Yılmaz Öztuna

Yılmaz Öztuna

Gene İran

Gene İran

Menûçehr Muttakî‘nin azli, sürpriz oldu. Dünyaca ilgilenildi. Türk (Azerî) idi. Ankara büyükelçiliği yaptığı için, Türkiye’yi iyi tanıyordu. Burada çok dostu vardı. Epey uzayan dış işleri bakanlığında milletlerarası diplomaside adı çok geçiyordu.
Zira İran’ın adı çok geçiyordu. Muttaki, Amerika’yı ve demokrasi âlemini, nükleer enerji bahsinde yıllarca oyalamaktaki hüneri ile hiç unutulmayacaktır. Buna rağmen, cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecat’ın, Muttakî’yi bir Afrika ülkesinde resmî ziyaret sırasında azletmesi (nezaketle “görevden alması” diyelim) şaşırtıcı oldu.
Nükleer müzakereleri Batı’ya taviz vererek yürüttüğü için azledildiğinin söylenmesi, dikkate değer. Bize göre, Batılılar’ı asaplarını bozacak şekilde oyalayarak ve uyutarak zaman kazandı. İran’ın bombaya erişmesinin yolunu açık tuttu. Amerika bombardımanını yıllarca engelleyen politikacı sıfatıyle diplomasi tarihine geçecektir.
Şimdi Tahran, daha sert bir tutuma mı girecek? Hemen önümüzdeki Ocak ayında İstanbul’daki toplantıda bunu anlayacağız. İstanbul konferansında İran, Birleşmiş Milletler’in 5 daimî Güvenlik Konseyi üyesi (ABD, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin) + Almanya temsilcileri ile konuşacak. Belki bir Türk müşahit (gözlemci) de bulunacak. İran’ın “sarı uranyum pastası” tabir edilen nükleer safhayı gerçekleştirdiği, geçen ay bildirilmişti.
Pastanın yarısı, aracı pozisyonundaki Türkiye’de saklansa bile, diğer yarısı ile İran, ilk bombasını yapabilecektir. Yapacak da ne olacak? Kullanacak mı? Atom bombası fırlatan İran, dümdüz edilir.
Ancak Osmanlı Türk yönetiminin el çekmesi (1918), İngiltere ile Fransa’nın çekilmesi, petrol egemenliğine Amerika’nın geçmesi, İsrail’in Araplar’ın açtığı 3 savaşı da kazanarak anormal sınırlara ulaşması, Orta Doğu’nun 20. asırda ne kadar kapsamlı istikrarsızlıklar yaşadığını gösterir. Atomlu bir İran gerçekleşirse, bu istikrarsızlığın yeni bir evresi açılır. Durulgan dengeler alt üst olur. Osmanlı’nın bıraktığı Balkanlar, Orta Doğu, hattâ Kafkasya ve Kuzey Afrika ve hattâ Kuzey Karadeniz, her türlü kargaşayı yaşadı. Pax Americana, Pax Ottomana kadar başarılı olamadı. Zaten onun kadar uzun bir hayatı da bahis konusu değil. Zira 21. asır sonunda petrol ve gazı tükenince, Birleşik Amerika’nın bu coğrafyaya ilgisi azalacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yılmaz Öztuna Arşivi