Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Hayata farklı pencereden bakıyoruz

Hayata farklı pencereden bakıyoruz

Evliliğimize ailemiz karar verdi. Bu konuda ne eşime ne de bana söz söyleme hakkı tanımadılar. O zamanlar on sekiz yaşında bir lise öğrencisiydim. Son sınıftan ayrıldım ve evlendim. On beş yıldan beri İstanbulda yaşıyoruz. Ama eşimle hiçbir konuda anlaşamıyoruz. Fikirlerimiz hayata bakışımız çok farklı. O sadece çalışmayı seviyor ben ise, gezmeyi, arkadaşlarımla vakit geçirmeyi sosyal faaliyetlere katılmayı seviyorum. Konuşkan biriyim ama eşim hiç konuşmuyor akşam eve geldiğinde hemen yatıyor. Onunla iletişim kuramıyorum ve bu duruma çok üzülüyorum. Bu konuda bana neler tavsiye edersiniz? R. K

Ortak noktaları bulmaya çalışın
Evlenmeden önce eş adayları evlilikleriyle ilgili hayaller kurarlar. Ancak, evlendikten sonra bireyler birbirlerini daha yakından tanırlar ve kişisel farklılıklar, hayat şartları, eş adaylarının ebeveynlerinden öğrendikleri tutum ve davranışları beklentilere uygun olmayabilir. Ayrıca bir çok alanda ortak özellikler taşıyor olsak bile, kadın erkek arasında fıtrı bazı farklılıklar vardır. Kadınlar daha ziyade oturup konuşmaktan, eşleriyle bir şeyler paylaşmaktan hoşlanırlar. Oysa erkekler daha çok çözüm odaklı yaşarlar ve problemlerin çözümü üzerine yoğunlaşırlar.

İfadenizden anladığıma göre, kişisel farklılıklarınıza bağlı olarak evlilikle ilgili beklentilerinize ulaşamıyorsunuz. Siz, gezmeyi sosyal faaliyetlere katılmayı seviyorsunuz eşiniz ise işine yoğunlaşıyor. Fakat eşinizin size karşı bir art niyeti yok, belki de bu kadar üzüldüğünüzden haberi bile yok. Anladığıma göre o sadece işine yoğunlaşıyor. Ayrıca sizinle fazla vakit geçirmiyor olması ve erken saatte yatması iş ortamında yorulduğunu gösteriyor. Bu durumda onu eleştirmeden anlamaya çalışın ve konuşmak için uygun saatleri seçin. Müsait bir zamanda, eşinize beklentilerinizi iletebilirsiniz. Bir de sosyal faaliyetlere arkadaşlarınızla katılabilir ve burada edindiğiniz tecrübelerinizi eşinizle paylaşabilirsiniz.

Her insan zengin bir kitap... Her insanın farklı özellikleri var. Eşinizi olduğu gibi kabul ederek beklentilerinizi düşürebilirsiniz...

Herşey üstüme geliyor
Lise birinci sınıftan beri gurbetteyim. Dört yıllık lise hayatımı Balıkesir'de ailemden uzakta geçirdim. Ardından Üniversiteyi kazandım ve İzmir'e gittim. Ailem ise İstanbul'da yaşıyor. Ben çok istediğim halde İstanbul'u tutturamadım ve yine ailemden uzakta kaldım. Evden ilk ayrıldığım günden beri korkularım başladı. Hala endişe ve kaygılarla yaşıyorum. Evdekilerin başına bir şeyler gelecek sanıyorum. Ya da sınıfta kalacağım, başarısız olacağım gibime geliyor. Annemin sesini bir gün duymasam kötü bir şeyler olacak ve ondan ayrılacağım sanıyor ve endişeye kapılıyorum. O yüzden kontör parası yetiştiremiyorum. Sanki her şey üstümü geliyor ve kendimi huzurlu hissedemiyorum. Biraz rahat olmak istiyorum neler yapabilirim? F. K

Alışmak zaman alır
Evimizden, yakınlarımızdan sevdiğimiz insanlardan uzaklaştığımızda kendimizi kötü hissederiz ve bir boşluk duygusuna kapılırız. Çünkü gündelik hayatımızda, çevremizdeki insanlardan yakınlarımızdan destek alırız, yaşadığımız mekanla gizil bir bağ geliştiririz. Bağlandığımız nesnelerden uzaklaşmak bizi yalnızlığa sürükleyebilir ve bu türden kaygıların gelişmesine neden olabilir. Ancak kaygılarımız hayatımızı etkiler hale geldiğinde ve uzun süre devam ettiğinde kaygı duyduğumuz şeylerle yüzleşmek ve yardım almak gerekebilir.

İfadenizden anladığıma göre, uzun süreden beri gurbette olmanız ve ailenizden uzak kalmanız kaygı durumunuzu tetikliyor. Onların başına bir şey geleceğini ve onlardan ayrılacağınızı düşünerek endişelerinizi tetikliyorsunuz. Kaygılarınız sınav dönemlerinde de artıyor ve başarısız olmaktan korkuyorsunuz. Size öncelikle kaygılarınızı tetikleyen temel düşüncelerinizi değiştirmenizi tavsiye ederim. "Annemin başına bir şeyler gelebilir" diye düşünmek yerine " Annemi Allah'a emanet ettim, okulu bitirince onlarla birlikte yaşarım.."tarzında olumlu düşünceler geliştirebilirsiniz. Yaşadığımız dünyada iyi de var kötü de var. Ama bizler sevdiklerimizi Allah'a emanet eder ve hayatımıza devam ederiz. Siz de, sevdiklerinizi , Yüce Yaratıcıya emanet edin ve kaygılarınızın size neler kaybettirdiğini görerek olumlu düşünmeye çalışın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi