İbrahim Karagül

İbrahim Karagül

Yalana bak!

Yalana bak!

Son muharip ABD askeri de dün Irak'ı terk etmiş. Aslında bu ay sonu tamamlanacak olan program erkene alınmış, ABD askeri konvoyları Irak sınırını geçip Kuveyt'e ulaşmış. Dünya medyası en güç sesiyle ABD'nin Irak'tan çekildiğini haykırıyor!

Yalan, hepsi yalan! Kimsenin yer yerden çekildiği yok. Kimsenin Irak'ı bırakıp gideceği de yok. Belki on yıllarca bu ülkedeki ABD varlığı bütün bölgeyi hatta dünyayı etkileyecek ölçüde istikrarsızlıkların kaynağı olacak şekilde daha da yerleşiyor.

1 Mayıs 2003'ü hatırlayalım: George Bush'un zafer konuşmasını... Aradan yedi yıl geçti. Irak'tan çekilme takvimi açıklandı. Bu sırada neler oldu?

ABD saldırılarında yüz bin sivilin hayatını kaybettiği, bir buçuk milyon insanın evsiz kaldığı, on binlerce Irak askerinin öldüğü, ambargo yüzünden yüz binlerce cocuğun hayatını kaybettiği 91 saldırısını zaten unuttuk.

Ancak 20 Mart 2003'te bşlayıp bugün hala devam eden işgalin faturası gerçekten ürkütücü. Bir buçuk milyona yakın insan öldü. Hemen her aile bir mensubunu kaybetti. İşkence ve insanlığa karşı suç içeren her türlü yöntem denendi. Kentler, yakılıp yıkıldı, ülke yağmalandı. Okullar, hastaneler, kamu binaları kullanılamaz hale geldi. Falluce'de kanser oranı yüzde 38 attı.

Şimdi çekiliyorlarmış. Bunun yaygarasını koparıyorlar. Arkalarında nasıl bir miras bıraktıklarına bakmadan...

Doksan bin asker çekmişler. Peki geride bıraktıkları 50 bin asker ne yapacak? Kayıtlarda görünmeyen binlerce paralı asker ne yapacak? Dünyanın en büyük elçiliği Bağdat'ta ne iş çevirecek? Ülkenin her yanına dağıtılan askeri üsler ne olacak?

Kalan askerler Irak ordusunu eğitecekmiş. Siz bunu, aşgali güvence altında tutmak olarak algılayın. Geride bırakılan paralı askerler El Kaide ile savaşacakmış. Siz bunu iç savaşı devam ettirmek olarak anlayın!

Akla hayale gelmeyecek cürümler işlediler. Ve alkışların arasında gidiyorlar. Ya da bunu öyle pazarlıyorlar. Oysa sadece Irak halkına, o ülkeye, o şehirlere değil, bütün insanlığa karşı utanç içinde çekilmeliydiler!


Delirmiş bunlar!

ABD, tarihinin en büyük silah satışını Suudi Arabistan'a yapıyor. 60 milyar dolarlık satışının tek amacı var; "İran tehdidine karşı Suudi savunmasını güçlendirmek.." Paket içinde 84 F15 savaş uçağı, Blackhawk ve Apache helikopterleri var.

Hillary Clinton; "İran'a karşı müttefiklerimizi güvenlik şemsiyemizin altına alacağız" demişti. Böyle alacaklarmış.

Peki başka neler oluyor?

Rusya Kafkaslar'a S-300 füzeleri yerleştiriyor. Balkan ülkelerini askeri üslere dönüştürmeye çalışan İsrail; "Biz İran'ı Karadeniz üzerinden vurmayı planlıyoruz, Rusya bize karşı bu üzeleri yerleştiriyor" diye kıyameti koparıyor!

Çin, Rusya'dan 15 adet S-300 füze bataryası aldı. İran'la aralarındaki ticaret hacmi yüz milmyar doların üstünde olduğu için de bu füze bataryalarının dördünü İran'a verdi. Çin-İran arasında füze teknolojisine ilişkin ortaklık listesi oldukça uzun. İran bu füzelerin bir çoğunu daha da geliştirmiş.

Yani ortalık görüntüğü gibi sakin değil. Bir sabah o fırtına kopabilir. Burada saldırganlar belli, saldırıya uğrama korkusuyla tedbir alanlar belli. S. Arabistan'dan Balkan'lar'a, Gürcistan ve Azerbaycan'dan Abhazya'ya kadar, Türkiye'nin etrafında ne kadar kara parçası varsa, Karadeniz ve Hazar'la birlikte İran'ı vurma hazırlıklarına ev sahipliği yapıyor..

Ne de olsa ABD Irak'tan çıkıyor...

Tam zamanı....

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Karagül Arşivi