Bu “Kozmik Patates” ne menem şey?!.

Bu “Kozmik Patates” ne menem şey?!.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, dün Ankara’daki bir sağlık ünitesinin açılışı dolayısıyla medyanın karşısına geçti ve deyim yerindeyse, Ana Muhalefet Lideri Deniz Baykal’ı fena halde hırpaladı...
Ta baştan beri, Ergenekon soruşturmasına ve şu sıralarda alevlenmiş bulunan “Kozmik Odalar” konusuna, biteviye alaycı bir üslupla yaklaşan Sayın Baykal’ın; beyin kıvrımlarında hangi taktik ve stratejik planlar dolaşıyor, elbette bilmemiz mümkün değil. Ancak ülkenin başını fena halde ağrıtan en ciddi meseleler karşısında, böyle müstehzi bir tutum içine girmenin kendisine siyasi puan kazandırmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz!
“Kozmik odadan kozmik patates çıktı...” gibi bir laf, Deniz Baykal’ın ne yaşıyla, ne siyasi tecrübesiyle mütenasip değil. Orta yerde Başbakan Yardımcısına yönelik suikast iddiası gibi, son derece kritik bir hukuki olay var. Bunun etrafında her gün bir dizi gelişme yaşanıyor. Her biri bir öncekinden daha enteresan olaylar zinciri devam ediyor. T.C. Mahkemesi, bugüne kadar bir benzeri görülmemiş kararla, Seferberlik tetkik Kurulu’nun “Kozmik” tabir edilen yerlerinde, bir haftayı aşkın zamandır arama yaptırıyor. Bu arama kararları ile ilgili, Anakara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği kararlar, başlı başına bir hukuk dersi niteliğinde...
Fakat aynı zamanda hukukçu olan Sayın Baykal, bütün bunları bir çırpıda kenara itip şunu diyebiliyor: “Kozmik odadan kozmik patates çıktı...” Devlet işleri bu kadar ucuz ve hafif olmasa gerek!..
Türkiye on yıllardır, askerî vesayet altındaki siyasî rejimini nihayet rayına oturtup, demokrasiyi çağdaş anlamda yerleştirmek istiyor. Ancak Baykal, bu süreci “Hükümet askeri sindirmek istiyor...” şeklinde niteliyor. Vak’a rejim üzerindeki vesayet gölgesinden Sayın Baykal ve partisi, ilke olarak rahatsız olmayabilir. Zira geçmişteki askerî müdahale dönemlerinde CHP’nin kurumsal olarak buna karşı çıkmak yerine, zımni veya aleni şekilde destek verdiği kimsenin meçhulü değil. Bülent Ecevit gibi, tek tük isimlerin bireysel karşı duruşları, CHP’nin resmî tavrını değiştirecek sonuç vermemiştir. Ecevit ismi gündeme gelmişken; bugünlerde kendisine çok sık atıf yapılan ifşaatına, yani o meşhur “Özel Harp Dairesi” yahut 1970’lerde verilen isimle “Kontrgerilla” meselesini bir kere daha hatırlayalım:
Hani 1974 yılına kadar, hiçbir hükümetin haberdar olmadığı ve Amerika ile Silahlı Kuvvetler arasında doğrudan kurulan ilişki ile teşkil edilen, Gayri Nizami Harp birimi... Yani isim değişikliği ile bugüne gelen Özel Kuvvetler Komutanlığı ve onun bünyesinde yer alan Seferberlik Tetkik Kurulu... Acaba geçmişte “Özel Harp Dairesi araştırılsın...” diyen Sayın Baykal, niçin bugün, bu daire ile ilgili bir soruşturmanın hukuk zemininde yürümesinden rahatsız oluyor?
CHP liderinin Kürt Meselesinde olduğu gibi, burada da yüz seksen derece dönüş yapması dikkat çekici! CHP ve onun lideri, demokrasinin vesayet altında devam etmesini mi istiyor? Besbelli bu soruya hayır diyecektir. O halde bu “Kozmik Patates” türünden açıklamalar, gerçekten ne anlama geliyor? Bunun izahı gerekiyor...


Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi