Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Aman dikkat!..

Aman dikkat!..

“Bir bilen”e sordum (Demirel değil, bu işlerden anlayan biri), dedi ki; “memlekete bakıyorum da, sanki önümüzdeki günlerde kötü şeyler olacakmış gibi bir hisse kapılıyorum.”
“Nereden çıkartıyorsun bunu” dedim.. “çevreme bakıyorum, kulak kabartıyorum, mediadaki kriptoları izliyorum. Birileri iş üzerinde” dedi.
“Neler olabilir?” diye sordum. “Birçok şey” dedi. “Suikast, canlı bomba, bombalı araç..”
- Peki kim, kime karşı?
- Ortalığı karıştırıp, bulanık suda balık avlamak isteyenler o kadar çok ki!..
- Oturup bekleyecek miyiz bunların olması için o zaman?
- önce halkı sokağa dökmek, işlerin kontrolden çıkıyormuş havasını vermeleri gerek. Bunların kim oldukları belli. Darbeci güçler.. Onlarla işbirliği içindeki çeteler..
- Peki bu El Kaide operasyonu neyin nesi?
- O önemli.. Sen buna bir de Haması ekle! Lübnan Hizbullah'ını da ekle..
-Ne alakası var.. Hizbullah Şiî, Hamas Sûnni, El Kaide Selefi..
- İyi ya, herkes var işte..
- Sırası ile şimdi. El Kaide nereden çıktı?
- çıkması gerekiyordu çıktı.. Bir süredir El Kaide konusu ısıtılıyor. Konya, Gaziantep ve İstanbul. Aslında her üç operasyonda da bağlantılı olarak diğer illerden de gözaltına alınanlar oldu..
- Ama arkası gelmiyor. Gaziantep'te baskın şeklinde bir operasyon düzenlediler.. Ele geçirdiklerini söyledikleri kişi, sokakta tablada muz satan bir esnaf..
- önemli mi?.. El Kaide'nin örgüt olarak var olduğu, silahlı grupları olduğu, irticai eylemler için hazırlık yaptıkları mesajı veriliyor. Yarın bu konu Media kanalı ile desteklenecek olursa, sonunda bir-iki kişilik küçük gruplar halinde, profesyonel timler, ses getirici eylemler düzenleyebilirler. Hedef gösterilen adreslere saldırabilirler.
- Mesela nereye?
- El Kaide, Amerikan, AB-İsrail, Laik ve Şiî unsurlara saldırabilir.. O zaman seçilen tetikçiler de bu adresleri seçeceklerdir..
- Peki bunu niye yapsınlar?..
- İrtica gerekmiyor mu? Al sana İslâmi terör.. Amerika'yı filan da harekete geçirmiş olacaklar böylece.. Aslında ABD işin farkında, ama halk oyunu anlamıyor..
- Peki zamanlaması niçin şimdi?
- Tam zamanı değil mi?.. Darbe tartışmaları, çete söylentileri, Irak-Afganistan konusu gündemde, Suriye ve İsrail, karşılıklı asker gönderiyor sınıra. ABD'nin İran'a saldıracağı konuşuluyor..
- Peki ne zaman olur bunlar, yani yakın zamanda bir şeyler bekliyor musunuz?
- Nisan sonu, Mayıs-Haziran gibi.. Belki daha da erken.. Ağustos'tan önce, daha doğrusu ABD'nin İran'a yönelik saldırı planı bu konuda kilit öneme sahip.
- O zaman Hamas da bu konuyla ilgili?
- Evet! Yine aynı gerekçeler, ama buna ek olarak İsrail, Kudüs ve Filistin bağlamında düşünmek gerek bu işi. Hizbullah konusu da öyle..
- Peki nerede, kim?
- Aktörler belli. Dindarlar, Milliyetçiler, Kemalistler, Ulusalcılar, CHP solu, Alevi kesim.. Mekân ise bu kesimlerin yoğun olduğu bölgeler.. İstanbul, Konya, Karadeniz ve Güneydoğu.. Mesela Fatih'te oturanlar daha dikkatli olmalı.. Artık Eminönü de Fatih'e bağlı.. Fatih önemli..
- İşler Kurtlar Vadisi'ne döndü desene..
- İktidar elini çabuk tutmak zorunda.. İllegal örgütler, sanıldığı kadar kolay, hızlı ve serbest hareket edemezler. Ama iktidar, onlara çok fazla şans tanıyor. Yavaş hareket ediyor.. Bu arada Kurtlar Vadisi dedin de; bu dizi vesilesiyle, Mahir Kaynak'ın yazı ve yorumları, şimdi de Gültekin Avcı'nın bir savcının soruşturma mantığı ile halk, istihbaratçı mantığını anlamaya başladı. Ama halk henüz bunları tam olarak analiz edemiyor. çözüm üretemiyor.. Bu mantıkla olayları anlamaya çalıştığında, mesela Kurtlar Vadisi, derin devleti şuur altında meşrulaştırıyor gibi sanki.. Şiddet sahneleri, sokaktaki insanın gözünü korkutuyor.. Kuşku şoku, sıradan insanların sivil çabalarını anlamsızlaştırıyor..
- Ama artık bunu da kanıksadı insanlar..
- Evet de, gerçekler de bunlardan bağımsız değil, ama bunlardan da ibaret değil. Her şey komplodan ibaret değil. Bunların kendi iç hesaplaşmaları da var..
Söyleşi daha uzun da, ben burada keseyim.. Aman dikkat; anneler, gençler, sakın profesyonel istihbarat oyunlarının kirli ve kanlı oyunlarına alet olmayın.. Bu işlerde kimin eli kimin cebinde belli değil.. Her yerde varlar ve herkesi kullanabilirler.. Kendinizi kullandırtmayın.. Görüntüye kanmayın..
önümüzdeki günler, birçok şeylere gebe.. Birileri yolsuzluk dosyalarını gündeme getirebilir.. Bazı üst düzey yönetici ve milletvekillerinin karı-kız ilişkileri vesaire.. Tehdit, Şantaj, Makam-Mevki vaadleri.. Mesela hükümet, petrol yolsuzluğunun üzerine bir gitsin, bakın neler oluyor?..
Birileri, belli bir kesimi kamuoyunun gözünde küçük düşürmek için bazı kişi ve kurumları hedef alan yayınlar yapabilirler. Buna da hazır olmak gerek.. Bir şey bulamasalar da iftira ederler. Hemen, her duyduğunuza inanmayın.. Fasıklar size bir haber getirdiklerinde, araştırmadan bu iddialara inanmayın..
Artık herkes herkesin telefonunu da, MSN'sini de dinliyor. Milletvekilleri, bürokratlar, STK temsilcileri, Media mensupları, işadamları, herkes dinliyorlar.. Sizin gizlediğinizi sandığınız birçok şey, birilerinin arşivinde kayıtlı! Bilgisayarda yazdığınız hiçbir şey gizli değil, kaybetmeseniz bile. Bunu unutmayın.. Her sakallıyı babanız sanmayın.. Kadrolu şeyhler bile var anlayacağınız.. Her örgütün içine birileri sızmış olabilir..
Bakınız, başörtüsündeki mücadele, gizli örgütlerin çabaları ile değil, açık, kararlı bir mücadelenin bereketi ile ulaşılan bir başarıdır..
Her şey para kazanmak ya da siyaset değil, herkes layık olduğu gibi idare olacaktır.. Akıllı, dürüst, cesur, süreklilik arz eden direnişleri ve duaları bu konuda belirleyici olmuştur.
Allah (c.c.), her şeyi görür, duyar ve bilir, O koruyandır, O güç ve kuvvet sahibidir. O, mutlak bir iktidar ve hüküm sahibidir..
Allah (c.c.) cahil ve zalim bir topluluğa hidayet nasib etmez. Allah (c.c.) sizin ellerinizle zalimleri cezalandırmak ve mazlumlara yardım etmek ister. Allah (c.c.) sizi yeryüzünün varisi kılmak ister.. O Rahman, Rahim ve Bağışlayandır.. O, acıyanlara acır ve affedenleri affeder.. Zalimleri ise cezalandırır. Ve bizim haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana, zalimlere kaşrı olmamızı ister.. Bir topluluğa olan düşmanlığımızın bizi onlar hakkında adaletsizliğe sevk etmemesi gerektiğini emreder.
Selam ve dua ile..


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi