Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Reddedilmekten korkuyorum

Reddedilmekten korkuyorum

Reddedilmekten her zaman korktum. Bunun için çevremdeki insanların gönlünü yapmaya ve onlar için her şeyi feda etmeye başladım. Annemi, arkadaşlarımı ve çevremdeki insanları memnun edebilmek için kendi isteklerimi ayaklarımın altına aldım. Ben aslında hep başkaları için yaşadım. İnsanların ne diyeceğini, beni beğenip beğenmeyeceklerini hesaba kattım. İki yıl önce biriyle tanıştım, ona aşık oldum. Adam otuz yaşındaydı ve bana iltifat ediyor, eleştirmiyor, beğeniyordu. Onu kaybetmemek için var gücümle mücadele ettim. Nişanlandık ve evlenmeye karar verdik. Ama nişanlım yumuşak başlı olduğumu görünce bundan faydalanmak için sürekli bir şeyler istemeye başladı. Haftada birkaç kere para istiyor ve istekleri hiç de bitmiyor. Onu kaybetmemek için istediği her şeyi alıyorum ama bu durumun beni ileride çok yoracağını biliyorum. Acaba bu sorunu onunla konuşarak çözebilir miyim? K Y

Kendimizle ilgili kabullerimiz var

Bizler bir anne babadan dünyaya geliyoruz ve bir topluma mensup olarak ta yaşıyoruz. Bu süreçte kendimizle ilgili olumlu ya da olumsuz düşüncelere sahip oluyoruz ve bu kapsamda aile bireylerinin ya da çevremizdeki insanların bize nasıl baktıkları ve ne düşündüklerinden etkileniyoruz. Geçmiş yaşantılarımızda, sevgi, takdir ve onay sözcüklerinden mahrum kalmışsak kendimizle ilgili inancımızı kaybedebiliyoruz ve buna bağlı olarak tamamen dış dünyadan gelecek olumlu geribildirimlere bağlı olarak yaşamaya başlıyoruz. Böyle durumlarda, dış dünyada bağlandığımız ve sevdiğimiz insanları ve onlardan aldığımız onay sözcüklerini kaybetmekten korkarız. Bunun için, çok fazla verici olmaya ve karşımızdaki kişiyi kazanmak için kendimizi devre dışı bırakarak her şeyimizi bu kişiye feda etmeye kalkarız. Hayatınızı tek başına sürdüremeyiz. Elbette başkalarına ihtiyaçlıyız ve onlara karşı sevgi, saygı ve fedakarlık yapmayı isteriz. Ama bunu yaparken, kendimizi ihmal etmemeli, kendi beklentilerimizi ve sınırlarımızı da dikkate almalıyız. İfadenizden anladığıma göre, karşınızdaki kişiyi kaybetmemek için bütün gücünüzle çaba sarf ediyor ve kendinizi tamamen ihmal ediyorsunuz. Bu durum karşınızdaki kişinin sizi istismar etmesine yol açabilir ve siz bir süre sonra yorulabilirsiniz. Bunun için, önce kendinizle ilgili olumlu düşünceler geliştirmeye, kendi beklentilerinizi de dikkate almaya ve kendinize değer vermeye çalışın. Bununla beraber, karşınızdaki kişinin davranışlarını doğru olarak değerlendirmeye özen gösterin. Karşı tarafın istekleri size zarar veriyorsa hayır demekten kaçınmayın. Yalnızlığınızı ve ihtiyaçlılığınızı yaratıcınızla paylaşın. İnsanlar çeşitli sebeplere bağlı olarak çevremizden uzaklaşabilirler ama Allah bizi her zaman gören gözeten ve kuşatan varlıktır. Öyleyse korkulara kapılmaya, yalnızlaşmaya ve değersizlik duygularına kapılmaya ne gerek var...

Nasıl anlatabilirim?

4, Yaşındaki kızım yalan konuşuyor. Şu anda özel bir anaokuluna gidiyor ve eve geldiğinde "şu arkadaşım beni dövüyor, ya da şu bana şunları söyledi" diyor. Onu dinlediğimde içim buruluyor ve gidip okuldaki arkadaşlarıyla konuşuyorum. Fakat bakıyorum ki böyle bir şey olmamış ve çocuk yalan konuşmuş. Öğretmene de, "benim annem öğretmen çalışıyor" diyormuş ama ben ev hanımıyım. Ona yalan konuşmanın kötü bir şey olduğunu anlattım, beni dinlediğinde peki bir daha hiç yalan konuşmayacağım diyor ama az sonra yine aynı şekilde yalan konuşmaya başlıyor. Birkaç kere kızdım hatta ceza bile verdim ama faydası olmadı. Acaba bu sorun bir süre sonra ortadan kalkar mı, yoksa ileride daha büyük sorunlar ortaya çıkar mı? Bana neler tavsiye edersiniz? A.B.

Yalan mı hayal mi?

Bu dönem çocuklar, kurdukları bazı hayalleri gerçekmiş gibi anlatabilirler ve bunu ayırt etmekte zorlanabilirler. Bunun için, çocuğun size anlattığı olayların kurduğu ve hayalinde canlandırdığı hayallerin bir parçası olup olmadığını anlamaya çalışın. Bu yüzden onu eleştirmeyin, yalan davranışı üzerin vurgu yapmayın... Ayrıca bahsettiğiniz yaşlarda özel mülkiyet anlayışı gelişmiş değildir. Bu nedenle arkadaşının eşyalarını izinsiz almış olabilir ve bunu kendi eşyasıymış gibi getirebilir. Bu durumda, siz "herkesin eşyasının kendine ait olduğunu ve insanların eşyalarının izinsiz alınamayacağını" çocuğa anlayacağı bir tarzda anlatabilirsiniz. Çocuğu dinleyin ama yargılamayın, eleştirmeyin. Okulda kurduğu hayalleri size gerçekmiş gibi anlattığında ona "yalan konuşuyorsun" tarzında ifadelerde bulunmayın fakat onunla paylaşım içinde bulunmaya çalışın. Ayrıca öğretmenle görüşün ve beklentilerinizi dile getirin. Çünkü bu yaşlarda bazı davranışlar çocuklara oyunlar aracılığıyla verilebilir ve kalıcı hale getirilebilir.

Çocuğunuz, arkadaşlarıyla ilgili şikayetlerini, biraz da ilginizi üzerine çekmek için yapıyor olabilir. Bunun için onu anlamaya çalışın ve onun ilgi ve sevgi ihtiyacını normal zamanlarda karşılayarak destek sağlayın. Ayrıca ona vakit ayırın, birlikte vakit geçirmeye çalışın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi