Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

Aralıkta kalan kirkor

Aralıkta kalan kirkor

Ermeni tehcirinden önceleri..
Anadolu kasabasının birinde yaşayan Ermeni Manik teyzenin oğlu Kirkor ölmüş, kadıncağız hem ağlıyor, hem söylüyor:
“Aralıkta kalan Kirkor’um.. Aralıkta kalan Kirkor’um..”
Komşuları sorar:
“Manik teyze ne oldu ki senin Kirkor aralıkta kaldı?”
Kadın açıklar:
“Ölmeden üç-beş gün önce benim Kirkor Müslümanlığa geçti.. İsa’yı küstürdü, Muhammed’in haberi olmadı.. Benim Kirkor’um aralıkta kaldı..”
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) durumu aynen Kirkor’un durumuna benziyor.
Son alınan kararla CHP küstürüldü..
Sadece CHP küsse, pek kimse aldırış etmezdi..
MHP’yi küstürdü, BDP’yi küstürdü, YARSAV’ı küstürdü, Ergenekoncuları küstürdü, yoldaş medyayı küstürdü..
Meselenin en çarpıcı tarafı, iktidarı da memnun edemedi AYM..
Anlayacağınız “Aralıkta kalan Kirkor”a benzedi garibim..
Kılıçdaroğlu henüz bu gibi vakalarda kükremeyi bilmiyor.. Baykal olacaktı da görecektiniz..
“Kavga çıkar” derdi..
“Kabul etmiyorum” derdi..
Yani aklına ne gelirse onu derdi..
Aralıkta kalmış Anayasa Mahkemesi’ne vurdukça vururdu..
YAZIK DEĞİL Mİ KILIÇDAROĞLU’NA?
Adamcağızı o makama Birleşmiş Milletler getirmedi..
Hele hele şeriatçıların hiçbir dahli olmadı..
“Aman gitme, bizi öksüz bırakma” diyen, Baykal’ın evinin önünde çadır kuranlar bile aniden bir dönüş yaptılar ve elbirliği ile siz seçtiniz siz, Kılıçdaroğlu’nu..
Usta bir politikacı değildi..
İlmi-fikri eserler vermiş bir entellektüel de değildi.
Dersim Dedeliğinden başka neyini beğenmiştiniz ey CHP’liler?
Yürüyüşünü mü, bıyıklarını mı, sonradan giydirdiğiniz kasketini mi?
Tamam tamam da, ne oluyor ki adamcağız ne konuşsa aynı gün inkâr ettire ettire suyunu çıkardınız..
Ayıp ediyorsunuz Kılıçdaroğlu’na..
Ben bile üzülmekteyim..
Hoşunuza gitmeyen, hesabınıza gelmeyen konularda “Beşerdir şaşar” formülüne niye itibar etmiyorsunuz?
Aniden ummadığı bir yüksekliğe çıkınca tutarsız sözler sarfederek belki de birçoğunuzu incitmiştir..
Amma siz seçmediniz mi?
Garibimi Önder Sav’ın presine verdiniz, ezdikçe eziyor..
Önder Sav sonradan sonraya rağbet buldu.. Bazı CHP il-ilçe kuruluşlarını rüzgara karşı savurmaya başladı..
Seyredenler zannediyor ki bu tasarrufları Kılıçdaroğlu yapıyor..
Ne münasebet?
Kılıçdaroğlu iki kelam etse, başına ikiyüz tokmak iniyor..
“Yanlış anlaşıldı” çarkına binip geçiyor..
“Ben aslında Önder abimin diyeceğini demek istemiştim..”
“Özür dilerim..”
Oldu mu be arkadaşlar?
Kendi güzelim ellerinizle oy vererek seçtiğiniz, adı ‘genel başkan’a çıkan Kılıçdaroğlu’nu bu denli hırpalamanız, örselemeniz ayıptır vallahi.. Ettiği kelamları beğenmediğiniz zaman açıkça “yalan söyletiyorsunuz” kurtarıcı büyüğünüze..
Verdiği vaadlerin ütopyayı bile salladığını herkes biliyor.. Bırakın sallasın eli değmişken..
Ben sevdim Sayın Kılıçdaroğlu’nu..
Sözüm geçse TV ekranlarından indirtmem..
Abartma/sallama edebiyatına katkıları olur kesinlikle..
Zinacılıktan istifa etmek zorunda kalan Deniz Baykal sanki daha mı tutarlıydı, daha mı bilgiliydi?
Türk halkı “kazan yuvarlandı, kapağını buldu” tekerlemesini söyleye söyleye seyircilik yapıyor..
Dokunmayın konuşsun Sayın Kılıçdaroğlu..
=================
Gidelim Mor Dağ’da bir ferfene yapalım
Hoşlanırsak şayet dönüp gene yapalım
Toplu pikniğin adıdır ferfene bizde
Mahzursuz bir gelenek, her sene yapalım.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi