İbrahim Karagül

İbrahim Karagül

'Kozmik oda'nın sırrı: 'Türk Milli Nükleer Vurucu Gücü'

'Kozmik oda'nın sırrı: 'Türk Milli Nükleer Vurucu Gücü'

NATO dışişleri bakanları bugün çok özel bir konuyu tartışmak için bir araya geliyor: Avrupa'daki Amerikan nükleer silahlarının geri çekilmesi... Estonya'daki iki günlük toplantıda Belçika, Almanya, Hollanda, Norveç ve Lüksemburg, yeni küresel konjonktür göz önüne alınarak, Avrupa'da Soğuk Savaş döneminden kalma Amerikan nükleer silahlarının geri çekilmesini istiyor.

Net bilgiler olmasa da, ABD'nin Türkiye'de İncirlik üssünde 90 nükleer bomba bulundurduğu iddia ediliyor. Bunların 50'sinin ABD ve 40'ının ev sahibi ülke kontrolünde olduğu söyleniyor. İncirlik'teki 90 "taktik nükleer silah" dışında Belçika'nın Kleine Brogel, Hollanda'nın Volkel ve Almanya'nın Büchel hava üslerinde 20'şer, İtalya'nın Aviano hava üssünde 50 nükleer silah bulunduğu, Yunanistan'ın Araksos üssündeki nükleer silahların 2001 yılında geri çekildiği belirtiliyor. Avrupa'daki Amerikan nükleer silahlarıyla birlikte Türkiye'deki silahların geleceği üzerinde de spekülasyonlar üretiliyor. Barack Obama yönetiminin, Türkiye'deki silahları da geri çekebileceğine dair iddialar geçtiğimiz haftalarda Avrupa basınına yansımıştı.

"Kozmik bilgiler!" dahil, devletin bütün sırlarının ortaya saçıldığı bu dönemde bile, Türkiye'deki nükleer silahların tartışılamıyor oluşu, onlarca yıldır hükümetlerin bu konudaki suskunluğu, Avrupa'daki tartışmalar sırasında bile Türkiye'de kimsenin bu konuda ses çıkarmaması şaşırtıcı değil mi?

Geçtiğimiz günlerde bir emekli diplomat, Taner Baytok, Türkiye'de yüze yakın nükleer bomba bulunduğunu, bu silahların sanıldığı gibi İncirlik'te değil, İstanbul'da depolandığını iddia etti. Böyle bir iddianın bütün ülkeyi ayağa kaldırması, kamuoyunun yoğun baskılarının gündeme gelmesi beklenirken, haberlerin birkaç günde unutulması anlaşılır gibi değil. Düşünün; İstanbul'un altında doksan atom bombası yatıyor! Bir an bunun gerçek olmasını hayal edin. Nasıl bir tehlike olduğunu algılayabiliyor muyuz? Soğuk Savaş'ın korkutucu bir o kadar da gizli dokunulmazlığı, nükleer silahlar söz konusu olduğunda, Türkiye'de aynen devam ediyor.

2008 yılı Temmuz ayında "Türk Milli Nükleer Vurucu Misyonu!" başlığı altında bu tehlikenin ayrıntılarına dikkat çekmiştik. Ancak o zamanlar Türkiye'nin gündeminde nükleer mesele hiç yoktu. Madem bugün NATO toplantısında tartışılacak, hatırlatalım.

ABD Hava Kuvvetleri'nin 2008 yılında bir raporunu değerlendiren Amerikan Bilimciler Federasyonu, "İncirlik'teki Amerikan nükleer başlık depolarının ve personelin yetersiz olduğu"nu, bu silahların güvenliğinin sağlanamadığını açıklamıştı. Bütün Avrupa'da nükleer silahların güvenliği tehlikede olduğu belirtilen raporda Avrupa genelinde 200 ila 350 arasında savaş başlığı bulunduğu, bunların 50 ile 90'ının İncirlik'te olduğu belirtiliyor. Daha önce Balıkesir gibi değişik üslere dağıtılan silahlar şimdi İncirlik üssünde bir arada tutuluyor.

Konuyla ilgili yine aynı tarihlerde bir başka gelişme oldu. ABD'nin Londra'nın 70 mil kuzeydoğusundaki RAF Lakenheath hava üssünden son atom bombalarını da çektiği açıklandı. Bu bombaların çekilmesiyle İncirlik, Avrupa'daki en yüksek Amerikan atom bombasına sahip tek üs haline geldi. Raporun İncirlik başlığı altında, üssün 2005 ve 2008'de denetime tabi tutulduğu, 2005'te Türk Hükümeti'nin bazı kısıtlamalar getirdiği yazılı. Ancak buradaki asıl ilginç not şu: "Türk Milli Nükleer Vurucu Misyonu büyük ihtimalle sonlandırıldı..."

ABD, 2005 yılı itibariyle Avrupa topraklarında hala 480 nükleer bomba bulunduruyordu. Bu bombaların 90'ı Türkiye'deydi... İncirlik'te yani... (National Resources Defense Council, Nuclear Weapons in Europe , February 2005) Yukarıda verilen kaynak, Balıkesir ve Akıncı üslerinin büyük oranda boşaltıldığını ancak bu termonükleer B61 bunker buster bombalarının hala İncirlik'te tutulduğunu, dahası bu bombaların Soğuk Savaş dönemindeki gibi nükleer güçleri değil, nükleer silahı olmayan Ortadoğu ülkeleri için (İran) orada tutulduğunu söylüyor. Ve bir bilgi daha; Aynı raporda, 1992 ve 1994 yıllarında Konya'da nükleer saldırı tatbikatları yapıldığı, ABD ve NATO pilotlarının bu silahları nasıl kullanacağına dair eğitildiği belirtiliyor.

Yani, bütün Avrupa'da nükleer silahlar azaltılırken Türkiye'deki sayı aynen korundu. Sadece, değişik ABD üslerinde bulunan bombaların hepsi İncirlik'te bir araya getirildi. Konya Ovası'nda Anadolu Kartalı adı altında yapılan tatbikatları biliyoruz. Bu tatbikatların nükleer saldırı için, bölgesel nükleer savaşa hazırlık için de yapıldığını anlıyoruz. İşte İncirlik'teki 90 ABD bombası, "Türk Milli Nükleer Vurucu Misyonu" olarak kayıtlara geçiyor.

Ne anlamalıyız? Bunu, nükleer teknolojiye geçmek dev adımlar atan Türkiye'nin yeni askeri/stratejik gücü olarak mı? Adındaki "Türk" ifadesinden hareketle, Türkiye'nin böyle bir gücü olduğunu mu? ABD'nin, Anadolu topraklarına yerleştirdiği, yıllardır burada olan nükleer silahlar nasıl oluyor da Türk Milli Nükleer Vurucu Misyonu! Olarak anılabiliyor? Neden bu ülke ile ilgili her gerçeği başkalarından öğrenmek zorundayız? Türkiye'de kaç atom bombası var? Bunlar nerelerde? Kaç yıldır bu ülkede? Hangi amaçlar için kullanıldı, kullanılıyor?

NATO'nun dev askeri güçlerinden birine sahip Türkiye, bugün başlayacak toplantıda, Avrupa'daki ABD nükleer silahlarının çekilmesini tartışırken, İncirlik'tekilerin çekilmesini de gündeme getirecek mi?

İstanbul'un altında "yüz atom bombası" iddiası bile ilgimizi çekmezken fazla beklenti içine girmemek lazım...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Karagül Arşivi