D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Dil Kurumu’nun durumuna gülelim mi, ağlayalım mı?

Dil Kurumu’nun durumuna gülelim mi, ağlayalım mı?

Dil Kurumu bir “sormaca” göndermiş. “Sormaca nedir” diye mi soruyorsunuz? Halkısınız! Yabancı Kelimelere Karşılıklar Sözlüğü’nde yok ama, Kurum’un sözlüğüne göre, “anket” demek miş! Böyle bir gariplik yapacaklarına “soruşturma” veya düpedüz “anket” diyemezler miydi? Diyebilirlerdi ama, o zaman herkesin anladığı bir dille konuşmuş olurlardı!
Peki “sormaca” ile ne isteniyor?
“İzlem tasarımı” yapılacakmış!
“Bu da ne ola ki?” demeyin!
Kurum’un sözlüğünün 1998 baskısında “izlem tasarımı”nı bulamadım! Neyse ki yazıda ayraç içinde açıklanıyor: Stratejik planlama!
Kurum “strateji” karşılığı ne teklif etmiş? Bilebildiğimiz kadarıyla bir teklif yok.
“Planlama” için? Yok!
Peki bu iki kelimenin de karşılığını ihtiva eden isim tamlaması nereden çıktı?
“İzlem tasarımı projesi”. Peki, ilk iki kelimeyi türkçeleştirdiniz (!), neden “proje”ye dokunmadınız?
Bu bir “paydaş çözümlemesi” imiş!
“Paydaş”ın karşılığında “hissedar”ı görüyoruz. Neyin hissedarıyız? Yoksa TDK holdingleşti de, pay dağıtmaya mı başladı?
Türkiye’nin siyasi olaylara kilitlendiği bir zamanda dille, Dil Kurumu ile ilgili yazı yazmak, çok da ilgi çekici değil. Ama bu konu ihmal edilmeyecek kadar önemli. Daha önce “Dil Kurumu’nda doğru dürüst türkçe bilen kalmadı mı?” diye bir yazı yazdık. Tık çıkmadı. Veteriner sözlüğünü hazırlayan hocalar adına bir cevap geldi ki, bizim söylediklerimizi ortadan kaldırmıyor. Ardından “Dil Kurumu’nda türkçe bilen kalmamış!” başlıklı yazımız yayınlandı. Yine tık yok!
Meğer Kurum strateji belirleyecekmiş! Bunun için de çeşitli kurum ve kuruluşlara “sormaca” göndermiş!
Pek âlâ!
Dil Kurumu türkçenin yönünü değiştirmek için kuruldu. 1930’larda büyük bir tasfiye hamlesi yapıldı. Binlerce yıllık konuşmamızla, yazmamızla zenginleşen sözlüğümüz daraltıldı. Bir taraftan da bir sürü kelime uyduruldu. Bu kelimelerin bir kısmı sadece uydurulmakla kalındı! Dil Kurumu bile kullanmadı!
Hani dedik ya, TDK’nun sözlüğünde plan, proje ve stratejinin karşılığı yok diye. Şimdiki sözlüğün ceddi olan 1945 sözlüğünde var!
Plan karşılığı uydurulan kelimeler: Tasar, kurampa. Strateji karşılığı uydurulan kelime: Süleme! Projenin de karşılığı bulunmuş o zaman: Tasarı!
Fakat hiçbiri kullanılamamış. TDK sözlüğün sonraki baskılarına almamış. Ölü doğmuş kelimeler mezarlığına atılmış bu karşılıklar.
TDK’nun yeni karşılıkları da aynı akıbete uğrayacak şüphesiz.
TDK böyle uydurmacılık oynayacağına, devlet dilinin ingilizceye, latinceye kaymasını önleyecek çalışmalar yapmalı, tedbirler almalı.
Gücü yetmiyorsa, gönüllü kuruluşlarla işbirliği yaparak gücünü artırmalı. Fakat herşeyden önce, mevcut durumu doğru değerlendirmeli. TDK şişinerek, hiçbir yere varamaz. Baktım, ağ sayfasında Türkçenin bütün söz varlığı burada... sunuşu duruyor. Bunun yanlışlığını daha önceki yazılarımızda belirtmiştik. Günümüz türkçesinde kullanılan binlerce kelime bu sözlükte yer almıyor!
TDK’nun durumuna güleyim diyorum, gülemiyorum. Çünkü durum güldürücü görünmesine rağmen esasında ağlatıcı!
Kitap hattı:
Yalnız Yürüyen Adamın Şarkısı. Ahmet Şamlu ve Şiiri.
Türkiye fars edebiyatına aşina olmasına rağmen, çağdaş İran edebiyatı pek fazla bilinmez. Ahmet Şamlu (1925-2000), çağdaş İran şiirinin önemli temsilcilerinden. DTCF’de Farsça bölümü öğretim üyesi olan Hicabi Kırlangıç, bize bu çağdaş İran şairinin hayatını, eserlerini ve üslubunu anlatan güzel bir kitap sunuyor. Kitabın sonunda bir hayli şiirinin tercümesini veriyor. Çeviri şiirleri okuyanlar, çevirenin de bir şair olduğunu anlamakta güçlük çekmiyorlar.
El çek bu gam heykelinden
O kendi yıkılmışlığıyla şen.
El çek! Çünkü karanlık ve soğuğum
Sönmüş bir lamba gibi rüzgâr nefesinden.
(Ağaç Kitabevi Yayınları, 0212 621 83 31, [email protected])

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
D.Mehmet Doğan Arşivi