Aziz Üstel

Aziz Üstel

Baykal’ın kasetçileri Kılıçdaroğlu’nu rezil etti

Baykal’ın kasetçileri Kılıçdaroğlu’nu rezil etti

Öne sürülen şu: “Önder Sav ve tayfası Kılıçdaroğlu’nun referandumda oy veremeyeceğini çok önceden biliyordu ama kıllarını dahi kıpırdatmadılar; daha önemlisi, durumu Kılıçdaroğlu’ndan da gizlediler!”

Bu doğru mudur sizce?

Bilemem ama, Oral Çalışlar’ın CNN mikrofonlarına yansıyan “gariban” yakıştırması, bir yafta gibi asılıverdi CHP Genel Başkanı’nın boynuna.

CHP’liler, öfkeli mi öfkeli!

Hele de muhtarın, “ben CHP’lileri uyardım. Kemal Bey’in oy veremeyeceğini haftalar önce bildirdim!” açıklamasından sonra, Kılıçdaroğlu’nu bir kukla gibi görmek isteyen

ve iplerini ellerinden bırakmamak için çabalayanlarla CHP Genel Başkanı’nın ciddi bir savaş vermesi gerektiği apaçık ortaya çıktı.
Zaten, Kılıçdaroğlu “hesaplaşacağım sorumlularla!” demekteymiş.

Nasıl?

Daha önemlisi kimlerle?

Onu altın beşikle CHP Genel Başkanlık koltuğuna oturtanlarla mı hesaplaşacak?

Aslında CHP’nin, çağa ayak uydurması, değişmesi dolayısıyla da selameti için politbüroyu hepten istifaya davet etmesi gerek!

Yani onu getirip koltuğa

oturanları!
İlk geldiği günlerde yüzde 30’u zorlayan CHP oyları, bu referandumla birlikte yeniden yüzde 24’e düşmüştür. Bu kadro, bu kafa, bu söylemler ve bu vizyonsuzlukla, on ay sonra yapılacak seçimlerde bırakın iktidar ya da iktidara ortak olmayı, yüzde 20’leri bile zor görür!

Ha o zaman ne olur?

Ne olacak, Baykal’ı alıp yeniden başa geçirirler.

O kafa değişmedikce, politbüro gitmedikce, CHP ancak takım tutar gibi tutulur, sloganı da “yenilsen de yensen de taraftarın seninle!” olur!

BERHAN ŞİMŞEK NE OLUR KONUŞMA

Sinema oyuncuları genelikle ellerinde ya da belleklerinde bir senaryo yoksa, ne diyeceklerini bilemezler. Ya apışır kalırlar ya da işkembeden sallarlar!

Berhan da bol keseden atmayı yeğledi.

Referandum sonrası, kalktı CHP’nin İstanbul oyu yüzde 40’ı aşmıştır dedi.

O zaman ne MHP’li kaldı İstanbul’da, ne BDP’li ne DP’li ne de başka bir partili.

Sonra her seçim kaybeden gibi şehir efsanelerine sarılıyorsun: Falanca yerde seçmenimize oy attırmadılar, kömür dağıttılar falan da filan!

Yapma be Berhan! Sen belki de tabanına moral vermek için böyle konuşuyorsun. Ama gerçekci ol; Genel Başkanın oy veremiyor yahu ! Bunun nedenini, niçinini araştır.

CHP’nin statükocu, katı devletci, elitist yapısını nasıl değiştirebiliriz üzerine kafa patlat. Bırak boş lafları! Ciddi adamsındır... Ne olur ciddi ol!

BDP’nin boykotu tuttu mu?

Bence hayır. Hakkari gibi marjinal bir iki ilin dışında, kimse BDP’nin boykotuna pek kulak asmadı. Sandığa gidenler de yüzde doksanın üzerinde evet oyu verdi.

BDP bütün Kürtleri temsil etmiyor; sadece İmralı’nın emir ve komutasında uygun adım yürüyor, diye kaç kez yazdım. Bu referandumdaki boykot çağrısı da İmralı’dan geldi zaten. Sonuçlara bakıp yüzde 58’le kabul edilen ve evet oylarının hayır oylarından altı küsur milyon daha fazla çıktığı göz önüne alındığında, boykotun tam anlamıyla hikaye olduğu anlaşılır. Kürtler PKK ve BDP’nin tekelinde değil arkadaş; sadece marjinalleşmiş, umutsuzlaştırılmış, bir avuç Kürt kökenli yurttaşımız bunların peşinden gider.

Artık BDP şapkasını önüne koyup, PKK’ya silah bıraktırmanın ve sorunları barışcı yollardan, masa başında çözmenin yolunu aramaya soyunmak zorunda! Yok gene şiddetten çıkar umarlarsa çok şey kaybeder ve kaybettirir. Dahası, Kürt yurttaşlarımızın çok büyük bir bölümünce de lanetlenirler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aziz Üstel Arşivi