Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Kılıçdaroğlu; ‘aslını inkâr eden haramzade’ mi?

Kılıçdaroğlu; ‘aslını inkâr eden haramzade’ mi?

Neşe Düzel Taraf’ta soruyor, CHP’li Selman Kaya cevaplıyor:
- CHP’nin içinde tek temiz olan kişi Kılıçdaroğlu değil herhalde. Kılıçdaroğlu’nun Alevi ve Kürt olması, başkan olmasında sizce rol oynadı mı?..
- Kılıçdaroğlu Alevi’dir ve Kürt’tür. Gerçi Kürtlüğünü inkâr ediyor ama. Kılıçdaroğlu, dağılmakta olan Alevi tabanı tekrar CHP’de topladı. Şimdi referandumda Alevilerin geniş kesimi CHP’nin peşine takılır. Zannedersem Kemal Bey’de ‘Dede’lik de var!..
Bahçeli Fettahoğullarındandır. Fettahlardan saf ırk çıkmaz. Ben de anne tarafından Fettahoğullarındanım. Entegrist bir aşirettir. Arabı da var, Kürdü de, Lazı da var.. Yörük’ü de.. Ama akrabalık kurduğu topluluklara kendi adını vermiştir.. Hatta Ermenilerle evlilik kuranlar da vardır.. Genel karakteri Sünnidir.. Siyasi görüş olarak ana gövde ikiye bölünmüştür. Bir kanat dindardır, öteki kanat CHP’li.. Ben Müftüler kanadındanım..

Şu referandum konusunda, CHP ve MHP’nin tavrına bakıyorum da, nereye savruluyor bu adamlar, kime, niçin hizmet ediyorlar, anlayamıyorum..
Kılıçdaroğlu, Kürt, Alevi ve Dede. Bir de CHP’nin Genel Başkanı.. Aslını inkâr eden haramzadedir.
Kürt olmak, iyi ya da kötü bir şey değil. Bir veridir.. İlahi bir takdirdir sonunda. Allah bizi kavimler halinde yarattı.. Kürtsen Kürtsün. Alevilik biraz karışık. Alevi olunur mu, doğulur mu? Yani Alevilik bir inanış mı, etnik bir kimlik mi? Neyse Alevi olduğunu biliyoruz Kılıçdaroğlu’nun.. Alevi de, hangi tür Alevi? Bektaşi mi, Nuseyri mi, Şii mi? Caferi mi mesela? “Dedelik” olduğuna göre işin içinde, Türk Alevisi.. Bektaşi de olsa, Kızılbaş denilen gruptan da olsa, sonuçta Türk Alevisi denilen gruptan.. Ama Dedeler hiçbir zaman Türk değildir..
Dede olmasa mesela, daha önce Ermeni iken, İttihatçıların soysürümünden sonra, aslen Ermeni olmalarına rağmen kendilerini Kızılbaş diye tanımlayarak o bölgelerde gizlenen kimseler var. Şimdi bunlar bir de dernek kurdular ve yeniden kendi kimliklerine dönmek istiyorlar. Bizim Sabataylara benzer bir topluluk yani.. Onlar arasında Dede olduğunu sanmıyorum.. Kılıçdaroğlu “Dede” olduğuna göre ve bu da “etnik ve dinî bir kimlik” olduğuna göre, Kılıçdaroğlu Arap kökenlidir. Dedeler ehlibeyttendir.. Seyyid Rıza da öyle demiyor mu idi?
Mustafa Kemal Nutuk’ta bu konuda “Birtakım şeyhlerin, DEDELERİN, SEYYİDLERİN, ÇELEBİLERİN, BABALARIN, emirlerin arkasından sürüklenen ve falcılara, büyücülere, üfürükçülere hayatlarını emniyet eden insanlardan oluşan bir kitleye medeni bir millet nazarıyla bakılabir mi?” dese de, CHP’nin başında bir DEDE var..
Kılıçdaroğlu’na sormak gerek, “Sen önce Kemalist misin, yoksa Dede misin?”
Aslında ikisi bir arada olamaz bunun.. Düşünebiliyor musunuz Arap asıllı bir Dede, Mustafa Kemal’in partisine genel başkan oluyor..
Bazılarının DEDE’liği, DErin DEvlet’in kısaltılmış şeklidir sanki..
Türkçü (!?) Bahçeli ile Alevi Dedesi (!?) Kılıçdaroğlu’nu bir araya getiren irade, başka bir DEDE’lik kurumu olsa gerek.. Derin Devletin şeyhi de var, Dedesi de sonuçta.. Bir Dedeyi alıp CHP’nin başına Genel Başkan yapıyorsa, bir CHP’liyi de alır isterse MHP’nin başına genel başkan yapar. Namaz kılmayı sonradan öğrenmiş bir adamı, Susurluk’ta olduğu gibi, bir Tarikate şeyh yapan irade bunu da yapar.. İsterlerse Veli Küçük’ün asistanını Fethullah efendinin yanına çırak verir, oradan çıkartır Mahmut Efendi’nin mescidinde Molla yapar, oradan çıkartır istihbarat ajanı yapar, Gay Kulüb üyeliğinden Hahamlığa terfi ettirir.. Tuncay Güney’in biyografisine baksanıza.. Bunlar ilk ve tek örnekler değil kuşkusuz..
Bahçeli de, Kılıçdaroğlu da hiç de önemli kişiler değil.. O makamda hasbelkader bulunuyorlar.. Bir sistem içinde birileri bir yerlere getiriliyor.
Burada asıl önemli olan, bu kişilerin arkasından birilerinin nasıl böylesine sadakatle yıllarca koştuğu.. Görmek istemeyince görmüyor demek ki insanlar.. Kimileri menfaati gereği, kimileri korkularından susuyor..
Bunların çoğu konu mankeni.. Aktör.. Asıl gerilerindeki sistem önemli.. Bunları tasfiye etmek hiçbir şeyi değiştirmiyor.. Kuklaların arkasındaki kuklacılar önemli, kuklacıları yöneten sistem önemli aslında..
Apo kim mesela.. Türkeş kimdi?
Neyse ki artık internet var.. Bazı gerçekler artık burada konuşulmaya başladı..
Birçok ülkede bu işler böyledir.. Hainler kahraman, kahramanlar hain ilan edilmiştir.. Resmi ideoloji, resmi tarih, resmi din, gerçeklerin ortaya çıkmasının önündeki en büyük engeldir..
Ekonomi ve siyaset büyük ölçüde kayıtdışıdır.. Yargı, adaleti korumak için değil, düzeni, egemenlerin çıkarlarını korumak için vardır..
Siyaset bir manüplasyon aracıdır.. Media illizyon aracıdır..
Bazen “dürüst olmak bu kadar zor mu” diye soracağı geliyor insanın..
Siyaset, Media, STK’ların önemli bir kısmı Maskeli balo ortamını hatırlatıyor.. Bazılarının cinsiyetlerinden bile şüphe ediyor insan.. İnsanlar kadın, erkek ve bir de 3. cins diye 3 gruba ayrılıyor galiba.. Bu 3. cins her kılığa bürünebilir.. Siyaset, iş dünyası, Media ve STK’larda en başarılı tipler de bunlar gibi sanki..
İnsanlar kafalarını nasıl bu kadar kolay kiraya verebiliyorlar!..
Ah Kılıçdaroğlu, ah Bahçeli.. Yaptıklarınızın ne bu dünyada size ve bu ülkeye, ne de ahiretinize faydası var.. Bu gidiş nereye böyle!..
Mesela referandum öncesi İstanbul’da caddelere astıkları afişlerde ne anlatmaya çalışıyor Kılıçdaroğlu: “Müslüman kadınların rahibe gibi örtünmesi için Evet... Ulu önderimiz Mustafa Kemal’i tarihten silmek için Evet... Bebek katilini kurtarmak için Evet... Parçalanacak topraklarımızda Kürdistan’ın kurulması için Evet...” Bu kafayla mı çözeceksiniz başörtüsü sorununu?! Mustafa Kemal’i tarihe perçinlemek için mi bir DEDE’yi genel başkan yaptı Önder Sav!
Kimsiniz ve ne yapmak istiyorsunuz?!! Bunca kan, bunca gözyaşı, bunca yoksulluk, bunca acı yetmedi mi?!
Soğuk savaş bitti.. Daha ne istiyorsunuz?.. Mamak ve Diyarbakır’dan yükselen çığlığı duymuyor musunuz?..
Ama yine de siz bilirsiniz. İnsanlar sonuçta yaptıkları ve söyledikleri ile ya kendi cehennemlerine kendi sırtlarında odun, ya da kendi cennetlerine sırtlarında tuğla taşırlar.
Durmak yok, yola devam.. Hadi bir adım daha atın, referandumda gerçekleştirdiğiniz CHP-MHP ittifakını seçimlere taşıyın.. Nasıl olsa, yok artık birbirinizden pek farkınız. Tek farkınız, adınız!..
Selam ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi