Engin Ardıç

Engin Ardıç

"Filim" ve "artizler"

"Filim" ve "artizler"

Darbe hazırladıkları suçlamasıyla yargılananlar, mahkeme tarafından serbest bırakıldılar.
Darbe hazırlamakla suçlanan çok grup var da, bu onlardan yalnızca biri.
Salıverilmeye gerekçe olarak "delil yokluğu" gösterilmiş. (Bu "salıverilme" lafına da bayılıyorum. Sanki birileri bunları kollarından tutarken birdenbire bırakıveriyor da onlar da birdenbire ok gibi fırlıyorlar, koşmaya başlıyorlar...)
Delil yoksa niçin hemen beraat etmiyorlar? Hemen o celsede biterdi bu iş...
Hayır, asıl mesele o değilmiş.
"Sanıkların duruşmalar sırasındaki davranışları" gözönüne alınmış.
Allah Allah, mahkeme heyetine "ben sizi tanımam" diye diklenen Celal Bayar tutulmuştu da, ezilip büzülen, "arz edeceğim reis beyefendi" diye alttan alan Adnan Menderes niçin bırakılmamıştı?
"Kaçar" diye herhalde...
Oysa gene bu yeni mahkemenin ara kararından öğrendiğimize göre, "sosyal statü ve konumları" bırakılmaya elverişliymiş.
Kaçma ihtimalleri yokmuş.
Gariban kaçar, başbakan da kaçar, paşa kaçmaz yani.
Niçin? Hadi diyelim ki Cem Uzan gibi emekli CIA ajanlarından "kaçırma ekibi" kuracak parası yok, Kaş limanından Meis adasına kalkan motorun iskelesini de mi bulamaz?
Yoksa Bedrettin Dalan gibi, Aydın Doğan'dan "tüyo" alıp vakitlice tüymek mi gerekiyor?
Ya da Rus mafyasıyla içli dışlı mı olacaksın, seni ağırlayacaklar, bir başka sanık paşa gibi?
"Delillerin toplanmış olması itibarıyla delilleri karartma, yoketme, gizleme ve değiştirme ihtimalleri" de yokmuş.
Baba hani delil hiç yoktu?
Varmış, varmış ama "somut olgu" yokmuş darbe yapacaklarına dair... Eyleme geçmemişler!
Niyet var, icra yok. Plan serbest, uygulama yasak yani.
Stanley Kubrick son filminde bu meseleyi pek güzel ortaya atmıştı... Erkek (Tom Cruise) karısını aldatmaya azmetti, uğraştı, yırtındı, didindi, bir türlü beceremedi. Kadın (Nicole Kidman) kocasını aldatmak istemedi, fakat bunu elinde olmadan "zihninde" gerçekleştirdi, eyleme geçmedi.
Peki kim kimi aldatmış, kim kimi aldatmamış oldu? "Kararı siz verin" dedi Kubrick, daha doğrusu uyarlamayı yaptığı eserin yazarı Arthur Schnitzler.
Neyse ki sinema seyircisi ağır ceza yargıcı değil.

Deveye düvel
Çanakkale'de "yedi düvele" karşı savaştığımızı söylemiş gene birisi...
Hayır yavrum, Fransa'ya ve İngiltere'ye karşı savaştık. Düvel sayısını arttırmak seni mutlu edecekse Avustralya ve Yeni Zelanda'yı da sayalım, olsun dört düvel.
Düvelden Almanya ve Avusturya-Macaristan bizim yanımızdaydı. Bulgaristan da... O dönemin başında, yani 1915 yılının mayıs ayına kadar İtalya da bizim taraftaydı. Bizimle birlikte, etti altı düvel.
Kimin düveli kimin düvelini dövermiş?

Fikr-i takip
Sayın Sarıgül... Verdiğiniz karar basının çemiş kesimine hayırlı olsun. Ben sorumu tekrarlıyorum: Topladığınız paralar ne olacak?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Engin Ardıç Arşivi