Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Kurban!

Kurban!

Kurban Bayramınız mübarek olsun.
Evet, bu sene Kurban Bayramı Hac mevsimine denk geldi(!).
Eskiden her hac mevsiminde Suriye’de kolera vakası yaşanırdı.. Şimdi öğreniyoruz ki, bu konular “derin” konularmış. “Mili Güvenlik” ile ilgili konularmış..
Bazıları anlamak istemese de, kurban insanlık tarihi kadar eski bir ibadettir.. Hem zaten, bilmek, anlamak istemeyenden daha cahil kim olabilir ki?
“Ebu Cehil”, Cehaletin Babası olarak tanınan kişi, zamanının en bilgili, zengin, önemli kişilerinden biri idi. İslam geleneğinde, “Hakikatin bilgisinden yoksun olma” halini ifade eder cehalet.. Sadece gözleri ile gördüklerinden ibaret olan gerçekliğe saplanıp kalanlar, “kitap yüklü eşekler” olarak tanımlanır. Onların gözleri var görmezler, kulakları var duymazlar, kalpleri var hissetmezler çünki.. Ekmeli mahlukat, eşrefi mahlukat olan insan, yeri gelir belhud adal olur. Hayvandan da aşağı bir çukura yuvarlanır..
Yunus’un deyişi ile “İlim ilim bilmektir/İlim kendi bilmektir/ Sen kendini bilmezsin/Bu nice okumaktır?” Nefsini bilen Rabbini bilir çünki!
Hz. Adem, okuma yazma bilen, evde oturan, konuşan, tarım ve hayvancılıkla uğraşan biri idi.. Hz. Havva ile Arafat’ta buluşup, Müzdelife’de evlenip, Kabe’de ilk evlerini yapmışlardı..
Kabil Habil’i öldürmeden önce Hz. Adem çocuklarına “tevbe edin ve kurban kesin” demişti. Yahudiler Mısır’dan çıktıktan sonra Harun aleyhisselamın uyarılarına kulak tıkayıp, Hz. Musa’nın “tevbe edin ve kurban kesin” emrini bir kenara bırakıp, Samiri’nin yalanlarına kanıp, altından bir buzağıyı Tanrıya sunmaya kalkınca olan olmuştu..
Hz. İbrahim İsmail’i kurban etmek istemişti biliyorsunuz.. İbrahimî gelenekte kurban İsmail’dir. Sonra Cebrail koçu getirir ve bir gelenek başlar... “Malımız, canımız, sevdiklerimiz Allah yoluna kurban olsun” der inananlar.. Kurban bunun törensel anlatımıdır bir bakıma..
“Kurban” yakınlaşma demektir. Allah’a yakınlaşmak.
Allah, Resulüne, Kitabında, Kevser suresinde, “Öyle ise Rabb’ın için namaz kıl, kurban kes” der.. Resul’ün yaptığı şeyler Müslümanlara sünnettir.. Hanefilere göre ise, Resul’e farz olan ümmete vacibtir..
Bir başka ayette, “kestiğiniz hayvanın eti, kanı, derisi Allah’a ulaşacak değildir, Allah’a ulaşacak olan sizin takvanızdır” der.
Kurban bu yanı ile sadece yoksulu doyurmak değil, aynı zamanda can feda etmeyi göze almak, hayatı ve ölümü sorgulamaktır..
Kendini, kurban eyleminden caydırmak isteyen Şeytanı Hz. İbrahim, Hz. İsmail ve Hz. Haacer annemiz taşlamışlardı.. Bir baba, bir anne ve bir evladın ölümle yüzleşmesidir..
Ölüm bir Müslüman için yeni bir doğuş, başlangıç, sürgünün sona ermesi, ölümsüzlüğün sırrına vakıf olmak anlamına da gelir.. Ölümlü dünyadan ayrılışı ifade eder. Onun için Şehidler Rableri katında diridirler denmiştir. Onlar Allah’ın (cc) varlığı, birliği ve dinine canları pahasına şahidlik edenlerdir..
Şehid, buna “şehadet eden” anlamına gelir.. Şimdiki resmi şehitlerin bazıları ya da devrim şehitleri bu anlamda neye şehadet ediyor bilmiyorum.
Hem “Şehid” aynı zamanda Allah’ın (cc) adıdır..
Ali Şeriati “Sizin İsmailiniz kim” diye sorar Hac kitabında..
Kimileri kurbanı yardımlaşma, sadaka falan sanıyor.. Kimileri için Ramazan şeker, Kurban et bayramı, kebab bayramı sanki..
Hz. İbrahim Mekke’de kendine gelen şeytanı taşlamıştı. Şimdiki hacılar kimin Şeytanını taşlıyorlar aceba.. Onun gibi yapmak istiyorlarsa kendi Şeytanlarını taşlamaları gerekir..
Aldırmayın, yine birileri kaçan danaları haber yapacaklar. Birileri hayvan kurban etmeyi vahşet olarak yorumlayacak, hem de midesini tıka basa kebabla doyurduktan sonra, deri kemerinin son halkasına kadar genişlettiği deri kemerine baş parmağını takıp.. Birileri kamu otoritelerinin ihmallerinin faturasını Müslümanlara çıkarmaya çalışacak. Birileri kurban derisi tartışması çıkarmaya çalışacak..
Aldırmayın.. Konuşsunlar bakalım.. İnsanlar söz ve eylemleri ile, yaptıkları ve yapmadıkları ile ya kendi cennetlerine sırtlarında tuğla taşırlar ya da kendi cehennemlerine sırtlarında odun taşırlar.
Durmak yok, yola devam! Bayramınızı bir kez daha tebrik ediyorum.. Selâmlarımı sunuyorum.
Tebessüm edin. Dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi