta suç övgüsünde bulunmak da ne oluyor? Gelsin bu arkadaşımız da, bir ifadesini alalım!’ demiyor.

Bence, konuşmacının kimliğini değil, acilen bu hususları tartışmamız gerekiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Kekeç Arşivi