Cemal Nar

Cemal Nar

Fikir Bozuk Üslup Çirkin

Fikir Bozuk Üslup Çirkin

En pahalı eğitim askeri eğitim imiş. Olsun. Hem de helal olsun. Ama değsin bari. Bu fakir fukara milletin vergileri eğitime feda olsun, olsun ama, bir işe yarasın sonunda.

Bu kadar eğitimden sonra ortaya çağdışı fikirler ve küfürbaz bir üslup çıkacaksa, emeklere yazık…

Bir üst düzey asker sesinin kaydı var internette. Adı da falandır iddiası var. Şahsı bizi ilgilendirmez. Yazmıyorum onun için. Bizi ilgilendiren yanı, dili, ifade biçimi, üslup terbiyesi ve nihayet fikirleri.

Bu açıdan bakınca üzülüyor insan. Bu kadar eğit, sonunda bununla karşılaş. Gerçekten yazık.

Ne diyor o ses sahibi? Bir bakalım:

“Biz özgürlük, insan hakları bilmem ne furyası ile AB'nin kapısında ne hale geldiğimizi artık herhalde hepimiz görüyoruz. Böyle bir şey olamaz arkadaşlar. Böyle bir ülke düşünemiyorum, artık belli bir kırılma noktasına doğru yanaşıyoruz.”

Hiç tartışmayalım, AB kapısında beklemek bizi de rencide ediyor. Ama bunun sebebi kim?

Sensin.

Nasıl mı?

Söyleyelim, AB yi isteyen kim?

Sensin.

Yok, istemiyorsan dön AB kapısından, çal İslam kapısını. Bir İslam Cumhuriyeti kur, olmaz mı? Gene seçim olsun, yönetim sandıkla gelip gitsin. İslam bunu teşvik eder, hatta emreder.

Evet, saltanat, padişahlık vs. olmasın, yine cumhuriyet olsun, ama temel esaslarını İslam’dan alsın.

“Yok, olmaz” diyorsun. “Biz yönümüzü Avrupa’ya döndük bir kere” diyorsun. O zaman tam dön, üstüne düşeni yap ve kapıda bekleme.

AB kapısında niçin bekliyoruz?

Verdiğimiz sözleri tutmadığımız için. Onlara “gereken reformları yapacağız” diyoruz, ama yalan söylüyoruz. Ne yapıyoruz, ne de yapana izin veriyoruz. Sonra da kalkıp şikayet ediyoruz.

Ne hakla?

Sen önce söz verdiğin vazifeni yap, sonra şikayete hakkın olsun.

Sen hala “özgürlük, insan hakları bilmem ne furyası” diyorsun, insanlara hak hukuk vermiyorsun, millet istiyor ama takmıyorsun, sonra da şikayet ediyorsun.

“Çık öyleyse AB den, dön yönünü doğuya” diyoruz, onu da yapmıyorsun.

Ne istiyorsun sen? Elinde silah var diye sana köle olmak mı bizim bahtımız?

Diyor ki ses sahibi: “Meydanı boş buldular. Bunların karşısında kimse yok. Var diyen elini kaldırsın, yok! Birisi (deniz Baykal) Antalya'da gayet güzel yüzüyor, öbürü (devlet bahçeli) otağlarda oturuyor kımız içiyor…”

Yoo, hiç de meydanı boş bulmamışlar. Halkın iradesi ile gelmişler. Muhalefet de aslanlar gibi yapıyor muhalefetliğini. Hatta vazifesinden de ileriye giderek faydalı şeylere bile sırf muhalefet olsun diye karşı çıkıyor. İşine öylesine kaptırmış kendisini.

Beğenmiyorsan veya çok istiyorsan sen gel, doldur meydanı…

“Adamlar artık hiçbir şey söylememeye gayret ettikleri türk silahlı kuvvetleri hakkında konuşmaya başladılar. Ona bakacağınıza eşşekoğlu eşşekler dünya kadar problem var, onlarla uğraşın.”

Ağza bak sen. Aman ne kadar çirkin.

Niye tabu mu TSK?

Bu ülkede her kurum ve kişi konuşulabilir. Yeter ki ses sahibi gibi küfürlü olmasın. Yazık, bu adama aldığı eğitimi maalesef bir terbiye verememiş.

Şu sözlere bakınız: “Diyeceksiniz ki biz niye sesimizi çıkarmıyoruz? Şu konuda müsterih olmak gerekiyor: genelkurmay karargahı, kuvvet komutanları onlar hepsini, her şeyi ince ince hesaplıyorlar. Sıkılıyorsunuz ama hesapları iyi yapmanız gerekiyor.”

Bu sözlerde kışkırtma var, suça teşvik var. Kime düşüyorsa artık, gereğini yapmalı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Cemal Nar Arşivi