Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

İnsanlardan korkuyorum

İnsanlardan korkuyorum

44 yaşında bir bayanım. Kendime ait dükkanım var burada çalışıyorum. On sekiz yaşındayken biriyle nişanlanıp ayrıldım ve bir daha hiç evlenmemeye karar verdim. Annemle birlikte yaşıyordum ama annem diğer kızlarına daha çok değer verdiğinden aramız bozuldu kendime ev tuttum. Bu güne kadar çok darbe yedim. Herkes bana kötülük etti, kalbimi kırdı. Öz kızkardeşim bile annemle aramızı bozmak için elinden geleni yaptı. İki yıldır kardeşlerimle hiç görüşmüyorum annem ara sıra arıyor ama artık hepsinden uzak yaşamak istiyorum. İnsanlardan korkuyorum ve kendimi evimle işime hapsettim. Hiç kimseyi istemiyorum yalnızlığı seviyorum. Sadece geceleri uyuyamıyorum, sabahlara kadar yatakta dönüyorum. Bunun için neler yapabilirim? S.G

Öfkenizi kendinize çeviriyorsunuz

Bizler yaradılış olarak yalnızlığa yatkın değiliz. İlişkilerimizde ne kadar sorun olursa olsun diğer insanlara yakın olmak ve onlarla dostluklar geliştirmek istiyoruz. Bu nedenle, size topluma katılmanızı ve kardeşlerinizle ilişkilerinizi iyileştirmenizi tavsiye ederim.

Yaşadığımız hayat bütün yönleriyle iyiliklerden müteşekkil değil. Burada iyi şeyler de var, kötü şeyler de... Hepimiz çevremizdeki insanlara zaman zaman kırılır ve onlardan uzak kalmak isteyebiliriz. Ama bu pek uzun sürmez ve ilişkilerimizi yeniden iyileştirir hayatımıza çevremizdeki insanlarla birlikte devam ederiz. Allah bize akrabalarımızla ilişkilerimizi kesmemeyi ve onlara iyi muamelede bulunmayı emreder. Bununla beraber toplumdan kopmamayı aksine toplum içinde sorumluluklarını yerine getiren bir insan olarak yaşamamızı ister.

Ailenize ve çevrenizdeki insanlara öfkelendiğiniz için tepkinizi kendinize yansıtıyor ve kendinizi cezalandırıyorsunuz. Bu durum sorunlarınızı daha da çıkmaza sürükleyebilir. Bu nedenle kardeşlerinizi affetmenizi ve annenizle ilişkilerinizi geliştirmenizi tavsiye ederim. Ne kadar para kazansanız ve kendinize yetiyor gibi görünseniz de yalnızlığa yatkın değilsiniz ve yalnız yaşayamazsınız.

Şu dönem zor günler geçiriyorsunuz, bu nedenle bir psikiyatrisite giderek yardım alabilirseniz sorunlarınızı daha rahat atlatabileceğinizi düşünüyorum.
Beni anlamıyor

9 yaşındaki oğlum bizi adam yerine bile koymuyor. Yazılarınızı fırsat buldukça okuyorum ve burada sık sık ailelerin gençleri anlamadıklarına değiniyorsunuz. Ama aynı şekilde gençler de bizi anlamıyor ve anlamak istemiyor. Oğlumun matematiği çok iyidir ama bizi dinlemiyor ve voleybolcu olmak istediğini söylüyor. Bu yıl sınava girdi sınavın kötü geçmediğini söylüyor ama ısrarla "Ben sporcu olmak istiyorum, beni kendinize göre yönlendirmeyin" diyor. Biz çok fakirlik çektik o yüzden çocuğumuzun çile çekmesini istemiyoruz ve onu iyi bir mesleğe yönlendirmek istiyoruz. Eşim bir sağlık kuruluşunda çalışıyor, o yüzden o da laborant ya da diyetisyenliği tercih etmesi için teşvik ediyor. Ama oğlum dinlemiyor, bu gidişle de okumayacak. Bu konuda oğlumuzu nasıl yönlendirebiliriz, tavsiyelerinizi bekliyoruz. G.Y

Doğru yönlendirmek önemli

Ailelerin beklentileriyle gençlerin yetenekleri arasındaki örtüşmezlik bahsettiğiniz türden çatışmalara neden olabiliyor. Aileler çoğu zaman çocuğun ilgi alanını ve yeteneklerini hesaba katmadan, onları kendi istek ve beklentilerine göre yönlendirmeye çalışıyorlar. Bu durumda genç ya ailenin beklentilerine göre hareket ederek hiç sevmediği ve istemediği bir meslek seçmek zorunda kalıyor ya da aileyle çatışarak kendi yeteneklerinin peşinde koşuyor. Burada ailenin çocuğu yönlendirmesi ve ona bu konuda destek sağlaması önemli bir şeydir. Ancak aile bunu yaparken kendi beklentilerinden ziyade çocuğun yeteneklerini ve beklentilerini dikkate almalıdır. Hiçbirimiz istemediğimiz sevmediğimiz bir işte çalışmayı düşünmeyiz ve böyle ortamda mutlu olamayız. Bu nedenle çocuklarımızın ilgi alanlarını dikkate almalıyız.

Size oğlunuzla konuşmanızı ve onu yetenekleri doğrultusunda yönlendirmenizi tavsiye ederim. Ona, ilgi duyduğu spora saygı duyduğunuzu ve üniversite sınavlarında buna göre bir seçim yapabileceğini mesela, spor akademisine giderek burada yeteneklerini değerlendirebileceğini ifade edebilirsiniz. Bu konuda çevrenizdeki sportif faaliyetleri araştırarak onu buraya teşvik edebilir tatilde sporla meşgul olması için teşvik edebilirsiniz.

Çocuğunuzun annesi olarak üzerinde hak sahibi olsanız da onu kendine has özellikleri olan bir birey olarak kabul etmek zorundasınız. Aksi takdirde bahsettiğiniz türden çatışmalar kaçınılmaz olabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi